bu bir itiraf olacak ama daha önce defalarca elime bıçağı alıp düşündüm bileklerimi kesmeyi kalbime saplamayı kendimi öldürmeyi ama nedense yapamadım korkmak değil ama bilemiyorum bir şey engel oldu sanki sonunda bıçakla kendime zarar verdim ama öldùrecek derecede değil çektiğim acı biraz rahatlattı ama ne zaman intiharı düşünsem yapamıyorum belki de yakınlarım üzülmesin diyedir.
işin özünde insanın uzun uzadıya düşünüp de yaptığı bir eylem olduğunu düşünmüyorum. ya da beni korkutan üzerine düşünüp insanın kendini ortadan kaldırması değil. beni korkutan ansızın hızla giden arabanın önüne doğru koşar adım yürümek, araç korna çalınca 'bana ne oluyo' cümlesini kurmaktır. yani bilinçsiz içgüdüsel davranışlar beni daha çok ürkütür.
O işler öyle kolay değil çocuklar. Can bu. Can tatlıdır. Ne olursa olsun candan vazgeçmek yürek ister.
Hasta yatağınızda bile bu kararı vermeniz kolay değilken insanlar mutluluğu en çok hak ettikleri çağda kıyiyorlar canlarına.
Sorsaydınız onlara bir zamanlar yarınlardan ne kadar umutlu ne de güzel hayallere sahip olduklarını anlatırlardı sizlere. Onlar da sizin gibi hissediyorlardı, düşünüyorlardı belki.
Ölmek kolay yaşamak zor düşüncesi boş bir ezber. Tecrubesizlerin katıldığı boş bir kesinlik ifadesi.
intihar her ne kadar tek başına yapılan bir eylem gibi görünse de aslında kişiyi o raddeye getiren pek çok kişi ve bu kişilerin oluşturduğu sebepler dolayısıyla meydana gelen veya gelebilen istenmeyen bir eylemdir. bu eylemi işleyen veya teşebbüs edenlerin hayatları incelenirse gerçek suçlular ortaya çıkar.
intihar failleri meçhul bir cinayet gibidir.
"veronika, daha fazla yaşamak istemediğine kanaat getirir. bunun nedenlerini tam olarak bilmeyiz, bilsek de yargılamamız istenmez. önemli olan veronika'nın intihar etmek istediğidir. yaşamamayı seçer. bu seçimi bilinçli yapmıştır, kendine acıdığı ya da acınmasını istediği bir durum yoktur. acı çekmeyi ve ölüsü ile karşılaşan insanın çok irkilmesini istemez. bu yüzden, ilaç içerek ölmeyi seçer. bu seçiminden emin olması gerekir. yarı yolda vazgeçme şansının olmasını ister, inatlaşmayı istemez kendisiyle. eline aldığı hapları teker teker ağzına atar, birazdan elindeki hapların biteceğini ve daha sonra uykuya dalacağını bilerek, adım adım yaklaşmak ister ölüme. beklediği gibi de olur. hapları içerken geri dönmek istemez."
