sahte gülüşleri, sahte mutlulukları, sahte heyecanları ve boş egoları nasıl göremezsiniz bi film izlemeden? nasıl gerçek hayattan soğumazsınız şimdiye kadar ya?
lan ben filmi dün gece izledim işte. hiç bi'şey hissetmedim. zaten bilinen şeyler. (daha doğrusu bilinmesi gereken ama çoğu mal insan tarafından bilinmiyor işte). hemen bi film izledim hayatım değişti moduna giriyorsunuz. zaten o yüzden böylesiniz amk o yüzden mal gibi yaşıyorsunuz.
insan az oturup düşünür amk bu twitter bana ne kazandırıyor diye. fiyakalı bir araba almadıkça hayatın önemi olmadığını mı düşünüyorsunuz hepiniz? okulda öğretmenin götünü yalamak mı gerekliydi mezun olmak için yoksa kıçını iki dakka kırıp ders çalışmak mı?
yani bu filmi izleyen bir insanın; bu filmden etkilenmesi içler acısı bir durum arkadaşlar bakın ciddiyim. o kadar örnek var önünüzde zaten. yok mu?
''komşunun çocuğu şunu yapmış'' neden var? komşunun laflarından. neden var? etiketçilikten.
''ah bizim kızımız da işte kazanamadı bi dört seneliği...''nin seni kırması sence saçma değil mi? kazanamadıysan kazanamadın amk çalışsaydın. bunun iyi veya kötü reklamının yapılması insanların sahtekarlığının kanıtlarından birisi değil mi?
aynen olm olay orada kopuyor zaten. şu filmi izlemeden önce; (bkz: bireylerin marjinalliğini yitirmesi/#25869089) şu yazdığımı okusaydınız? 2 saat kaybetmezdiniz cidden. ya da şunu okusaydınız; (bkz: silkelenip kendine gelmek/#25528591) film iğrenç bir dağınıklıkla çekilmiş farkındaysanız bir oradan bir buradan. mal mal triplere giriyorsunuz.
uyanmak için illa şu siktiriboktan filmi mi izlemek gerekiyor?
Gerçek hayattan alıntı olmasından olacak heralde filmin sonunda içim burkuldu.
Geçen sene bu filmi izledikten sonra gaza gilip 4 kafadar çadırla tatile çıkmıştık.
Happiness real when shared. 9 aydir dilini bilmediğim bi şehirde yalnız kalarak öğrendiğim acı gerÇeği mutlu sayılmayacak bir sonla gözler önüne seren film/yaşam. Ayrıca gerÇek adıyla Çağırmak kavramını da farkettirmiştir. Herşey göründüğü gibi, ne eksik ne fazla. LA de insanların arasında kalmaya dayanamadığı sahne de Çok vurucuydu, doğadaki en tehlikeli canlı türü ancak böyle güzel sahnelenilirdi. Yaratılan herşey muhteşem. Love rocks!
filmi bu zamana kadar izlememiş olmamı tamamen eşşekliğime bağlıyorum. Müthiş bir film. Yalın, anlamlı ve izledikten sonra uzun süre etkisinde kalınan bir sean penn filmi.
Ayrıca müzikleri de müthiştir.
Yeterince yaşamak kısa sürer diye düşündüren film.
Yani gönül isterdi ki orda uzun süre yaşasın, keşfetsin.
Ama ölmesi, hemde yediği ottan zehirlenerek..
Hayattan kaçmak isyetenleri belki de hayal kırıklığına uğrattı.
Bir yandan başarılı olan da yok değildir;
Ethem sarısülük'ün babası muzaffer sarısülük gibi.
Buradan bir arkadaşın tavsiyesi ile izlediğim ve bu zamana kadar nasıl izlemedim diye kendime kızdığım film. etkisinde bırakıyor insanı ve kendi yaşamına dışarıdan bir kez daha eleştirel gözle bakmana neden oluyor.. kitabını okumak daha keyifli olacak diye düşünüyorum..
Ve teşekkür ederim..
zamanında bunalıma sokup çantayı sırtlayıp gitmemi sağlayacak kadar etkilemiştir.
tabi sokağın sonuna gelince o şekilde yemedi. yeni kiraladığımız, universite okuduğum şehirdeki eşyasız internetsiz eve gidip 3-4 gün kalıp dönmekle sonuçlandı.
Hayir yani giris ve gelisme bölümünde beklentileri artiriyosunuz bu cok hos okey ama bi son bukadar mi b*ktan olur. Oyle olmemeliydi. Tamam farkliydi ama gene de oyle sacma sapan bi sekilde bitmemeliydi. Hayal kirikligini hat safhada yasamistim.
lise yıllarımda izleyip çok sevdiğim ve bazen açıp tekrar izlediğim, soundtrack ini eddie vedder in yaptığı güzel temaya sahip bir film. izlerken güzel duygular bırakır insanın içinde.