insanların en savunmasız oldukları ve bir o kadar da iğrenç olabilecek bir mekan olan tuvalette dahi kişi akla geliyorsa aşıksınız demektir. yani her an onu düşünüyorsunuzdur.
nefes alamadığınız andır, iştahsız olduğunuz andır, kalbinizin sıkıştığı andır, midenizin ağrıdığı andır, onu her gördüğünüzde diğer duyularınız çalışmadığı andır. kısaca aşık olmak aynı anda onlarca hastalığın semptomlarını göstermenize sebep olur.
3. katta olan evinize çıkarken 4. kata çıkıyorsanız,
okula veya eve giderken ters yöndeki metroya biniyorsanız,
yağmurlu havalarda sebepsiz yürüyorsanız,
parktaki oynayan çocukları seyrediyorsanız,
kısacası onu hatırlatan herşey karşısında dalıp gidiyorsanız...
çal abi ibo'dan sen aşıksın arkadaş!
elinin sürekli telefona gitmesi, "ya bi mesaj atsam. ya yok yok rahatsız olur belki. neyse bi tane atiyim bi daha atmam" gibi kendi içinde birtakım tutarsızlıkları barındıran cümleler kurmak.
ha bir de sürekli birilerini ona benzetmek.
aşık olmak anlık bir şey. birden herşeyin çok parlak göründüğü, birden en pastel renklerin bile ısınmaya başladığı, birden tüm yemeklerin çok daha daha lezzetli olduğu bir an bu. insan karar vererek aşık olmaz, sadece bir bakar, olmuş.
gelecekle ilgili herhangi bir hayal kurun, bir şekilde kıyısından köşesinden de olsa,her seferinde en alakasız hayalinize bile girmeyi başarıyorsa, işte bunu fark ettiğiniz an, aşık olduğunuzu da anladığınız an olabilir.