20.
kadıkoy ve istiklal caddesi... bu yerlere bakmak bile dünya turuna çıkmaya bedel gelir bana hep. hele ki yüksek bir yerde kadıkoy boğayı izleyeceksin. insanları gözleyeceksin. ahh be hocam... çok severım çok.
(bkz: ziz istanbul )
17.
o kadar insan olması ve hepsinin iyi anlaşması.
16.
"Seni yeneceğim lan istanbul" cümlesi yüzünden, her an güreşe hazır ilimiz.
15.
"istanbul da yaşayanlar kendini büyük görmez , gezdikçe yaşadığı şehri aslında bir hiç olduğunu anlar"
14.
ihtiyac duyulan herhangi birşeyi istediğin herhangi birsaatte bulabilmektir. hertürlü ruh haline hitap edebilmesidir..
12.
gece sokaklarında yürümek tek başına, kendi ayak seslerinle beraber.
11.
Kalabalığında kaybolan anlık aşklar. Dertsiz, tasasız...
10.
Ara da bir gidilip elinin öpülmesi, saçının okşaması, hasret giderilmesidir.
Not:Yazar burada teşhis sanatına başvurmuştur. Onu da sen araştır bir zahmet.
9.
boğaz manzarası, havaalanları, otogarları...sevgiliye kavusturan her yanıdır.
8.
sağ yanını ayrı bir seviyorum.
7.
boğaz manzarasıdır. zira ruh terapisi için birebirdir.
6.
çocukluk hatıralarıdır herhalde. yoksa biz istanbullular için sevilecek bir yanı kalmamıştır.
bu ne lan böyle, 80 milyonluk ülkenin dörtte biri istanbul'da yaşıyor?
5.
bazen kimsenin kimseyi iplemeden koşuşturduğu zamanlardır. yalnız kalabildiğiniz kalabalık caddeleridir.
4.
fatih sultan mehmet tarafından feth edilmesidir efendim fakat resimlerini göremiyoruz orda burda okullarda meclisde falan.
demek ki hiç iyi etmemiş bu istanbullu insanlara .
3.
7-8 hasan paşa'dan alınmış kurabiyeler. * *
2.
birşeyleri düşünüp kendini bunaltamayacak kadar zaman sıkışıklığıdır.
1.
beyazıt çorlulu ali paşa medresesinde kahve, çengelköy çınaraltı çay bahçesinde çay, ortaköyde kumpir.