Kendimi boşlukta hissediyordum. kimse yoktu cevremde evet. nasil oldu bilmiyorum. gözüm dönmüşťü kimsem yoktu... Gerçekten hic bir kimsem.
Gözlerimi actigimda bir yogun bakimda yatiyordum... inanilmaz acı cekiyordum bedensel değil ama bu acı. gözlerimi açtığımda onun olmamasi idi. onun dedigim, sevdiklerimin bir toplami. bunun icin yapmadim, gösteris degildi elbette ki amacım.
çok kötüyüm evet sözlük bu yazdigini hic bir zaman anlayamayacak. okuyacak ama bilmeyecek ben oldugumu... bilmesin ben yolumu cizdim yani gayret ediyorum...
sevgisinin yalan, kendisinin bir insan olmadığını öğrenmek zor degildi. kendisi söylüyordu elbette bunu ama uzaklasmiyordu. yine ve yine her zaman yaklasiyordu, peki bunu neden yapiyordu? benimle derdi neydi?
o kadar zaman sonra hayatina aldigi kadinlar yetmiyor muydu ona? onunla hic bir sey paylasmadigim ona istedigi en cok istedigi seyi vermediğim halde, bedenimi.... neden geliyordu? ve bunun icin olmadigini söyleyerek..
bana bir sey hissediyormus gibi hissediyordum. neden korkuyordu ki aciklamaya? yada gerçekten ben kendime yalan söylüyorum. sadece istedigini elde etmek icin benleydi. ama öyle olmamali hayir. hayir öyle olamaz.
sonra döndüm kendime, kabuğuma çekilip tam da unutmaya calisiyordum.. buna çalışırken o benim yasadiklarimdan habersizce uzaklarda gönül eglendiriyordu. sonra isi bitti yine bana döndü. dönmen niye? merak etmen niye beni? madem tartışacaktı neden onu bile yapmiyordu? hep yarida kesiyordu...
acı cekiyordum. bunu bilmese ona yalan gibi gelse de bunlar... iliğime kadar acı cekiyordum...
ayri dünyalarin insanlariydik.. sadece ismini biliyordum ve nerde okudugunu... komik belki...
değer veriyordu bana en azindan öyle söylüyordu. amacinin bir tek beni elde etmek olmadigini söylüyordu... belkide hakliydi istese elde ederdi. madem öyle neydi ki amaci?
duygularla isim yok diyip duruyordu. o zaman ona hislerimi itiraf ettigimde neden birakip da gitmedi.
hic bir zaman yanimda olmuyordu.. ne zaman sorunum olsa yalnizdim. bir tek o degil kimsem yoktu. herkes yabancı geliyordu bana... belli bir derdimde yoktu.
belirsizlikler dünyasinda yasiyordum. ne yapacagim belli degildi...
uyuyamiyorum neden mi buradayim?
neden mi bunu yazdim?
size ne ki, kime ne...
ulaşacağı bir adres yok sadece şu zımbırtıya yazıp duruyorum çünkü iyi geliyor bunu yapmak. birileri, tanımadığım birileri bunu okuyacak en azindan... en azindan bu beni rahatlatiyor...
unutmak kavrami var,evet biri gelir ve unutursun sanarsın o seni seviyor, ilgileniyor...
herneyse.
gece güzel.
yine herkes uyudu. kimse yok!
cesurca ve aptalca. bazen herkesin aklına geliyor galiba. en çekilmez olduğunu düşündüğümüz anda,bundan dahası olamaz dediğimiz anda... fakat ne yazık ki en çekilmez olduğu an o an değildir.
ve ben boka batmış olduğumu düşünsemde benim yerimde olmak isteyenlerin olduğuna eminim. ve sizin yerinizde olmak isteyenlerde var. onlar bu vucutlara sahip olsa bunu en iyi şekilde degerlendirecek olanlar. belkide her gün tanrılarına dua ediyorlar. onlar gibi olabilsem! diye.
Yaşamak hiçbir işin yokken oturup Bi film izlemeye benzer, bazen film sıkıcı olabilir; intihar ise filmi kapatıp başka filmlere bakma isteğidir. Lakindir ki diskte başka hiç film yok. O yüzden çerezini alıp filminizi izlemeye devam edin, film zaten bitecek.
Bir ara öyle meraklıydım ki bu eyleme, yatıp kalkıp şeklini tasarlamaya başladım. ipek urgan olsun dedim ama düğümü bilmiyordum internetten araştırdım;
neyse ulan dedim babam torunlara Salıncak yapmaya kalktı tavan çürük olduğundan koptu ip bu yöntem sonuç vermez diye vazgeçtim.
köprüden atlayım dedim. bi paket sigara alacak param bile yok. taksi ile gidemem ki köprüye. giderim de ekmeğiyle oynarım adamın. bunu da Eledim.
ilaç en iyi ve mümkün olanı buydu. kardeşimin ilaçlarından bi kutu içip son verecektim bu hayata lakin o da olmadı. Çünkü ilaçları çok pahalı ve o zaman ssk bir kısmını karşılıyordu. dedim güzelim ilaçsız kalmasın.
jilet kaldı geriye. bileklerimi kesecektim. berber arkadaştan jileti temin edip sote bi yere geçtim. ilk sol bileğimi kessem acaba kesik bilekle sağ bileğimi de kesebilir miyim diye kararsız kaldım. elimde jilet düşünüp duruyorum. kendi kendime -kalk lan teneke intihar senin neyine?- dedim vazgeçtim.
harbiden kimin neyine? akıl her zorlukla baş edecek düzeyde yaratılmış.
8. sınıfa giderken ciddi ciddi psikolojim bozulduğu zamanlarda düşündüğüm eylemdi. Üstünden 6 sene geçti kendime gülüyorum acaba 6 sene sonrada bu halime gülecek miyim diye düşünüyorum.
"Bilinçli olarak intihar eden kişi, kendisinin cehennemlik olduğunu, bu fiili ile ifade etmiş olur... Bu yüzden bilinçli olarak kasdı mahsusa ile intihar etmiş kişinin cenaze namazı kılınmaz! Çünkü o namaz ona bir fayda sağlamaz; çünkü şakidir ve son ameli ile, yani intiharı ile bunu kendisi ifade etmiştir!."
"intihar eden kişi, o fikri oluşturan şartlarla beyni bloke olduğu için, ölüm sonrasında sürekli aynı şeyi yaşar kâbrinde ve azabı süregider.
Bu bedenden sonraki beden beynin/ruhun edindiği bilgilere göre oluşacak maddesiz bedendir tıpkı rüyadakine benzer.
Şu an beynin, dünyasında, madde algısını nasıl yarattığını algılamayanın, ölümötesi yaşamı ve bedensellik hissini anlaması mümkün olmaz.
Ölümsonrası tüm yaşam, madde beden olmamasına rağmen; aynen dünya yaşamındaki gibi, madde algısı devam eder; ruyâda olduğu gibi!"
bir insan intihari ciddi ciddi dusunmusse eger o insani artik dunya'ya hicbirsey baglayamaz. sadece anlik mesguliyetler intihar fikrini anlikta olsa unutturur.
Intiharin bence iki turu var:
Birincisi caresizlikten dogan intihar fikri. Ben bu insanlara aciyorum cunku bu bir intihar degildir bu sadece zorluk karsisinda yilmak ve kacmaktir.
Ikincisi bikmaktan dogan intihar fikri. Bu intihar da insana artik hicbirsey tat vermez olur, yasamak iskencedir o insan icin. Bunun icin psikiyatrlara basvurulur ama onlar sizi sadece kandirir. dunya'yi degistiremezler. kotulukler, sacmaliklar, aptalliklar artik neyden biktiysaniz onlarin hicbirini degistiremezler sadece onlara bakis acinizi degistirirler. O yuzden intihar ikinci secenekteki insanlar icin bir cozumdur bana gore.
kaçanların değil yeni bir başlangıç arayanların başvurduğu yöntem.
sonunu kendin ayarlıyorsun, kendi isteğin doğrultusunda istediğin şekilde " nereye gittiğini bilmeden, tamamen " gidiyorsun.
belki de kaderindir intihar etmek, kim bilir?
" bir gün gelir herkes kendi yoluna gider. her şey nasıl başladıysa öyle biter. "