bugün

2008 yılında da dünyanın en iyi 500 üniversitesi sıralamasına giren tek türk üniversitesidir.
http://www.istanbul.edu.t...ar/duyuru_icerik.php?1494=
resmiyette ders kaydı ve ilk ders 6 ekim olarak belirtilmesine rağmen açılış tarihi 7 ekim olan üniversite. hadi bir gün de ben koyayım en iyisi 8 ekimde başlayalım biz.
yazık ki bu okulda alemdaroğlu'nun etkisi hocalar ve talebeler üzerinda kabus gibi sinmiştir. parlak döneminde bir nebze ayıldılar garibanlar. mezkur kabus devrelerinde çok kıymetli hocalarını saçma sapan gerekçelerle kovmasını bilmiştir bu ilim irfan yuvası.
oss ye hazirlik sirasinda buhar olup ucan beyinleri ile hayal kurar iken, ana kampus kapisinin ihtisamina kapilan bunyelerin, ulan benim orada okuyanlardan neyim eksik dur iki soru daha cozeyim de atayim kendimi su okula diyerek girdikleri yuvadir.ve lakin o bunyeler kazanirlar bu okulu, beklentileri bosa ciktigi icin senelerce cenelerini yorarlar okulu yermek icin.taa ki mezun olma zamani gelene kadar.iste bu evrede en kaliteli hocalari icinde barindiran ilim irfan yurdu olduguna kanaat getirirler istanbul universitesi nin.belki mukemmel degildir, hatta bircok eksik barindirir ama guzel ve ayrilmasi zor gelen yerdir.
2004 itibari ile tarih bölümünden mezun olduğum. Aynı dönem ve bölümden mezun kişilerin burda varlığını hissetiğim, büyüklerin şeref salonu, yaramazların hergele meydanı olarak tanımladığı yerin merkezi olduğu edebiyat fakültesini de barındıran, ^^hangi okul ?^^dendiğinde verdiğiniz cevap karşısında karizmasını hissetiğiniz eski darülfünun.
2007 yılında 1254 yayınla en çok bilimsel yayın yapan üniversitedir.
(bkz: http://egitim.milliyet.co...%202007%20bilim%20karnesi)
çevremde ales'ten oldukça yüksek puanlar alıp yüksek lisans mulakatına başvurmak gibi bir saçmalığa girişen insanların olduğu üniversite.

onların tecrübeleriyle sabittir ki, alacağı o 100 araştırma görevlisi için ales'ten 70 almak dışında babalar gibi de torpil gerekmektedir. zira bahsi geçen üniversitede ales'ten 74 alan insanlara mülakatta hiçbir bilimsel-akademik soru yöneltilmeden, yapılan (ve iyi geçen) geyik muhabbeti sonucu 15 (onbeş) verilerek yüksek lisansa girmeleri engellenmiş, akabinde lisansı 7 senede güç bela bitirip ales'ten yarım yamalak puanlar alan akademisyen yakınları yüksek lisans programlarına yerleştirilmişlerdir.

ha sonuçta yüksek puana sahip bu arkadaşlar hakettikleri iyi üniversitelerde kaliteli bir yüksek lisans programına devam ettiler. istanbul üniversitesi'nin durumu ise malum...
yakında rektörlük seçimleri bulunan üniversite. tabii ki rektörlük seçimleri en çok öğrencileri etkiliyor ve en bu seçimlerde en az söz sahibi olanlar öğrenciler. dolayısıyla istanbul üniversitesi öğrencileri isteklerini belirtmek amacıyla bir imza kampanyası başlattılar.

buyurun istekler:

--spoiler--
1) Fakülteler arası geçiş yasağının kaldırılmasını


2) Kamera ve güvenlik görevlisi masraflarına aktarılan on binlerce doların öğrencilerin sosyal-kültürel ve üniversitenin fiziki ihtiyaçlarının karşılanması için kullanılmasını

3) Nitelikli ve bilimsel eğitim

4) Üniversitedeki bütün özelleştirme politikalarından vazgeçilmesini

5) Öğrenci temsil kurulunun ve bu üniversitenin asıl sahibi olan öğrencilerin yönetimde söz hakkının olmasını


istiyoruz.


istanbul Üniversitesi Öğrencileri
--spoiler--
1 Eylül 1971 tarihinde piyasaya çıkan " 500 tl "nin arka yüzünde " istanbul Üniversitesi Girişi "nin resmi bulunmaktadır.
türkiye'nin ilk üniversitesi bir o kadar da havalı dışardan bakınca. özellikle bir çok dershane yayınlarının, öss hazırlık kitaplarının üzerindeki efsane kapıya sahip üniversite. dünyada ilk 500 üniversite arasına giren ilim irfan yuvası ayrıca.

bu kadar iyi yönlerini saydıktan sonra iyiye nazaran daha fazla olan kötü yönlerine geçelim. üniversite yönetimi* bağnaz, yeniliklere kapalı, öğrenci rahatlığını düşünmeyen, memur mantığındaki insanlardan oluşuyor. bir çeşit okulun ününden yararlanmak gibi bir şey. öğrenci sayısı çok fazla, kaliteli öğretim görevlisi sayısı çok az, kampüsler bakımsız ve sosyal aktivite için yer yok. koskoca avcılar kampüsü içinde bir tane bile kafe yok. öğrenciler sadece okula gelip gidiyor. kıytırık bir menza adı verilen bir bina var ve bu binanın içinde sadece işe yarayabilecek kantin ve kütüphane var. beyazıt kampüsü ise çok güzel çok bakımlı çünkü orada rektörlük binası var yalakalık olsun diye yani.

öğretim görevlileri ya yetersiz ya da kalitesiz. bir çok iyi hoca; maaşların yetersiz olmasından dolayı özel üniversitelere geçiyor. kalanlar ise yeni doçent veya profesör olmuş yeniyetme hocalar.

bütün kampüslerdeki memurlar bilinen devlet memuru havasında. bir işin düşşe kan çıkması işten bile değil. umursamaz tavırlar, saatimi doldurup evime giderim paramı alırım mantığındaki memurlar insanı hayatından bezdirir. bir kağıt imzalatmak için veya okuldan belge almak için saatlerce günlerce beklemeyi göze almalısınız.

değişikliler yokdenecek kadar azdır. dekanlar kendi kafasına göre takılan insanlardan oluşur, dışardan göründüğü kadar demokratik değildirler. öğrenci kulüplerinin etkinliklerini engellemek için ellerinden geleni yaparlar. kendi bölümlerindeki aksaklıkları görmezden gelmede üstlerine yoktur. ancak; açılış konuşmalarında çıkıp atıp tutmayı pek bir severler.

istanbul üniversitesini; istanbul üniversitesi yapan tarihi geçmişi ve öğrencileridir. bir şeyleri değiştirmek öğrencilerin göstereceği tepkiye bağlıdır. yönetici ve memur kesimi düşünemez çağdaş bir okulu daha doğrusu düşünmek istemezler.

bunlara rağmen yine de gurur duyulacak okuldur, sevilir. eğer ki bu saymış olduğum aksaklıklar bir gün düzelirse; türkiye'nin en iyi üniversitesi olacaktır boğaziçi ve odtü ile yarışır düzeye gelecektir.

(bkz: umut fakirin ekmeği)
2006 yılında mezun olduğum, 24 aralık 08 tarihinde de diplomamı alarak pek hüzünlendiğim, özlediğim okulum.. hoş bir duygu, sizinle de paylaşmak istedim.

öğrencilik en güzel o kampüste yaşanır heralde diye hep düşünmüşümdür.
yeni rektör yunus söylet yönetiminde, eskisi gibi bir özgürlük abidesi olmasını umduğum son göz ağrım.
okumakta olduğum üniversitedir. Eğitim kalitesi düşüktür, hocaları vasattır, verimsizdir. Tıp fakültelerini * dışarıda tutuyorum bu nitelendirmemde; ki zaten üniversitenin kalitesini yüksek tutan da bu bölümler. Yani üniversitedeki herşey o kadar bayağı ki, internet sitesinden bile anlayabilirsiniz, buyrun bu da link (bkz: http://www.istanbul.edu.tr). Bölümlerinden birçoğunun puanının yüksek olması,sadece adından dolayıdır ve istanbul'da olmasından. iddia ediyorum, bu haliyle bu okulu herhangi bir Anadolu şehrine götürün koyun, bırak dereceyi bazı bölümlerine puansız öğrenci alır. Aksini iddia eden varsa buyursun hodri meydan. Son olarak tercih yapacak olan arkadaşlara tavsiyem, araştırmadan balıklama yazmayın bu üniversiteyi, kapısına aldanmayın. Zaten çoğu fakültesi o kapının arkasında değil. Ben bir hata yaptım aman gözünüzü seveyim siz yapmayın, aman ...
ismi ve resmi gibi cismi olan, başka hiçbir şeyi olmayan bir üniversite
bugün sitesinde bütünleme sınav tarihlerinin yer aldığını görmemle şaşkınlığın dibine vurduğum üniversite.

bilgi: sınavlar bugün başladı.
Öss'de 6 matematik sorusu daha yapsaydım kazanabilecek olduğum üniversiteydi. Beyazıt Meydanı'nın görkemi .Kapısı bütün lise son sınıf öğrencilerine gösterilip işte ' bu kapıdan içeri girmeyi hayal' edin denen okul.
her üniversiteyi hayal ettiğim çocukluk zamanımda hiçbir zaman aklıma gelmemiş, biraz akıllanınca aşığı olduğum; birkaç yıla kadar başlığına "hoha lan bugün bi olay olmuş burda hoca sıçarsın" gibisinden entryler girebilmek istediğim, müthiş kaliteli bir yer olmasa da ortalamanın çok üstünde, şirin mi şirin; saygın bir üniversitedir. tam benlik. fakat ingiliz dili ve edebiyatı bölümü yoksa kapısından geçme hayallerimi suya düşürecektir.

var mı?
yükseköğretim kurulu tarafından birkaç parçaya ayrılması düşünülen üniversite. sanıyorum her kampüsünü farklı bir üniversite haline getirecekler ki, büyük ihtimalle de beyazıt, çapa, cerrahpaşa, avcılar ve laleli şeklinde olacak bu bölünme.
eski turk paralarindan birinin arka yuzune resmi basilmis olan tek universitedir.
tek ders sinavini gecemez isem yarim donem daha ugrayacak oldugum universitedir. *
ders notlarımızı öğrenmek için kalkıp okula gitmek zorunda bırakan, internet üzerinden hiç bi naneyi öğrenemeyeceğimiz üniversite.
beyazıt kampüsünün lisans eğitimine kapatılması gündemde olan üniversite. sadece yüksek lisans eğitimi ve kongre merkezi olarak kullanılacakmış.

http://zaman.com.tr/haber...beyazit-kampusu-tasiniyor
türkiye'nin en büyük ve köklü üniversitelerinin başında gelenlerindendir. tarihle karışık çok farklı bir havası vardır, zaman zaman sıkıntılı olaylara tanıklık etsede güzel okuldur.
tarihi dokusu ve gelenekleriyle kendini ve mezun öğrencilerini farklı hissettiren üniversite.
ters üniversite, her şeye zıt gider genellikle. özellikle; okulun açılış/kapanış tarihleri olmayacak kadar mantıksızdır. normalde tüm üniversiteler açılırken; istanbul üniversitesi, diğer üniversitelerden en az 2 hafta sonra açılır *, tatil dönemleri bu sebeple çok ters olur. başka üniversitede okuyan arkadaşı/eşi-dostu göremezsin çünkü; senin tatilin başladığı anda; onlar derse başlamışlardır bile.

bu gecikme yazın kendisini bir hayli hissettirir. bütünlemelerden sonra yani temmuz ortasında yaz tatili başlar ancak; mayıs ve haziran ayının sıcağında ter içinde kalarak okula gitmek zorunda kalırsın, bir öğrenciye yapılacak en büyük işkencedir. arkadaşların "denize giriyoruz lan hatunlar, sahil, alkol var burda" mesajı atarken, sen it gibi derse gidip geliyorsundur.
Diğer üniversitelerden öyle ya da böyle farklı görünen , karizmatik üniversite.
beyazıt kampüsünün yıllardır süren öğrenci ayaklanmaları sebebiyle bir süre sonra avcılar'a taşınacağı gündemde olan üniversitemiz. ne kadar doğrudur zaman gösterecek.