Duyulduktan sonra bir şeyler söyleyememenin, yardım edemenin ağırlığını yutkunarak atma isteği duyduğumuz sözlerdir. Tıpkı Muhammed Bakri'nin jenin jenin adlı belgeselindeki bir Filistinlinin yukarıda belirttiğim sözleri gibi. Belgeselde insanların ağzından çıkan her cümle can yakıcıydı ama yukarıdaki cümle bir kat daha fazla acıtıyor insanın canını.
---ölmeyi bile beceremiyorum. duyulduğu anda kişinin tüylerini ürperten ve yanındaki insanın acizliğin doruk noktalarına ulaştığını anlamasını sağlayan sözdür.
O saniye içerisinde kötü haber sözleridir.
Adalete mi sahipsin sen dünya? Dünyaya geldim, doğdum ve büyüdüm. Çocukluğumu yaşadım; ama zorlu ama kolay. Babandan nasihatlerini al, üç gün önceden babanla bir yere gitmezsin, evde de sık görüşemezsin ve ertesi sabah babanı kefenli gör. Aramızdan ayrıldı diye ona yanarken aradan biraz zamanın geçmesiyle, çok sevdiğin; en az iki yıldır çıktığın o sevgilin seni arkandan vursun. Adalet mi bu? Yaptığın mı yaptırdığın mı? Daha sonra şehit haberleriyle bizleri üzüntüye sokuyorsun ve bu da yetmezmiş gibi bir de saygısızlığını öne koyuyorsun; iki şehit haberinin üstünde ya başbakan ya gül yada hülya avşar! Hani komutan dedi ya; 45 saniye! Doğruymuş meğer.
hiç ummadığı kişilerden duydğu hiç ummadığı sözlerdir ya da derinlerde bir yere gömdüğün acını gün yüzüne çıkarıp tokat gibi suratına çarpan sözlerdir.