intihar

entry2263 galeri91 ses3
    1919.
  1. ben.

    geberdiğim vakit. hadi biraz insaflı davranayım kendime. öldüğüm vakit gömülmeyeceğim. tuhaftır bir insanoğlu toprağa gömüldüğü vakit köklenip açmaz. toprağın ta kendisi olduğumuzdan mıdır? ama ben gömülmeyeceğim. ekileceğim bir toprağa. içimde bir yerlerde hep yeşermek isteyip de kurumuş tohumlarım var. ve hep sevmişimdir kahverengini. kahverenginden çıkan rengârenkleri.

    ben.

    ben ekildiğim vakit, ölmemiş olacağım. esas o zaman yaşayacağım. bir çiçek gibi değil, ben bir çiçek olup açacağım. tohumumda, içerilerde iyi bir şeyler var biliyorum, daha doğrusu umuyorum.

    ben.

    ben tohumum ekildiği vakit güzel bir çiçek olacağım. belki adım günebakan olur, küserim bakmam, bilmiyorum. ama umuyorum. artık küsmeyip güne bakmayı umuyorum. hiç değilse ekildiğimde. kısacık sürecek belki saltanatım. güzel bir kadının saçlarını süslemek için kopartılacağım yeniden doğduğum yerden. zaten hep öyle olmadı mı? zaten hep öyle olmadım mı. yine başkalarını süslerim, dert değil. biraz nefes alayım, devasında değilim. ben zaten yıllarca makas değdirmediğim saçlarımı bir el yalansız dolansız okşar diye beklemedim mi. sonunda budamadım mı onları da.
    biraz olsun saçlarımın yetimliğini alınsın istedim, belli etmesem de. saçlar gitti, yetimlik bâki kaldı. yine başka saçları süslemek olsun sonum, dert değil. biraz gerçek nefes almak varsa ucunda, yine gam değil.

    ben.

    benim yeri ayrı bir dostum derdi ki "zaman üzerimize basarak ilerliyor"

    kim kimin üzerinde ilerliyor artık onu dahi bilemiyorum. sahi nerede o? bedeninden haberim var da, ruhunu gerçekten bitirdi mi eze eze? bitirmesin.

    ama ben.

    çiçek olup açacağım o kahverengilikten. anamın kızıl karnından doğduğumdan beri açamadım güzel çiçekler gibi. ne zaman rüzgâr değdiyse, esintisinde mayhoşluğa razıyken kasırgalar kırdı geçirdi yapraklarımı. kalan yapraklarımı da kendim yoldum. ve son umudum, kahverenginden rengârenk açmak. allah'a isyan değil, buna da şükür. ama ben, bilirim ki bir "o" benimle. bir gün affeder belki.

    ben.

    ben için geç kalındı. ne benim kursağımda bir heveslik daha yer kaldı, ne de zaten hep ama hep önce çiğnenip tükürüldükten sonra gelen, hep ama hep geç kalınmış şaibeli devamı korku dolu mutluluklar avutamaz oldu beni. rengârenk olamadım. ama o gün olacağım. ucunda koparılsam da, birkaç saniyeliğine de olsa rengârenk olacağım. Söz verdiğim gibi, herkesi kendimden kurtaracağım.

    söz.
    0 ...
  2. 1918.
  3. Kimilerine göre cesaretin son hali, kimilerine göre ise tamamen korkaklık.

    Ölmeyi istemekle, ölmeyi tercih etmek arasında büyük fark var bence. Zaman zaman herkesin ölmeyi istediği anlar olmuştur ancak ailesi için, çocukları için ya da başka şeyler için hayatına devam etmişlerdir. Ancak intihar edenler, sadece kendilerinin kararı ile geride bıraktıklarını düşünmediklerinden bana bencil gelirler. Ve bencil insanları hiç sevmem.

    Hayatı mutlu yaşayabilmek için sabır en önemli etken bence. Ve intiharı tercih edenler, sabır sahibi olmayanlar.

    Nazım’la bitirelim: “yaşamak güzel şey be kardeşim” her şeye rağmen.
    0 ...
  4. 1917.
  5. Düşününce huzur veren gerçektir, bu siktiğimin dünyasına katlanmanız için bir koruma kalkanıdır. Bozuk bi yola girdiğinde bir gün sandalyeye vururum o tekmeyi her şey biter der girersin o bozuk yola.
    0 ...
  6. 1916.
  7. 1915.
  8. 1914.
  9. Son günlerde nedense sözlük gündemini sıkça meşgul edendir. Bırakalım beyler hayat sonsuz değil. Bir gün bitecek. Bu belki size teselli olur.
    0 ...
  10. 1913.
  11. yapılmaması gereken bir eylemdir. yok ben illa yapacağım diyorsanız, bir kutu diazem içip, bileklerinizi dikine kesebilirsiniz. ancak yine uyarıyorum yapmayın.
    0 ...
  12. 1912.
  13. intihar edenlere ben de günah falan safsatalarından arınmış olarak bakıyorum ama yapmayın lan illaki bi çıkış yolu vardır etsem ben ederdim kucakta bir aylık bebe iş yok ev sahibi kapıya koymuş karıya kanser teşhisi koymuşlar borç gırtlak. Bir şekilde çıkılıyor başa mücadele zaten hayatın kendisi değil midir.
    1 ...
  14. 1911.
  15. üzerine planlanıp uzun uzun konuşulacak bir şey değil. Etrafınızda bunu sürekli dile getiren bir insan varsa büyük ihtimal ilgi eksikliği yaşıyordur, biraz pohpohlayın. Bu o kadar zor bir şey ki, anlık olarak gözünüzün dönmesi ve kaybedecek hiçbir şeyinizin olmaması gerekiyor. Yapmayın, hiçbir şey için değmez ne olur yapmayın. Zaten yapmayacağınız bir şeyse de çevrenizdeki insanları, bunu sürekli dile getirerek yormayın.
    2 ...
  16. 1910.
  17. mehmet pişkin şarabını sigarasını içti, insanların hafızasına kazındı gitti.

    amk biz de suriyelisi, yok savaşı, yok virüsü, okul iş sıkıntısı, yakınların hastalığı ölümü, kişisel dertler, yok ebesinin amısı uğraşıp duruyoruz.

    kimin kime üzülmesi lazım anlamıyorum aq.
    1 ...
  18. 1909.
  19. Bana kalırsa ölümlerin en şereflisi, kimse senin hakkında bir kalem kırmadan kendi kalemini kırmak...

    Cesur insanların işi ve sonsuz saygı duyuyorum intihar edenlere.. Sonsuza kadar cehennemde yanacaklarmış.. Bu dünyada acısına son veren insan öteki dünyadaki ateşten mi korkacak? Yapmayın allah aşkına.
    1 ...
  20. 1908.
  21. inanlara akıl almaz gelmesinin nedeni insanın hayvani yönü olan hayatta kalma ve yaşama güdüsüdür. oysa intihar en yüce insanlara yaraşır bir eylemdir. insanlar toplumda kabul görmeme, dışlanma gibi genel nedenlerin dışında, ölümlerinin bir onur olduğunu düşündüğü için de intihar edebilir. örneğin hindistan'da eşleri ölen kadınların kendini yakma geleneği,ibrahim'in oğlunu ölüme götürmesi de bir tür onurca intihardır. aynı zamanda sokrates'in insanları sorgulatmaması ve öğretmemesine şartıyla yaşama şansı verilmesine karşılık sokrates'in onurluca ve korkusuzca baldıran zehrini içmesi. bunların dışında dini yazgı veya tanrı peşinde intihar etmenin cennet veya tanrı'nın yanına varma sanısından dolayı insanlar intihara meyillenebilirler. insanı bir başka intihar eşiğine getiren ve buna mecbur edilen ülkemizde de baş göstermiş olan toplumsal karışıklık veya ekonomik krizden doğan intiharlardır.
    3 ...
  22. 1908.
  23. Aklıma geldiği zaman, fetö yüzünden içeri atılan komutanları düşünüyorum. Düşünsenize, yıllarca her şeyden feragat edip Vatanınıza milletinize hizmet etmişsiniz ve birileri çıkıp sizi hapse attırmış. Umutlarınızı kaybediyorsunuz, ülke elden gidiyor...

    içerideyken bile hizmet etmeye, doğruları söylemeye devam ediyorsunuz.

    Sonra, güneş doğuyor... Ülke arınıyor. Yine hizmete devam ediyorsunuz ama üniformaya ihtiyacınız olmadan.

    Cem Gürdenizler, Deniz Kutluklar, Atilla Uğurlar ve diğerleri, hepsi var olsun!

    Keşke Ali Tatar komutanım da dayanabilseydi. Ruhu şad olsun...

    En kötü günlerinizde bunları hatırlayın. Güzel günler göreceğiz, güneşli günler...
    1 ...
  24. 1907.
  25. arthur schopenhauer okuyup düş sokağı sakinleri dinleyen kişinin bir aya kalmadan yapacağı eylem.
    0 ...
  26. 1906.
  27. deymez sonunda öleceğim zaten ben öldükten sknra dayanamadı intihar etti demesinler dayanıklı dirençli biri olduğumu bilsinler.
    0 ...
  28. 1905.
  29. 1904.
  30. intihar etmek haramdı biz de çok sevdik. (üzgün surat)
    0 ...
  31. 1903.
  32. Bir bedenen intihar var. Bir de yaşarken olan duyguların,ruhun intiharı var. Doğuştan da olabilir sonradan da bazılarının ruhu,duyguları yok gibidir.
    0 ...
  33. 1902.
  34. 1901.
  35. Bir son.Hayatın yükünü kaldıramayan ya da hayatın içinde bir anlam bulamayan insanların başvurduğu bir yol.Bazen neden insan intihar eder diye düşünürdüm.Ama her birimiz farklı hayatların içinde kendi senaryomuzu yaşıyoruz.Kimimiz gerçekten mutlu.Kimimiz yaşadıklarımızdan ötürü mutsuz ve karamsarız.Bazı insanların hayat karşısında direnemeyip intihar ettiğini düşünüyorum.Bir nevi çıkmaz belki de. ölen için kurtuluş mu bilemiyorum.Yorumu bile kişiden kişiye değişen dramatik olay.
    3 ...
  36. 1900.
  37. Her sabah metro beklerken, tam geldiği anda önüne atlasam acaba neler olurdu diyerek aklımdan istemsizce geçen durum. Heralde Bi kaç gün gündemde kalıp sonra çektiğim acıyla unutulur giderdim.
    2 ...
  38. 1899.
  39. haritası parçalandı ellerimde gecenin, bir yitiriş değil
    bu, sınırları tutamadım yerinde, gözlerime doldu sular,
    şimdi zaman oynak bir gölge. nasıl başlasak geri dönmemek
    için? hüzünkıran ardında saklanan kalbimle, artık, okyanuslara
    açılmak geçmeli içimden. biliyorum. ama kavuşmalar ayrılıktır
    bazen...

    der kaan ince kardeşim ve şöyle bir son şiir bırakır:

    "mermer bir kayikla geri döndük
    diğer yarısına acının,
    usulca çekildi deniz,
    son bulduk, yenildik."
    0 ...
  40. 1898.
  41. "intihar geride kalanlara yönelik bir suçlamadır; benim suçlayacak kimsem yok, bir gençlik ölümü saklı kalacak hep bizde."
    2 ...
  42. 1897.
  43. aklımın bir kenarında daima bulunur. en mutlu olduğum anda bile aklıma geliyor, neyse.

    psikolojik mekanizmasını çözmek için bir çok kitap ve makale okudum, ilginç bilgiler edindim. bunun üzerine bir kaç bilgili insan ile fikir alışverişi yaptım. intihar eden arkadaşlarımı analiz ettim çünkü yakın arkadaşlarımdı, neyse.

    intihar, basit ve boş söylemler yapılamayacak kadar kompleks bir durumdur.
    1 ...
  44. 1896.
  45. hayatına son vermek isteyenler : intiharın tarihi

    hayatın doğal bir parçası olan ölümün birçok çeşidi vardır. bunlardan biri de intihardır. bu kavram kişinin hayatına bilinçli olarak son vermesini ifade etmekte ve günümüz toplumları tarafından ölümü kabul etmek büyük bir kaygı iken bir kişinin bilinçli olarak isteyerek kendini öldürmesi ise gene günümüzdeki genel kanıya göre kabul edilecek anlaşılacak bir durum değildir. kesinlikle bu durum, bir cinnet veya ruhsal bozukluk olarak kabul edilmektedir ve bunun tartışmasını yapmak dahi suçtur. peki bizler için klinik ve tedavi edilmesi gereken hastalıklı bir düşünce olan intihar olgusu acaba antik çağ uygarlıkları için nasıldı? onların dünyasında intihar nasıl bir duygu yaratıyordu şimdi antik çağ uygarlıkları grubu olarak hep beraber gene geçmişe doğru bir yolculuğa çıkacağız ve intiharın izini süreceğiz.

    bu tarz yazılarda ilk başta hep böyle anlatacak konunun anahtar kelimesinin anlamı verilir bizde bu geleneği bozmayalım intihar kelimesinin kökenine bakalım. intihar kelimesi arapça “nahr” kökünden türemiştir. “nahr”, sözlükte bir hayvanı kesmek, boğazlamak anlamına gelmektedir. iftial babından “intihar” ise kendini öldürmek demektir. arapçada intihar eden kişiye “müntehir” denir. olumsuz anlamla yüklü olan intihar kavramı, türkçe’de bir kimsenin toplumsal ve ruhsal sebeplerin etkisiyle hayatına son vermesi veya kendini yok etmeye yönelik bir eylemde bulunması şeklinde tanımlanmaktadır. türkiye’de intihar etmek bir suç ve buna yardım etmekte gene cezası olan bir suç iken kuzey avrupa ülkelerinde ise birisi ölmek isterse ve kanunen haklı sebepleri varsa devlet desteği ile bu isteği gerçekleştirebilmektedir. yani intihar alğısı toplumdan topluma günümüzde değişmektedir.

    bir kişinin intihar etmek istemesiyle ilgili birçok teori mevcut fakat bunları burada anlatmanın pek anlamı yok. genelde felsefeciler intiharı ayıplıyorlar fakat alman yazar ve filozof schopenhauer isimli karamsar felsefeci intihar için beklenenin dışında bir tanımlama yapar ve bu düşünce günümüz intihar edenlerin genel kanısıdır. nihayetinde ölümün herkesi fethedeceğini söyleyen filozofa göre insanlar temelde bencil olduğu için insanlık tarihi cinayet, soygun ve yalanlarla doludur. ona göre bu durumda intihar, insan için kötülüklerden kurtulmanın önemli bir yoludur. yani daha basit bir anlatımla bu alman filozof dün neydiniz ki yarın ne olacaksınız demekte, zararın neresinden dönerseniz kârdır felsefesini gütmektedir.

    günümüzde ki intihar düşünceleri o kadar çok ki hepsini anlatmak çok zaman alacak, o yüzen hemen antik yunana geçelim. neden antik yunan diye soracak olacaksanız, yunanlar her şeyi kaydetmiş ve elimizde en net bilgi onlar hakkında var. antik yunan toplumlarının tarihi, nedenleri çok çeşitli intiharlarla doludur. antik yunan’da meydana gelen bu intiharların sebeplerinden hastalık, acılardan kurtulma ve yaşlılık ön plana çıkmaktadır. daha çok bireysel kararların neticesinde gerçekleşen bu intiharların altında yatan temel düşünce, soylu insanların kendini hastalıklı bir beden içinde görmekten kaçınması ve yaşlılığın getirdiği titreklik ve bunaklığın hâkimiyetine girmekten kurtulma isteğidir. bu dönemin soylu insanına göre çaresiz ve hastalıklı bir şekilde yaşamak insan onuru ile bağdaşmayan bir durumdur. bu sebeple antik yunan’da acizce yaşamaktansa kendini öldürmek asil bir davranış olarak görülmekteydi.

    yunan mitolojisinde intihar ile ilgili birçok örnek vardır ve bunlardan bir tanesi şu şekildedir; leandros, sevgilisi hero ile buluşmak için onun tuttuğu meşalenin ışığında her gece çanakkale boğazı’nı yüzerek geçer. gördüğünüz gibi aşkı nasıl yüceltmişler bizler bırakın çiçek sepetinden çiçek almayı bırakın seni seviyorum demeye bile bin nazlanıyoruz. bu seslenişten sonra hikayemize geri dönelim fakat bir gece fırtınaya tutulup boğulur. dalgalar cesedini sevgilisinin onu beklediği sahile kadar götürür. hero bu acıya dayanamaz ve kendini denize atar. bunun yanında agamemnon ve klutaimnestra’nın kızları olan iphigeneia’nın intiharı da bilinen mitolojik bir olaydır. yunan donanmasının troya’ya kadar gitmesi için tanrıça artemis’e bir kurban verilmesi gerekmektedir. babası ona bu durumu anlatınca iphigeneia kendini kurban eder.

    yunan mitolojisinde intiharla özdeşleştirilen önemli figürlerden biri de iokaste’dir ve bunu sizilere anlatmadan bu yazıyı bitirmek olmaz. iokaste, oidipus’un hem annesi hem de karısıdır. mitolojide adı epikaste olarak geçen iokaste, thebai’li menoikos’un kızı ve kreon’un kız kardeşidir. thebai kralı laios’la evlenir ve oidipus adlı bir oğlu olur. laios’un öldürülmesinden sonra oğlu olduğunu bilmediği oidipus, thebai tahtına çıkınca iokaste onunla evlenir. uzun yıllar birlikte yaşayan oidipus ve iokaste’nin eteokles ve polynikes adlı iki erkek çocuğu, antigone ve ismene adlı iki kız çocuğu olur. fakat sonunda gerçek anlaşılır ve iokaste, oidipus’un öz oğlu olduğunu anlar. iokaste işlediği bu doğadışı suç sebebiyle kendini asar.

    yukarıda ki örneklerde görüldüğü gibi intihar yunan toplumunda aslında kabul edilmiş bir olgu. bir insanın kendini öldürmesi değil de ne için kendindi öldürdüğü sorusu öncelikli durumda. bizlerin günümüzdeki genel kanısı olan her şeye rağmen yaşamak ve hayat güzel demiyorlar. böyle yaşayacağına hiç yaşama dedikleri bazı durumlar var. bunlardan bir tanesi aşk için kişinin kendini öldürmesi, bir başkasının hayatı için kendi hayatını feda etmek veya yaşlılık, hastalık gibi durumlarda kendi canına kıymak bu durumların en başında geliyor. bu durumlarda gerçekleştirilen bir intihar yunanlar için kabul ve takdir edilir bir ölüm yöntemidir.

    lafı uzatmadan, bir sonraki yazılarımızda fırsat olursa diğer antik çağ uygarlıklarında intihar olgusunu anlatmaya çalışacağım. hatta gene antik yunan felsefecilerinin intihar hakkında ki bakış açılarını yazmak sizlere boynumuzun borcu olsun. fakat sizden istediğimiz okuyup da beğendiğiniz konulara lütfen beğeni bırakmanız, çok beğeni alan konunun sizin ilginizi çektiğini farz edip konunun devamını getiriyoruz. bu sayede sizler bizleri yönlendirmiş oluyorsunuz.

    Ayrıca en asil girişimlerden biri de romalıların kuşattığı bir kalede yahudilerin çoluk çocuk toplu bir şekilde intihar etmesidir.
    Yine aynı şekilde Nietzsche intihar için varlığımın ilk ve son üstünlüğü demiştir.
    Yine japonyada harakiri var biliyoruz.

    derleyen : hakan kilit, doğa morfingstar

    kaynak : necati sümer, antik ve ilkel toplumlarda intihar olgusu, ilahiyat fakültesi dergisi cilt1 sayı 1
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük