+lanet olsun yaşamaya lanet allah kahretsin allaha belasını versin böyle hayatın. ölüm! hey ölüm nerdesin?
-kaderrr!! sakın! sakın be parçalanıp öleceksin.
+ölüm mü ölüm, bırakın gelsin be!
-toparla kendini şu dünyanın düzenini düşün:
a) bir merminin bir litre süt fiyatına olduğu
b) bir atom denizaltısının koca bir ulusun bir senelik yediği paraya eşit olduğunu düşün.
böyle bir dünya ölmeye değer mi be?
caddeleri şehirleri düşün, çok güzel yapılar dikilmiş ama içine koymak için insan gibi insan yok.
+ haklısın fikret...
bak bir ardına bugüne kadar ne çaresiz dediğin dertler oldu , ama bugün bunların hiçbirini hatırlamıyorsun bile . hatırlattıklarında da gülüp geçiyorsun .
Bugün yandığın şeye de yarın gülüp geçeceksin . Ama,bunu yaşayarak görmen lazım ..
'' Gün güneşli, insanlar neşeli. Sende gel oyna, Susam Sokağına '' der hüngür hüngür ağlaşırız. Yok inmiyormu? Dur ulan der yanına gider ''Dostluk ve sevgi sarıyor heryeri, bak katıldım sana, atlayalım kolkola!'' yerse.
şu anda yaşamla ölüm arasındaki ince çizgidesin. o bıçağı birkaç santim daha kendine yaklaştırırsan o çizgiyi aşıp ölüme gideceksin. eğer yere atıp kurtulursan yaşayacaksın. ve sana bunu düşünerek şunları bir anlığına aklından geçirmeni istiyorum; en güzel, en gerçekçi şey yaşamak değil mi? ölüm, bir kurtuluş yolu olabilir mi?