--spoiler--
intihar eğilimi depresif olmayan hastalarda bile yaygınken, depresyondaysanız bu eğiliminiz her zaman tehlikeli bir belirti olarak dikkate alınmalıdır. en tehlikeli olan intihar dürtülerini belirlemeyi anlamanız önemlidir.
...
intihar dürtüleriniz konusunda yapabileceğiniz en ciddi hata, bir danışmanla konuşurken bunları anlatmamanızdır. birçok insan, onaylanmama ya da hakkında konuşmanın bile bir girişimi tetikleyebileceği korkusuyla intihar planlarından ya da isteklerinden konuşmaya çekinir. bu bakış açısı yanlıştır. intihar düşüncelerinizi profesyonel bir terapist ile konuşarak büyük oranda rahatlayacaksınız ve onlardan kurtulmak için daha çok şansınız olacak.
eğer gerçekten intihar düşünceleriniz varsa, kendinize bu düşünceleri ciddiye alıp almadığınızı sorun. ölmüş olmayı dilediğiniz zamanlar oldu mu? eğer yanıtınız evet ise, bu isteğiniz aktif mi pasif mi? pasif ölüm isteği, ölmüş olmak isteğinizin var olduğu ancak bunu gerçekleştirecek adımları atmaya istekli olmadığınız demektir. genç bir adam bana, "doktor, her gece yattığımda tanrı'ya beni kanserle uyandırması için dua ediyorum. böylece huzur içinde ölebilirim, ailem de anlayacaktır." demişti.
aktif ölüm isteği daha tehlikelidir. eğer ciddi olarak bir intihar girişimi planlıyorsanız, şunları bilmek önemlidir: bir yöntem düşündünüz mü? bu yöntem nedir? plan yaptınız mı? ne tür hazırlıklar yaptınız? genel bir kural olarak, planlarınız ne kadar somut ve iyi hazırlanmışsa, bir intihar girişiminde bulunmanız da o kadar olasıdır. şimdi, profesyonel yardım alma zamanıdır.**
--spoiler--
bir insanın kendi hayatına kendi isteğiyle ve kendi elleriyle son verme eylemidir. cellatın, kişinin kendisi olduğu bir idam çeşididir.
intihara kalkışan kişi, cellat olarak kendini seçmiştir çünkü kimsenin, kendisine bir yumruk atacak kadar bile değer vermediğini bilir. kendisinin cellatı olan kişi sıfırdır. çaresiz hayatına çaresiz bir ölüm seçer. ölüm bile onu değersiz görmektedir.
gecen yil uc kere denedigim ama bir turlu basaramadigim hadise. buna ragmen intihara meyilli olmayi hâlâ atamadim ustumden ve su an agir bir depresyon halinde de degilim yani.
ilgi çekmek için bile düşündüğünü yazmak, gerçekten sıkıntılı bir eylemdir. intiharı başarısız olan hastalar ile konuşulduğunda bunu seneler önce alaylı bir şekilde de olsa söyledikleri bulunacaktir ve gerçekten yüksek oranda. intihar hiçbir şeyi çözmez.
intihar etmeyin. Hayat zor kabul ediyorum ama en bok hayatını ben yaşıyorum tribinden de vazgeçin. Dünyanin yarisindan fazlası yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Hayatınızı değiştircek radikal kararlar alın ve hayatınızı adıyacak bir amaç edinin.
“valla bakmayın ben, siz yaşıyorsunuz diye yaşıyorum hep beraber intihar etmek isterseniz gelirim yani”
bu gün duydum bir yerde. ööylesine yaşıyoruz hepimiz birbirimize yaslanarak.
intiharın sonucu bilinmezdir ve bu bilinmezlik intihar eylemini riskli bir hale dönüştürür. Düşünün, kendinizi öldürüyorsunuz ve yaşadığınız her şey, tüm acılar en baştan başlıyor ve bu bir döngü. Ne kadar korkunç değil mi? Bu yüzden, yani bilineni bilinmeyenle takas etmek istemediğimden, intihar bana mantıklı gelmiyor.
iyi bir psikiyatrist ile bir süre sonra bu düşünceye sahip olduğunuz için karşılıklı gülüp eğleniyorsunuz.
Evet, doktorum sağolsun. Seviyorum kendisini.
Er yada geç ölmeyecek miyiz? Bakalım ulan yarın ne olacak diye merak edince bir gün daha geçiyor. Böyle böyle sonu geliyor hayatın. Ben de düşünmüş ķurgulamış planlamış olabilirim ama gidip bir profesyonelden yardım alın. Bir profesyonel sakın bir imam olmasın günah münah der hepten canınızı sıkar. Nereye geldiğinizi anlayamayan kişi ile bu konuyu paylaşmayın. Hayat bitecek. illa ki. Elon musk bile çare bulamaz buna ne de michio kaku. Bekle bakalım neler olacak.
Hayatınıza çeki düzen verin. Sevgiye merhamete yer verin. Duygusuz ilişkilerden uzak durun. Çevrenizdeki insanları doğru seçin ve azaltın. Hareketli olun spor yapın. Hayat daha anlamlı gelir. Geçer bence o duygu.
iletişimi kesmek için belki de mecbur kalınan bir eylem ancak sebeplerine girmeden şunu söylemek isterim,
Bırakın ölüm kendi çalsın kapınızı.
Bir kere geldiğimiz şu dünyada hayata değer katıp ya da hiç olmazsa zarar vermeden misyonu tamamlayıp gitmek sanırım daha doğru...