son bi kaç yüzyılın en büyük ticarethanesidir. parolası öldür, işkence yap fakir ve cahil bırak sömürdür. bilgiden aydınlanmadan nefret edilen ülkelerde çok revaçtadır. bütün kötü şeyleri günah adletmekte fakat nedense günümüzde bütün günahları örtmek için kullanılmaktadır.
islam sözcüğü Arapça "se-le-me" kökünden türemiştir ve anlamı "barış"tır.
bununla birlikte kökün etken ortaç şekli eslemedir ve "teslimiyet" anlamına gelir.
Sonuçta islam, "teslimiyet" anlamına gelirken,
Müslüman da "teslim olan" anlamına gelir;
burada teslim olunan tek tanrı olduğu kabul edilen Allah'tır
islam dinine mensup kişileri adlandırmakta kullanılan Müslüman kelimesi ise sözlükte "bağlanan", "teslim olan",
Mümin ise "şüphesiz inanan" anlamlarına gelir..
sözlükteki gerizekalıları bir bir gördüğüm başlık.
islam dinine katı diyenler,, katolik,protestan,musevi gibi din ve mezheplerin emretiklerini öğrenince göt olacak kişilerdir.
tamamen yanlış anlaşılan dindir. islamı anlamak için yanlış kişilere başvurmuştur hep dünya. Mesela siz bir sınıfa girseniz ve bir öğrenciye hocanın derste neler anlattığını soracak olsanız, sınıfın en tembel öğrencisini mi yoksa en çalışkan öğrencisini mi seçersiniz? işte islam böyledir. islamı anlamak için bir el kaide militanını ele almak doğru değildir. Bir hz. ömer'i, bir mevlana'yı, bir hz. ebubekir'i ve en baştada hz.muhammed s.a.v ı ele almak gerekir.
islamın hoşgörü dini olması biraz gerçek dışıdır.şöyle , islam tüm müslümanların bir arada yaşayacağı büyük bir idealidir.(doğru ya da yanlış biz değerlendirmeye devam edelim).
islam , kendisinden önce gelen musevilik ve hristiyanlığı tanır.bu dinlerin mensuplarına gerçekten hoşgörü gösterilir.olası bir cihat durumunda bu dinlerin mensupları önce islama davet edilir , eğer cevap olumsuzsa ,teslim olmaları ve halifeye karşı koymamları beklenir.
savaş (cihat ) islam ülkesi tarafından kazanılırsa , bu durumda bu iki dinin mensuplarına 2.sınıf insan muamelesi yapılsa da canlarına dokunulmaz.bu iki dinin mesuplarına zımmi denir.onlar artık halifeye zimmetlidir.dinlerinde zorlama yapılmaz (sezarın hakkı sezara...).
tüm bu hoşgörü olarak niteleyebileceğimiz uygulamalar ehli kitaba karşıdır.
ancak , ehli kitap olmayanların (hristiyan musevi dışında) önlerindeki seçenekler belidir." ya islam ya da kılıç ".bunun hiç bir istisnası olmamıştır ve bu , islamdan kaynaklıdır.
türklerin de islama geçişi 300 yıl süren bir mücadeleyle gerçekleşmiştir. yoksa , "islam dini şamanizmin bir üst oktavıydı, ona geçelim" gibi bir durum olmamıştır.(abbasi hoşgörüsü şüphesiz etkilidir ama uzun süren katliamların ardından gelen hoşgörü diğer kanları temizlemez)..ancak , emeviler tarafından yapılanlar da islami açıdan bir yanlışlık teşkil etmez .
kendilerine göre tu kaka olan cahiliyle devrinden kalma adetlere devam eden din.
kabeyi tavaf etmek, şeytan taşlamak gibi ve hatta o devrin el-ilahı olan dişil tanrının (bkz: ay tanrısı) sembolü halen camilerin tepesinde görülmektedir.
dünyanın en saçma ve mantıksız inanışıdır. ne olursa olsun bu kadar madde ahiretteki huriler için ortaya çıkmamıştır inanışını buna dahil lakin bu dini bu yüzden bırakmayanlar var. sorgusuz sualsiz bir inanıştır zaten. ebeveynleriniz ve arkadaşlarınız bu inancı sizin aklına sokar zira siz o an 7 yaşındasınızdır. sonsuz saygı duyduğunuz babanız ne diyorsa doğrudur o yaşta. bu inanış böyle. zira kelime-i şaadet getirmemiş hatta nedir bilmeyen ve kuran-ı kerim okumamış müslüman karşımda çok var. çevremde de o kadar çok var ki. ileride bu din doğru mu diye düşünen gerçekten yok ve düşünmeyince aciz bir durum çıkıyor ortaya. cidden düşününce bu din size saçma gelebilir. doğaya tapmak ciddiyim daha mantıklı geliyor. baştan ters o durum.
müslümanlık; bazı kişilere(#7356034) göre "cahillik" anlamına gelmektedir. oysa ki müslümanlık her denilene değil, bir tek şeye inanmaktır. ister inanır, ister inanmazsın. lâkin abuk sabuk yakıştırmalarla dinime hakaret edemezsin. saygı duymasını öğrenmeli, sonra kendine saygı duyulmasını beklemelisin.
insanları sizler ve bizler diye ayıran bir din evrensel olamaz bu bir.
ortaasyaya kadar irana endülüse kadar kılıçla yayılması,peygamber zamanında kervan soygunlarının en büyük geçim kaynağı olması,hatta muhammed zamanında bile yahudilerin vahşiece katledilmiş olması( (bkz: beni kureyza)) onu barış dini yapmaz aksine şeytanın kaosun dini yapar.
huzur ki müslümanlara huzuru;diğerlerine,bırak huzuru yaşama hakkı bile tanımayan bir kavrammıdır islamda?
tamam dini geçtim ,bu dinin tanrısına bakalım
-sırf inanmadığım için beni sonsuza kadar yakacak olan ne kadar iyi bir insan olsamda,ne kadar iyilik yapsamda..bu tanrı insanmıdır ki uzerinde bukadar ego,bencillik taşıyor.yani normal sıradan insanda bile sağduyu bulunur.
-cennet dediği norveçli bir adam için ne ifade eder? adam zaten ormanlık bölgede ırmakların oldugu yerde yaşıyor.Cennete giden bir norveçli 'ahh bumuydu lan'' demezmiydi
-cennette şarap var huri var diyorlar.Madem bunları meşru kılacaktın neden once yasakladınki? sen bizimle dalga mı geçiyorsun?
-bir tanrı çocuk gibi kin tutarmı intikam duygusu bu kadar mı güçlü olur? bir tanrının duyguları mı olur ???!!!
velhasıl.türklerin nasıl islamlaştırıldığına bakarsak bu işte bir terslik oldugunu görürüz.
esirgeyen ve bağışlayan allahın adıyla oku!
birçoğunun iman ettiğini söyleyip uygulamada iplemedikleri bir dindir.bu dinin kutsal kitabı olan kuran-ı kerim i okumayıp biryerlerinden hadisler fışkırtan mensupları da oldukça fazladır.kendi içinde çelişkileri olan çok yönlü bir hayat klavuzu da denebilir.o değil de bayramlar iyi oluyor.
meshur talas savasindan gunumuze baktigimizda ki savas bahane, araplar kiliclardan gecirerek bizleri musluman ettigi dusunulunce...turklerin basina gelmis en kotu olaydir..dogrudan dogruya son 1000 yillik avrupanin ve bizlerin hayatini etkileyen yegane faktor. gunumuzde halen bu dine mensub olmanin bedelini odemekteyiz, heleki gurbette iseniz cok daha vahimdir durum. haa bu demek degil yahudiler, hristiyanlar, budist hindular super mukemmel insanlar.. butun dinler sacmalikla dolu.. zeki adamin dinle isinin olmayacagi kanaatindeyim.
nitekim "die religion...ist das opium des volkes"
müslümanlık nerde, bizden geçmiş insanlık bile
âlem aldatmaksa maksat, aldanan yok, nâfile!
kaç hakikî müslüman gördümse: hep makberdedir;
müslümanlık, bilmem amma, galiba göklerdedir!
istemem dursun o pâyansız mefâhir bir yana
gösterin ecdâda az çok benzeyen bir kan bana!
isterim sizlerde görmek ırkınızdan yâdigâr!
çok değil ancak! necip evlâda lâyık tek şiâr.
varsa şayet, söyleyin bir parçacık insâfınız:
böyle kansız mıydı hâşâ kahraman eslâfınız ?
böyle düşmüş müydü herkes ayrılık sevdâsına?
benzeyip şîrâzesiz bir mushafın eczâsına,
hiç görülmüş müydü olsun kayd-ı vahdet târumâr?
böyle olmuş muydu millet can evinden rahnedar?
böyle açlıktan boğazlar mıydı kardeş kardeşi?
böyle adet miydi, bî-pervâ, yemek insan leşi?
irzımızdır çiğnenen, evlâdımızdır doğranan!
hey sıkılmaz! ağlamazsan, bâri gülmekten utan!
his denen devletliden olsaydı halkın behresi:
pâyitahtından bugün taşmazdı sarhoş nârası!
kurt uzaklardan bakar, dalgın görürmüş merkebi,
saldırırmış ansızın yaydan boşanmış ok gibi.
lâkin aşk olsun ki, aldırmaz da otlarmış eşek,
sanki tavşanmış gelen, yahut kılıksız köstebek!
kâr sayarmış bir tutam ot fazla olsun yutmayı
hasmı, derken, çullanmışlar yutmadan son lokmayı!..
bir hakikattir bu, şaşmaz, bildiğin üslûba sok:
hâlimiz merkeple kurdun aynı, asla farkı yok.
burnumuzdan tuttu düşman, biz boğaz kaydındayız!
bir bakın: hâlâ mı hâlâ ihtiras ardındayız!
saygısızlık elverir bir parça olsun arlanın:
vakit çoktan geldi, hem geçmektedir arlanmanın!
davranın haykırmadan nâkûs-ı izmihlâliniz
öyle bir buhrâna sapmıştır ki, zirâ haliniz:
zevke dalmak şöyle dursun, vaktiniz yok mâteme!
davranın, zîra gülünç olduk bütün bir âleme,
bekleşirken gökte yüz binlerce ervâh, intikam;
yerde kalmış, naşa benzer kavm için durmak haram!
kahraman ecdâdımızdan sizde bir kan yok mudur?
yoksa: istikbâlinizden korkulur, pek korkulur!
"o mü'minlere ind'allah ecr-i azim var ki: bir takım kimseler kendilerine "düşmanlarınız sizin için kuvvetlerini topladılar; onlardan korkmalısınız" dedikleri zaman bu haber imanlarını artırır da: "allah'ın nusreti bize kafidir, o ne güzel muhafızdır!" derler. (al-i imran:173)
şehamet dini, gayret dini ancak müslümanlık'tır;
hakiki müslümanlık en büyük bir kahramanlıktır.
cebanet, meskenet, dünyada, sığmaz ruh-i i̇slam'a...
kitabullah'ı işhad eyledim -gördün ya- da'vama.
görürsün, hissedersin varsa vicdanınla imanın:
ne müthiş bir hamaset çarpıyor göğsünde kur'an'ın!
o vicdan nerdedir, lakin? o iman kimde var? heyhat!
ne olmuş, ben de bilmem, pek karanlık şimdi hissiyat
o imandan velev pek az nasib olsaydı millette,
şu üç yüz elli milyon halkı görmezdin bu zillette!
o iman ittihad isterdi bizden, vahdet isterdi...
nasıl "bünyan-ı mersus" olmamız lazımsa gösterdi.
peki! bizler ne yaptık? kol kol olduk, tarumar olduk...
nihayet bir deni sadmeyle düştük, hak-sar olduk!
o iman kuvvet ihzarıyle emretmişti... lakin, biz
"tevekkelna" deyip yattık da kaldık böyle en aciz!
o iman, farz-ı kat'idir diyor tahsili irfanın...
ne cahil kavmiyiz biz müslümanlar, şimdi dünyanın!
o iman hüsn-i hulkun en büyük hamisi olmuşken...
nemiz vardır fezailden, nemiz eksik rezailden?
demek: islam'ın ancak namı kalmış müslümanlarda;
bu yüzdenmiş, demek, hüsran-ı milli son zamanlarda.
eğer çiğnenmemek isterseler seylab-ı eyyama;
rücu' etsinler artık müslümanlar sadr-ı i̇slam'a.
o devrin yad-ı nuranuru bi-payan şehamettir;
mefahir onların tarihidir; ümmet o ümmettir.
ki bir yandan celadetler saçıp dünyayı titretmiş;
öbür yandan da insanlık nedir dünyaya öğretmiş.
değilmiş böyle mahkumiyyetin timsal-i pamali!
şevahikten tenezzül eylemezmiş arş-ı iclali.
"tevekkül" vasfı, ancak onların hakkında ma'nidar:
ki etmiş hepsi dünyalar kadar alamı istihkaar.
çekinmezmiş şedaid yağsa, asla, iktihamından;
zeminlerden ölüm fışkırsa dönmezmiş meramından.
"hakiki müslümanlık en büyük bir kahramanlıktır"
demiştim... işte da'vam onların hakkında sadıktır.
israf yapılmaz, doyduktan sonra daha fazla yenilmez. böylece ülke nimetleri bütün halka yeterli olur.
su israf edilmez, böylece ülkenin suyu ihtiyaca cevap verir, susuzluk çekilmez.
riba ve faiz yoktur. para spekülasyonları ile birileri halkı, ülkeyi, devleti soymaz.
kapıları kilitlemeye lüzum olmaz.(aneyilik mi? aziz nesin'in deyişiyle 'sanmıyorum')
içki, kumar, gece hayatı, bar, pavyon, diskotek, birtakım karıların resmen veya gayr-i resmi şekilde fahişelik yapmaları diye bir şey düşünülemez.
zenginler ile fakirler arasında geçim ve hayat tarzı bakımından uçurum, büyük farklılık yoktur. zenginler, kendi istekleriyle orta halli bir hayat sürerler.
varlıklı kesim zekatlarıyla, sadakalarıyla, hayır ve hasenatlarıyla fakirleri ve sıkıntıda olanları destekler.
yalan söyleyerek, söz verip de sözünü yerine getirmeyerek halkı aldatanlar büyük ahlâksızlık yapmış, ağır suç işlemiş olurlar ve beş paralık itibarları kalmaz.
örnek ve gerçek müslüman toplumda insan insanın kurdu değil, meleğidir.
emanetler ehil olanlara verilir. ehil olmayanlara asla verilmez.
adam kayırma olmaz. en tepedeki adamın oğlu veya kızı suç işlese o da cezalandırılır.
mahkemeler işsiz, hapishaneler ıssız olur. gayet az suç işlenir. ufak tefek anlaşmazlıklar ve nizalar mahalle teşkilatı tarafından, mahkemeye gitmeden halledilir.
kadınlar ve kızlar asla rahatsız edilmez. rahatsızlığa uğramamaları için her türlü koruyucu tedbir alınır.
haram yenilmez, yedirilmez.
müstehcen yayın yaparak zengin olmak, köşeyi dönmek diye bir şey düşünülemez. çünkü böyle yayınlar kesinlikle yasak olur.
gibi davranışlar sergilenen din...
bazıları için ne sıkıcı, ne geri, ne karanlık bir toplum aslında değil mi?