intihar fikrinin varlığı garip bir biçimde bana huzur veriyor. En kötü hayata siktiri çekerim diyorsun. Hayır kendimi illa öldüreceğimden değil ancak kıyıda köşede böyle bir seçeneğinin olması, insanı daha da özgür hissettiriyor. En azından benim düşüncem bu. Sonsuza kadar yaşamak ne büyük ızdırap olurdu...
"Ölüm olmasaydı onu icat etmek zorunda kalırdık."
voltaıre
chester bennington ve chris cornell'in kendini asma biçiminde gerçekleştirdiği ölüm şekli. demek ki parayla hatta şöhretle saadet olmuyormuş. ama bakınca intihar eden şöhretler genelde rock yıldızı oluyor. popçular filan hiç intihar etmiyor. o konuda rockçıların kendilerine haksızlık ettiklerini düşünüyorum.
sizi seven insanların sizinle ilgili anılarına ve hatıraların kaya büyüklüğünde bir acı ve hüsran bırakmaktır.
intihar nefret ettiklerinizi cezalandırma yöntemi değil sevdiklerimizi acılandırma yöntemidir.
oysa her şey çok farklı olabilirdi, nalbur dükkanı açıp birlikte salt seks hiçbir duygusallık barındırmayan bir birliktelik kurabilirdik. ama olmadı. yapamadık, duygularımız bize engel oldu...
insan üzülüyor bir yerde tabi, aklına kötü kötü şeyler geliyor. ölümü arzuluyor, tükeniyor bir yerden sonra.
o yüzden intihar edenlere hak veriyorum, sonuçta duygular derin bazen bizi o derinliğinde boğabiliyor. (üzgün surat)
Herşeye her defasında bir tık daha inancın azaldığında akla giren eylem..öyle şov yaparak,milletin düşüncesini umursayarak olmamalı ama,sessiz sedasız bi uyku,sonsuz hiçlik
Onurlu bir şey olduğunu düşünüyorum.
Türkiye de çöken bir köprü yüzünden japon mühendis intihar etmişti, sonra hatanın mühendiste değil bizim işçilerde olduğu anlaşılmıştı ama iş işten geçmişti.
O japon mühendis gibi düşünüyorum şu sıralar, yapamıyorsan, başaramıyorsan bırakacaksın arkadaş.
Eğer yaşanması gereken çoğu şey yaşanmışsa, gezilmesi gereken her yer gezilmişse, bütün dünyevi zevkler tadilmişsa, geriye çok bir şey kalmadıysa, yapılması gereken eylem.
Bazen çözüm yolu olarak görülür. Hayat yaşadıkça güzeldir arkadaşlar. Karamsar olsak da pozitif bakmaya çalışalım. Bu tip bir girişim kesinlikle çözüm değildir.
Mesleğim icabı bir olaya gitmiştim. Bir intihar vakası. Şehrin ücra köşelerinden birinde kendini ağaca asmış 17 yaşında gencecik bir kız. Ve arkasında bıraktığı notta şunlar yazıyordu ' keşke seni bir kerecik bile olsa öpebilseydim, tenine dokunabilseydim, keşke beni sevebilseydin. Mutlu ol'. işte hayat bu kadar kısa bu kadar anlamlı.
O gün gerçekten çok etkilenmiştim. Hayatı yeni yeni tanımayan başlayan gencecik bir kız sevdiğini sandığı bir çocuk için intihar etmişti. Oysa yaşamak en güzel cevabı olacaktı.
Sözün özü değersiz insanlar için yapılan en büyük hatadır intihar. Karşınızdakine ders vermek istiyorsanız yaşayın!
Nasıl veya hangi etkenler bu kadar basitleştiriyor bu eylemi ?
Bu kadar basit mi ? Hiç mi bu hayata tutunacağınız bir dal yok ?
Yazık. Gerçekten çok yazık. Bunu bir anne-baba gözüyle düşündüğünüz zaman, psikolojik olarak çökmeniz kaçınılmaz olur. Yıllarca besle, büyüt, okut, giydir ama saçma sapan takıntılar yüzünden sen kalk intihar et.
Aklım almıyor benim. Bir insan arkasında onlarca insanı bırakıp nasıl gider ? Tatile çıkmıyorsun ki bir süre ortalıktan kaybolasın.
ölüm kaçınılmazdır ve bu acı bir gerçek ama bir insanın kendi elleriyle hayatına son vermesi çok uçuk geliyor bana.
(bkz: intihar eden korkak mıdır cesur mudur) sorunsalı veya paradoksu içinde kaybolurum hep. Bir yandan em ala cesaret isterken bir yandan en ala korkaklıktır benim gözümde. Gerçeklerle yizleşemeyecek kadar korkaklıktır.