sömürgeciliğe ve ırkçılığa temel oluşturmak amacıyla uydurulmuş olduğunu düşündüğüm test. (çıkış noktası itibariyle). X bölgesinin insanları geri zekalı kesinlikle kendi kendilerini yönetemezler biz bir vali atayalım onları yönetsin mantığını besler.
saçma bir testtir. ne yani şekillere bakıp, sayılar arasındaki aritmetiği çıkaran insanlar mı çok zeki oluyor sadece.
(not: iq'm 154=standart sapma sonuna kadar sapsa da "dahi", ona rağmen yani)
Zeka Katsayısı, yani IQ, bir potansiyel ölçümüdür. Üstün zekalı olarak tanımlanan insanların hepsinin iş ve eğitim hatalarının çok parlak olmaları beklenmemelidir. Yüksek IQ, 450 beygir gücündeki bir Ferrari'ye sahip olmak demektir. Karlı bir pazartesi sabahı Ferrari sürücüsünün, istanbul trafiğinde sergileyebildiği performans; yüksek IQ seviyesine sahip bir insanın kısıtlı imkanlarla yapabileceklerinden farksızdır. "Aynı Ferrari 6 şeritli bir otoyolda neler yapabilir" sorusunun cevabını bilmek için yüksek iq'ya sahip olmaya gerek yoktur.
Başarılı, göze çarpan insanların IQ seviyelerinin çok yüksek olduğu düşünülür ancak henüz bunu kanıtlayan bir çalışma yapılmamıştır. Amerikan Ordusu, bu mantıkla, ikinci Dünya Savaşı sonrası ele geçirdiği üst düzey naziler üzerinde IQ testleri uygulamış, vasat sonuçlarla karşılaşmıştır. IQ, başarının ölçeği olmadığı gibi, mutluluğun ölçeği de değildir. Hatta yüksek IQ'ya sahip bazı insanlarda karamsarlık, içe kapanıklık, asosyallik gibi durumlar gözlenir.
Bir diğer yanılgı da farklı ırkların IQ seviyelerinin farklı olduğu yönündedir. Bazı araştırmalar Eşkenaz Yahudilerinin IQ seviyesinin diğer ırklardan yüksek olduğunu iddia etse de; yine bazı çalışmalar Yahudi toplumununun kapalı bir toplum olmasından dolayı, bu toplumda düşük IQ seviyelerine sahip insanların da aynı yoğunlukta olduğunu göstermiştir.
Her üç ölçek için de ortalama IQ değeri 100 olarak kabul edilir. Buna göre, Wechsler ölçeğinde IQ seviyesi 115 olan bir kişinin IQ seviyesi; Stanford-Binet'e göre 116, Cattell ölçeğine göre 124'dür bu da +1 Sigma değerine karşılık gelir. Yetişkinler için sıkça duyduğumuz IQ seviyeleri genelde Stanford-Binet ölçeğindedir. Bu yazıda da aksi belirtilmedikçe örnekler bu ölçekte verilecektir. Farklı ölçeklerde IQ seviyesi telaffuz etmek, bir insanın maddi durumunu Kuveyt Dinarı yerine Eski Türk Lirası cinsinden ifade etmesinden farksızdır.
Karışık görünen bu sınıflandırmanın anlaşılır ve doğru yolu, IQ seviyesini standart sapma (Sigma) cinsinden ifade etmektir. Yani, bir insanın IQ seviyesini 132 olarak belirtmek yerine +2 sigma olarak daha anlaşılır bir yöntemdir. Basit anlamda, bir insanın IQ seviyesi, Çan Eğrisinin merkezinden ne kadar uzak olduğunu, kısaca standarttan ne kadar saptığını göstermektedir.
Günümüzde IQ testleri standardize edilmiş testler olarak sınıflandırılır. Test sonuçları kayıt altına alınır ve istatistiksel hesaplamalar sonucunda değerlendirme yapılır. Yöntem, Çan Eğrisi uygulanan üniversitelerdeki not hesaplamasıyla aynıdır.
IQ tesleri, eğitim sistemi, sosyal yapı gibi kültürel kriterlerden bağımsız olmalıdır. Üç katlı integral hesaplayabilmek, bir zeka ölçüm yöntemi değildir. ÖSS gibi skolastik testler de her ne kadar mümkün olduğunca kültürden bağımsız olarak tasarlansa da zeka katsayısı ölçümü için uygun değildir. Standardize edilmiş IQ testlerinin hemen hepsi kültürden bağımsızdır ve ölçüm aralığı +/- 2,5 Sigma (60 ile 140 arası) değerleri arasında net sonuçlar verir. Bu değerlerin ötesindeki ölçümlerin tutarlılığı tartışmaya açıktır. IQ seviyesi 145 olan bir insanla 175 olan bir insanın zihinsel performans farkını gözlemlemek çok zordur. Bunun yanında, IQ seviyesi 100 olan bir insanla 140 olan bir insanın arasında neredeyse dağlar kadar fark vardır.
IQ, Zeka Katsayısı anlamına gelen (bkz: Intelligence Quotient) teriminin kısaltılmışıdır. ilk olarak geçen yüzyılın başında Alman Psikolog William Stern tarafından ortaya atılmış ve Almanca olarak "Intelligenz Quotient" şeklinde ifade edilmiştir. ispanyolca, Portekizce, Fransızca gibi dillerde QI olarak adlandırılır.
Zeka Katsayısı ölçümü, ilk olarak çocukların zihinsel performanslarını belirlemek için ortaya çıkmış, zamanla yetişkinler için de uygulanmaya başlanmıştır. Çocukların Zeka Katsayısı ölçümü, çocuğun gerçek yaşının, zihinsel yaşına oranının 100 ile çarpılması ile değerlendirilir. Yetişkinlerin zeka katsayısı ölçümü farklı bir yöntemdir. Aynı kişinin çocuk yaşta ölçülen Zeka Katsayısı ile 18 yaşında ölçülen Zeka Katsayısı, hesaplama yöntemindeki farklılıktan dolayı aynı değildir.
Zeka Katsayısı, yeterince sayıda denekle oluşturulan normal dağılım ile modellenebilir. Daha anlaşılır haliyle, bu hesaplama mantığına göre, tüm insanların zeka katsayıları ve bunların toplam nüfustaki oranı grafik haline getirildiğinde Gauss eğirisi (bkz: çan eğrisi) ortaya çıkar. Bunun sonucunda, Dünya nüfusunun yüzde ellisinin ortalama IQ seviyesine sahip olduğu kabul edilir.
55-70 arası çok düşük zeka, 70-85 arası düşük zeka, 85-100 arası orta, 100-115 arası ortanın üzeri, 115-130 arası yüksek zeka, 130-145 arası çok yüksek zeka, 145-160 arası süper zeka olarak değerlendirilen ve aslında gerçekliği bilimsel olarak tartışılan testlerinin bulunduğu zeka düzeyidir.
akıl dediğimiz şey ile hiçbir alakası yoktur.
sadece kişinin bir bakıma matematiğe ve mantığa bakış açısını gösterir.
bu şuna benzer. bir futbolcu düşünün, son derece teknik. ama bu futbolcu maçlarda hiçbirşey yapamaybilir. yuhlanabilir. sadece potansiyeli vardır. zira, heycanlanabilir (bkz: eq), nereye pas atacağını bilemez (bkz: akıl), fiziği yetersizdir, yanlış ülkede oynuyordur. (bkz: italya futbolu) vs.
şu bir gerçek ki, potansiyeli vardır. bu testlerin gerçekliği hala tartışılmakla beraber aslında bir bakıma -tam olarak olmasa da- doğruluk payı barındırablilir. zeki olduğu bazı kesimlerce kabul edilmiş insanlar(yani zeki olan insanlar) bu testlerden hep yüksek derece alırlar. eee hani yalandı? hani gerçekliği yoktu? bir bilim adamı ile bir seyyar satıcıyı oturup teste tabii tutun bakalım(şimdi diyeceksiniz ki aysun kayacı misali vık vık başladı bu da) sonuç ne olacak?
sonuç olarak, akıl mı yoksa zeka mı daha önemlidir bu hayatta sorunsalı devam etmektedir. iq zeka testlerinin güvenilirliği de öyle.
futboldan örnek verdiğim için hepinizden özür dilerim. *
tabii insan az önce çıktığı test, ve yatığı kısa araştırmadan sonra sözlüğe yazası geliyo 112 aldığını*
tüm zeka testleri gibi güvenilirliği %100 olmayan, bence %75 bile olmayan zeka belirleme testi..
daha çok gerizekalıların girdikleri bir test olduğu için onlar için her yerde anlatabilecekleri güzel bir kandırmaca olur..
-hihi
-ne diyorsun yaaaa bak yaaa
-hi hi yüs aldım 100
-aww yemin et
-hi hi sana demiştim miydi ama zaten çok zekiyim
-demiştin demiştinnn
-hati sen te yaptırttır
-hihi taam.
meg ryan ve tim robbins'in başrolde olduğu, 1994 yapımı bir duygusal-komedi film.
matematik dehası catherine (meg ryan), einstein'ın (walter matthau)yeğenidir. babası ölünce ona, amcası einstein bakar.
kate'in zeki, bilimsel deneyler yapan fakat angut bir nişanlısı vardır. ama hani kafa yapıları, ortak zevkleri aynı diye cate bu adamla evlenmeyi düşünür.
kate ve angut nişanlısı birgün arabayla giderken, arabaları bozuluverir. tamirciye giderler. tamirci edwart (tim robbins) , bilim dergileri okuyan, zeka konusunda kate ile yarışamayacak düzeyde aşağıda, yakışıklı, hayattan zevk almasını bilen biridir. kate'i görür görmez vurulur ona.
kaderin cilvesine bakın ki kate, saatini tamircide unutur. ed, saati kate'in evine götürür. kapıyı vurur. karşısına einstein çıkar. bu ikisi tanışırlar. einstein, ed'i pek sever. tam yeğenine layık bulur. zaten sıçanların genital bölgelerine elektrik veren, şempanzeleri deney manyağı yapan angut nişanlıdan hoşlanmıyordu. hah der, ben bu ed ile bizim kızı bir başgöz edeyim.
einstein ve ekibi -ki bu ekip tam evlere şenlik. keşke böyle dedelerim olsa- kate'i, ed'e aşık edebilmek için ellerinden geleni yaparlar. ed'e bilim adamı süsü verirler. sonra gerçek anlaşılır, ama emellerine ulaşmış ve iki genci başgöz etmeyi başarmışlardır.
bu filmde çöpçatan bir einstein izliyoruz ki bu, sıradan bir romantik komedi denebilecek filme renk katmış.
ha bu arada filmin türkçe adı nedense aşkı düşün. höh, ne alaka ise.
en doğru sonucu 6-7 yaşındaki bireylerde veren test. zira belli bir noktadan sonra işin içine bilgi de girmeye başladığı zaman inanılmaz absürd rakamlar ortaya çıkabiliyor.
felsefe kitaplarında yer alan "eisntein in iq su şudur, mozart ın budur" tabirleri ise büyük bir olasılıkla tahminden ibaret olan iq lar.
