iq seviyesi yükseldikçe, kişideki mantıksal düşünme boyutu artar.. bununla birlikte tıpkı bilim adamları gibi herşeyi mantıkla açıklamaya çalışırlar.. bu da zaman içerisinde belli şeylere inançlarını yitirmesine sebebiyet verebilir.. çünkü zaman içerisinde tanımlayamadıkları, kanıtlayamadıkları şeye inanmamaya başlarlar.. hatta ateist olan insanların bir çoğunun iq su yüksektir.. bu olgu bilimsel olarak da kanıtlanmış.. doğruluğuna yanlışlığına gelince bu göreceli bir kavramdır..
günün birinde öğretmenin biri sınıftaki çocuklara sorar, beni görebiliyor musunuz diye..
çocuklar hep bir ağızdan cevap verirler evet görüyoruz diye..
öğretmen bunun üzerine varım ki görüyorsunuz der ve ekler, Allah'ı görebiliyor musunuz göremiyorsunuz demek ki yok ki göremiyorsunuz der..
bunun üzerine çocuklar şaşkınlıkla birbirlerine bakarlar.. ne diyeceklerini şaşırlar ama o sırada bir tanesi dayanamaz ve parmak kaldırıp öğretmenin yanına tahtanın önüne geçer.. ve çocuklara yani arkadaşlarına sorar.. beni görebiliyor musunuz çocuklar der.. arkadaşları da evet görüyoruz derler yine hep bir ağızdan..
sonra çocuk devam eder.. peki öğretmenin aklını görebiliyor musunuz der ..
çocuklarsa hayır diye yanıtlarlar bunu.. son olarak hazır cevap çocuk öğretmene döner ve der ki aklı yok ki görebilesiniz der..
IQ seviyesi insanın sadece düşünme hızını belirtir. dolayısıyla bunun tanrı inancıyla alakası olamaz. bir cpu nun çok hızlı olması, o bilgisayarın bütün bilgileri barındırdığı anlamına gelmez.
tanrı inancının azalması değil, sorgulama yetisi arttığı için din adına uydurulmuş yalanlara inanmamaktır.
inancıyla allahın arasından, uydurulmuş hurafeleri çıkararır sadece.
çok daha sadedir inancı, inancını gösteriş ya da çıkar amaçlı sergilemediği için de inançsız zannedilir çoğu zaman.
iq seviyesiyle muhakeme gücünün aynı şey olmadığını öncelikle söyleyelim, yanlış olmasın. insan sormaya, Çözmeye yönelik yaratılmıştır. Zihnimizde netleştiremediğimiz soruları bırakır yerine tanrıyı koyarız, bi nevi joker gibi. inanÇ diyemem ama düşünsel anlamda bir şeyleri tamamladıkÇa tanrıya olan ihtiyacımız azalıyor.
kısmen doğru önermedir. örneğin 60-70li iqlardan 80-100 lere çıkıldıkça tanrı inancı azalır. fakat daha üst iqlara çıkıldıkça tanrı inancı tekrar artmaktadır.
yanlış anlaşılmış söylem. iq arttıkça dini ritüellerin sorgulanması söz konusu olmakta. yoksa kafası az çalıştığı için inanmayan insan sayısı çok çalıştığı için inanmayanlardan çok daha fazladır.
böyle birşeye inanmak ya da tanrı'ya inanmak arasında fark yoktur. birşeylere inanmak doğrudur ya da yanlıştır. tanrının yokluğuna inanmak, tanrının varlığına inanmak arasında hiç bir fark yoktur.
nitekim bunların iq ile bir ilgisi yoktur. iq su yüksek olan insan sorgulayacak diye bir kural yoktur. çünkü bu kültür ile ilgili bir şeydir. evet bazı kusurlar ya da güzel yönler iq su yüksek insanlarca daha rahat algılanabilir farkedilebilir fakat pek çok ateist tanıyorum forrest gump'tan hallice. lord of the şakirt olabilecek adam tanıyorum zehir gibi kafa var ama bi boka yaramıyo.
dolayısıyla siktir edin bunları. herkesin şeyi kendine.
insanlar birşeyleri başardıkça acizlikten kurtulduklarını ve herşeyi kendilerinin yapabileceğini sanırlar. bu da insana aciz olduğunu hatırlatan dini inançlardan insanı soğutur.insanlar genç yaşlarda ateist olurlar çünkü herşeyi yapabileceklerini sanırlar fakat yaş ilerledikçe acizliğini hatırlayıp dini inançlarını sağlamlaştırırlar. ben ölüm döşeğinde olan hiç ateist görmedim. gerçi şu da iyi bir sorudur. insan yaşlandığında korktuğu için mi yoksa acuz olduğunu hatırladığı için mi dinine kendini verir?
bana göre aciz olduğu için zaten ölümden korkmata acizliktir.
Eğer belli bir zaman diliminde bireyler arasında karşılaştırmalı böyle bi çalışma yapıldıysa demek ki Allah zekadan korusun demek lazım,herşeyin fazlası zarar. Tabi pozitivizmin insanlara zeka diye pompaladığı fakir yetenekler bütününden bahsediyorsak.
Yok eğer geçmişle karşılaştırılarak "toplumsal zeka seviyesi arttı,eskiden insanlar idyottu" şeklinde bir önermeyse yine pozitivist aklın önerdiği ve muhtemelen gerçeğe bir yerinden temas eden evrim teorisine göre düşünürsek insan beyninin birazcık olsun ilerleme kaydedebilmesi için yüzbinlerce yıl geçmesi gerekiyor. Bu durumda kemikten zeka analizi yapmayı öğrenmeleri gerekir. Kaldı ki modern tıpla artık doğal seçilim denen mekanizmanın insan açısından içine etmiş bulunuyoruz. Şöyle ki örneğin bir talasemi hastası normalde çok fazla yaşayamadan ölecekken ve bu hastalığın genlerini bir sonraki nesle aktaramayacakken uygulanan tedavi yöntemleriyle hasta hayatta kalıp çoluk çocuğa karışabiliyor.
O yüzden böyle ingiliz isviçreli bilim adamlarının can sıkıntılarına takılıp üç kuruşluk önermelerle beyin hücrelerini telef etmemek lazımdır.
Kalbe dönmek;eve dönmek lazımdır.
Beytullah kalplerdedir.
ilk çağlardan itibaren insan açıklayamadığı bir güce tanrı dedikten sonra başladı zaten her şey, bilmem ne kadar önce putlara tapan insanlara şu anki koşullarımızda gülüyorsak bu bir şeyleri ortaya çıkardığımız içindir. Iq seviyesinin bile tam ölçülemeyeceğinin tartışıldığı bir dönemde, her insan kendi doğrularıyla yaşamaya çalışıyor.
bir gerçektir. teistlerin kabul edemediği acı gerçeklerden biridir hem de. kaç tane araştırmayla kanıtlanmıştır. teistlerin ise iq seviyeleri düşük çıkmıştır. bunun nedeni soyut düşünememelerinden dolayı matematik, fizik problemlerini çözememeleridir.
ateistler bol bol sorguladıkları için zekaları gelişir. problemlerin üstesinden kolayca gelirler. iq testi de analitik zekayı yani problem çözme yeteneğini gösterir.
ateist avuntusu ühühü. bir teist ağlıyor gözü yaşlı.
--spoiler--
sürekli aynı şeyleri yazdığın için senin de çok yüksek olmasa gerek.
--spoiler--
çok yüksek olduğunu iddia etmedim gülüm. araştırma yapmadan gözlem yapmadan sallayanlara benim lafım. yaran varsa elbette gocunursun. ayın yarıldığına inanan birinin çok yüksek olmasa gerek demesinin bir önemi yok. acilen fizik kanunlarını öğrenmen gerekli. tabi dogmalardan dolayı kafanın basacağını sanmıyorum.
