aklımızın erdiği, gücümüzün yettiğince, kendi çapımızda bencil olmaya devam edeceğiz. hep bir unuttuğumuz "diğerleri" var aslında hayatımızda. kör olmaya yemin etmişcesine onları halının altına itiyoruz.
bu yüzden göremiyoruz fakiri, sefili, yaşlıyı, muhtacı, çocuğu. unutuyoruz yanlız yaşamadığımızı ve unutuyoruz insanımızı.
bazı insanların haketmeden, çalışmadan çabalamadan bir mevkiye gelmeleri ağırıma gidiyor. sporda, siyasette, kamuda aklınıza gelebilecek her yerde insanların hakkı yeniyor ama siz buna karşı hiç birşey yapamıyorsunuz.
çalışıp çabalayıp emeğinizin karşılığını alamamak ve hiç çalışmadan, torpille, sinsilikle, yalakalıkla vb aksiyonlarla birilerinin emeğinizi hiç etmesi. bu tip insanlarla her yerde muhatap olma zorunluluğunuzun olması. sonrası hep bunalım...
ayrıca şu insanlardaki utanmazlık, pişkinlik ve saçmalıklar da ağır gelmeye başladı.
Rahmetli amcamın lafıdır. Kendisi seksenli yıllarda tekel cevizli sigara fabrikasında çalışırmış. Oğlum derdi her gün milyon paket maltepe sigarası paketliyorum akşam bakkaldan dört buçuk lira verip maltepe sigarası almak ağrıma gidiyor be.
Çok ince düşündüğün, emek verdiğin, zamanının çoğunu harcadığın, düşüncelerinden eksik olmayan bir konunun, olayın vs karşındaki kişinin aslında umrunda bile olmaması.
20 yaşında gencecik bir çocuk yakınımda öldükten sonra boş bir hayat olduğunu bir daha anladığım için artık bazı şeyler ağrıma gitmiyor.insanlardan fazla beklenti içinde olmayın.Samimiyetine inandıklarınız ve sizi gerçekten sevenler yanınızda olacaktır.