helal olsun bize. yine başladık; yok özür dilesin, yok yaralılarımızı versin, yok uluslararası hukuka göre..., yok tatbikatı iptal ettik hatta milli takım maçımızı da iptal ettik, yok bilmem ne. israil de şimdi altına sıçmıştır korkudan. bu olaylar karşısında bu kadar aciz kalmamız inanın kanıma dokunuyor. adamların ordusu gelip benim sivil halkımı yok yere öldürüyor lan! öldürüyor aloo! adamlar teröristlere operasyon düzenler gibi helikopterle gemiye inip benim vatandaşımın canına kıyıyor. bu en basitinden savaş sebebidir.
biz eğer askerimizi bugünler için kullanmayacaksak ne zaman kullanacağız Allah aşkına. her sene milyar dolarlar ayrılıyor bu ordu için. niye? birileri gelip bizi öldürsün diye mi? her bahar geldiğinde onlarca şehit cenazesi alalım diye mi? ben illa gidip savaşalım demiyorum ama en azından askeri bir gemiyle gidip oradaki vatandaşlarımızı alıp geri dönelim bari. bu kadarını da yapacak yüreğimiz yok mu? aa pardon, öyle yaparsak uluslararası hukuk kurallarını çiğnemiş oluruz. biz suçlu duruma düşmüş oluruz.
yine klavyeleri veya televizyonları başında milletin ah tüh edip israile amerikaya lanet yağdırıp mitinglerle sözlü tepkilerini gösterecekleri ve israilin yine bildiğini okuyup, yaptıklarının yanına kar kalacağı durumdur.
ilginç görüntülere sahne olmuştur. helikopterden inen elinde silah olan israil askerinin 1 metre yanında bir vatandaş kamerayla olayı görüntülüyor. daha da enteresanı, bunu kimsenin enteresan bulmamasıdır.
yahudi lobisinin dünya üzerinde kurmuş olduğu paraya dayalı ve güç odaklı konjonktür insan hayatını bu kadar ucuza satanların suçudur. yahudilere bu hakkı tanıyan, onlara önemli ve stratejik yerlerin kontrolünü sağlatmayı başaran başta amerika olmak üzere, tüm yahudi gruplarına destek veren kurum, kuruluş ve şahısların hak ettikleri cezaları almaları için bugün yapılan saldırıdan daha vahim bir insanlık suçu yoktur. gerçi p.k.k. nın elini kolunu sallayarak aramızda gezdiği istediği zaman şehit kanı akıtıp istediği zaman ülke gündemini değiştirebilen t.s.k.’nin askeri ve silah gücü bakımından sivri sinek ısırığı bile yaratamayacak kadar güçsüz bir örgütü kendi iç işlerimize sokacak kadar vurdum duymaz olan ülkemin ve hükümetimin yaşanan vahim olaylar karşısında beni yine şaşırtmamasından korkuyorum. Davos’ta yapmış olduğu çıkışın arkasında durmasını beklemek, terörle mücadelede kararlı adımlar görmek bütün Türk halkının hakkıdır. zira insanın tükürdüğünü yalaması 70 milyonun gözünde küçük düşmesine ve itibarının "one minute" kadar kısa bir sürede yok olmasına sebep olacaktır. hadi hükümet şaşırt bizi ülkenin prestijini ayaklar altına serme...
olaya iki yönden bakılabilir belki de; israil in yaptığı vahşet, bunu tartışmaya gerek yok, yani bir insanı öldürmek için herhangi bir bahane geçerli değildir. israil gözgöre göre insanları öldürmüştür, bir katliama kara bir imza atmıştır.
şimdi diğer yönünü de düşünmeden edemiyorum, bu insani yardım konvoyu geçtiğimiz haftalarda rotasını, amacını açıkladı, israil hükümeti de bu konvoyun belirtilen yere geldiğinde göstereceği tepkiyi net bir biçimde tüm dünyan ya duyurdu, e şimdi 1 yaşında ki çocuktan 70 yaşında ki yaşlılarımızı bu gemiye koyup yola çıkmak nasıl bir akla ziyanlıktır benim anlayamadığım konu bu, hayır karşımız da ki israil, adamların geçmişi zaten bu tarz saldırılarla dolu, bunu bile bile böyle bir şeye nasıl izin veriliyor, yardım gönderilmesin değil bahsetmek istgediğimi, nasıl oluyorda çoluk çocuk doluşturulup gönül rahatlığıyla gidiliyor o riskli bölgeye, niçin bu yöntem seçiliyor. sivillerle gövde gösterisi yapılamaz, amaç israile karşı koyma, onlara karşı bir güç gösterisi bir gözdağı vermek ise bu işin sivillerle bu şekilde yapılması ne kadar tehlikeli maalesef üzülerek gördük. türkiye filistin e zaten aralıklarla yardım ulaştırıyor, çünkü birleşmiş milletlerin bu yönde kararı var, yaşamsal faaliyetler için erzak ve tıbbi yardım yapılabiliniyordu, bu yardım da tabii ki yapılabilir ama niçin bu riskli bölgeye ve üstelik israil niyetini açıkça belirtmişken, bir sürü siville yola çıkıldı, işte aklım bunu almıyor ve bu işin içinden çıkamıyorum..
not: niçin bu yöntemin tercih edildiği konusunda mantıklı bir fikri olan varsa mesaj atsın lütfen, çünkü ben bu konunun niye böyle ele alındığını, niçin bu yöntemin seçildiğini cidden merak ediyorum. ortada bir yönetim ve karar alma kusurunun olduğunu düşünüyorum. olayın iç yüzünü bilenler lütfen bilgilendirsin.
one minute'e saatin yanlış ayarlıyım canım benim demektir. israil bu yaptığının hesabını vermek zorundadır. o insanları oraya göndererirken sahipsiz bırakanlar da, ne olacağı tamamen bell iken hiç bir şey söylemeyen de hesabını vermek zorundadır.
diyeceğim o ki; gidenlerin vazgeçme ihtimali yoktu gideceklerdi. bir savaştır verdikleri, aptallık olduğunu düşünsem de bir savaş veriyorlardı. gideceklerdi. israilin de vuracağı garantiydi.
şimdi bu noktaya kadar olanlar da şaşıran oldu mu? olduğunu sanmıyorum.
peki hep birlikte düşünelim türkiye akp ordu iktidar tayyip buna uygun yanıtı verebilecek mi? şaşıracak mıyız? vatandaş öldüğü ile mi kalacak? ben ikincisi olacağına inanıyorum çünkü zaten iktidarımız işin başından beri basiretsiz davranmıştır gene de davranacaktır.
israilin 10 kişi, israil basının ise 19 kişinin öldüğünü söylediği baskındır. bir söyledikler birini tutmuyor. allah belanızı versin sizin başka bişey diyemem!
savaş meraklılarından birazcık araştırma yetisine sahip olanlarının fikir değiştirmesi kaçınılmazdır.
savaşın ilanı, savaş, savaş sonrası, savaşın kime yaradığı.
şimdilik abd'nin elimize birer şeker verip, s.tirin gidin köşede oynayın diyeceği aşikardır. sizin dediğiniz o 1 milyon adamla ülke işgal etmenin modası 100 yıl önceden geçti kuzum. acı ama böyle.
israilli katillerin bir özelligi var, sadece sivil öldürme yetenegine sahip, genelde kadın ve çocuk öldürürler ve suikast yapmak bu katillerin en büyük özelligidir. sivil görünce öldürmeden duramıyor bu insan görünümlü hayvanatlar, bu onursuzlar, bu kahpe katiller. bir gün hitler ile siyonizmin ittifakı ve hitlerin israil in kurulmasına olan katkısı ortaya çıkacaktır, tarih boyunca akan her kanda bunların parmağı vardır, afrika dahil bu gün dünya üzerinede akan bütün kanda israil parmagı vardır.
nisa 4/46. yahudilerden, sözleri yerlerinden değiştirip: "işittik ve karşı geldik, kulak vermeyerek dinle" ve dillerini eğip bükerek ve dini yererek: "bizi de dinle" diyenler vardır. şayet: "işittik ve itaat ettik, dinle ve bizi gözet" demiş olsalardı, onlar için daha iyi daha doğru olurdu. işte allah inkarları yüzünden onlara lanet etmiştir. onların ancak pek azı inanır.
yine çoğu salağın oraya buraya ''öldürmediğim her yahudi için bana küfredeceksiniz'' sözünü yazacağı tahmin ettiğim ve tahminimin doğru çıktığı olaydır.
O HÜCUMBOTLARDAN VE HELiKOPTERLERDEN, MAVi MARMARA iSiMLi TÜRK BANDIRALI VE TÜRK BAYRAĞI TAŞIYAN GEMiYE ÇIKARTMA YAPAN iSRAiL ORDUSU, ASLINDA ANKARA ÇANKAYAYA, BAŞBAKANLIĞA, GENELKURMAY BAŞKANLIĞINA ÇIKARTMA YAPMIŞLARDIR. ARTIK BUNUN ÜLTiMATOMLA, BÜYÜKELÇi ÇEKMEKLE, iLiŞKiLERi GÖZDEN GEÇiRMEKLE VEYA ASKIYA ALMAKLA HALLEDiLECEK TARAFI KALMAMIŞTIR. TÜRKiYE CUMHURiYETi DEVLETiNiN BÜYÜK BiR iRADE VE KARARLILIKLA, iSRAiLi TOKAT MANYAĞI YAPMA ZAMANI GELMiŞTiR. TOKATTAN ANLAMIYORSA, YOKETME ZAMANIDA.
tamam olay yanlıştır, hiçbir şey insan hayatından daha değerli değildir ama olayın bir de şu yönü var. burada amaç üzüm mü yemek yoksa bağcıyı mı dövmek? israil günlerden beri bu işin buraya varacağını söylüyor, kontrolsüz geçirmeyeceğini anlatıyordu. amaç sadece ilaç, gıda, oyun parkı götürmekse neden işi bu kadar yokuşa sürüyor yardım gemileri, neden gemiye inen askerlere saldırma ihtiyacı hissediyorlar benim aklımı karıştıran bu. israile boyun eğmedin tamam da şimdi çok daha iyi mi oldu. 10 ölü, 20 yaralı, denizde bekleyen; ne kadar bekleyeceği mechul olan malzeme...
insanlık dışı olaydır. burnuma kötü kokular geliyor. birileri türkiye'yi ortadoğu cehenneminin içine çekmeye uğraşıyor. 1 yaşındaki bebeği tehlikeli bölgeye götürmek nasıl bir mantığın eseridir? israil gelen gemilere yaptırım uygulayacağını söylerken, devlet bu konvoyun gidişine nasıl izin verebilmiştir? yardımı daha farklı yollardan , sivillerin canını tehlikeye atmadan yapmanın bir yolu yok mudur? türkiye elbette ki tepki gösterecektir. vatandaşlarını gemiden almalıdır. her türlü işbirliğini iptal etmelidir.*dışişleri aracılığıyla gerekli beyanatlar verilmelidir. ama sağduyuyla hareket edip, birilerinin ortalığı karıştırma çabaları da sonuçsuz bırakılmalıdır.
yeni görüntüleri yayınlanan operasyon. daha doğrusu israilliler kendi çektiklerini koymuş. ve kendilerini haklı çıkarmak için çabalamışlar ama olmamış hocam. görünüşe göre ilk inen askere gemidekiler saldırmaya çalışmış sonra olanlar olmuş. iyi de adam zaten direneceğiz diyor, ne yapacak gel buyur mu diyecek. ha adam çıkarsa silahla cevap verse eyvallah. sadece girişmişler başka bir şey yok affedersizn elinizde hayvan gibi makineler var, karşınızda yumruk atan göstericiler. aradaki fark ortada. ayrıca görüntülerin devamında sadece sopalar gözüküyor, herhangi bir silah da yok.
ölenlerin sayısı 19 olarak israil basınında yer almaktadır. muhalefeti de iktidarı da partili partisiz tüm müslüman alemi her türlü müdehaleye destek vermektedir. akl-ı selim'i 19 silahsız yardımseveri katleden israil öldürmüştür. çıkması gereken tek karar vardır artık:
israil'in bm dahil hiç kimseyi takmadığını gösteren operasyondur. ülkelerin yaptıkları açıklamalarda, derin üzüntü içinde olduklarını söylemişlerdir, ilerisi de olmamıştır. bir avuç ibnenin dünya hükmetmesi ne kadar da acı verici...
bir insanı öldürmek başlı başına bir hatadır. yanlıştır. kabul edilemez.
ancak günümüzde böyle bir anlayışa sahip olmayan dünyanın gözünden baktığımızda israilin yaptığı çokta yanlış değildir. askerler gemiye inmeden önce gerekli çağrı yapılmıştır. gemi başka bir limana yönlendirilecek ve yardım uygun bir şekilde yapılacaktı. gemidekiler bunu kabul etmediğinde israilin bir seçeneği kalmadı.
her ne olursa olsun kimseyi elini kolunu sallayarak o sulara sokmazlar. dünyanın hiçbir yerinde yoktur böyle bir şey. israil izin vermedikten sonra sen ister yardım gönder ister başka bir şey. kabul etsekte etmesekte objektif baktığımızda israilin operasyonu haklı bir operasyon.
israil saldırısı öncesi ve sonrasındaki "bizim ne işimiz vardı filistin'de, başkaları gitseydi.." gibi söylemler ancak ve ancak "bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın" mantığının somutlaşıp kelimelere dökülmüş hali. bu "bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın" da zaten yahudi temellidir. bu durumda şu acı durumla karşı karşıyayız; bizim içimizde bile onlardan (tüm yahudiler değil, israillerden) var. dolaylı da olsa böyle...
israil çıkıp gece yarısı korsanvari bir şekilde gemi basıyor, sivilleri öldürüyor ve türkiye dışında birçok yerde hala yeterli ses çıkmıyor. nerde birleşmiş milletler, nerde insan hakları... yaralı insanlar sedyede taşınırken, ellerine kelepçe takılmış bir haldeyken -ki bu insanlar sadece insanlık için yola çıkmış insanlar- bu görüntüler, ölümler... israil'in kanlı saldırısının kara bir resmi olarak dünya tarihinde anılacak. tabi en önemlisi bu kara resimlerin hafızalardan silinmemesi.
israil'in saldırılarını kınamak için herkesi israil'i boykoda çağırıyorum. tamamen israil'e ait ürünlerin barkod numaraları 729 ile başlamaktadır.