haklı olsa da ne yazık ki uygulamada haksız bir sitemdir. dogrudur, yaşanan bir dram var. Fakat şu da düşünülmelidir kanımca; hangi gün dunyanın herhangi bir yerinde bir trajedi yaşanmıyor ki? Ne zaman büyük dramların yaşanmadıgı anlar oldu? Ki bunlar haberimiz olan dramlardır. Bir de 1 saatlik ana haber bültenlerinin siyaset ve spordan geriye kalan 15 er dakikalarına sıgmayan dramlar vardır, ki bunlar daha çoktur. Dolayısıyla bence ayırt etmek gereklidir. Yoksa tek bir an bile ne mutlu olmaya hakkımız olur o insanlar o durumdayken, ne de eglenmeye.
Sıklıkla gorulmuştur ki bunu eleştiren kişiler kimi zaman bir derbi ya da avrupa galibiyetini kutlar(yine unyanın herhangi bir köşesinde buyuk dramalar yaşanırken), kimi zaman yeni bir işi, kimi zaman bir arkadasının kutlamasına ortak olur. Belki bazenbayramlar yapar. Ya da sebepsiz yere ufak tefek gelişmelerle içten içe mutlu olur, o insanlar ne büyük haksızlıklarla katlanılamaz acılar çekerken diger tarafta kucucuk bir sebeple bu insanları unutup mutlulugu yaşayan insanlar vardır. olur. olmalıdır da.
birbirinden ayırmak gerçekten gereklidir. sadece bir siyasi,askeri,ideolojik ya da daha makro tanımlı konulara duyarlı gorunmek dogru degildir.
insanların ikiyüzlü olmadığının göstergesi belki de. şu, sokaklara çıkıp filistin için eylem yapanlardan daha ikiyüzlülük eylemi değildir. o kadar geç insan şehit oldu bizim ülkemizde, kaçı çıkıp da sokaklara göz yaşı döktü bu gençler için?
televizyondan savaş görmese tüm dünyanın barış içinde olduğunu sanan insan ayıplar bunu ancak. her gün ölüyor insanlar açlıktan. her gün türlü hastalıklardan ölen binlerce insan var. televizyonda görmeyince bunlar yok mu oluyor? herhangi bir zamanda herhangi bir eğlenme için kolayca "insanlar açlıktan, içsavaştan ölürken eğleniyor musun" diye atak yapılabilir. böyle bir sorun kalmamasını, evrensel bir vicdan rahatlaması isteyen kişi hiçbir şekilde eğlenmemelidir.
hatta genişlete de biliriz bunu, seks de yapılmamalı. "insanlar soğuktan donarken(illa ki dünyanın bir yerinde donan çocuklar vardır) açlıktan ölürken siz kendinizin zevkini mi düşünüyorsunuz" denebilir pekala. kaldı ki yılbaşında eğlenenleri kınayan kişi filistin'e gerilla olmaya gidiyor mudur merak ediyorum. yok sadece millete kızmakla uğraşıyorsa filistinlilere bunun ne skim bi yararı vardır merak ediyorum.
filistinliler katlediliyor diye eğlenmeyenler, israil'le devasa anlaşmalara imza koyan, yine israil'le birlikte abd'nin ortadoğu ajanlığına soyunan akp hükümetine oy verirken de bunları düşünüyorlar mı acaba.
ayrıca: Türkiye tarihinde israil'le en büyük anlaşma necmettin erbakan döneminde imzalanmıştır.
şeklinde küfreden, acizliklerinden dolayı sadece beddua edebilen, böylece her sorunu allaha havale ederek vicdanlarını rahatlatanların, televizyon başında oturmaktan başka aksiyonu olmayanların,
1 yıl boyunca okuyan, çalışan, üreten, emek veren insanların sembolik yeni yıl kutlamalarına olan tepkisidir.
olay; dünya meselelerine ilgi göstermek ise yılbaşı gecesi birkaç saatliğine kafayı dinlendiren adam, ertesi sabah tekrar tüm enerjisiyle dünya meselelerine kafa yormaya devam edecektir...
tv başında küfretmekten başka birşey yapmayan adamın ise böyle bir opsiyonu yoktur... O ertesi sabah gazete -okurken demiyorum- resimlerine bakarken aynı küfürleri tekrarlamaya devam edecektir... öğlen cumaya gidecek ve vaazda aldığı gazla bir miktar daha küfür edecektir.. namazda "allaaam bunları çarp çarp beter et amin" duasını okuyarak üstüne düşeni yapmış olmanın gururunu hissedip rahatlayacaktır. öğleden sonra kendi çocukları yılbaşı kutlamasın diye onları imam hatibe yazdırsam diye düşünecek, akşam kanal 7 ana haberi izlerken israile bir posta daha küfredecektir. ninni niyetine "hamdolsun kriz teğet geçti" yorumlarını dinlerkene tv başında uyuyakalacaktır...
insanlar katledilirken katledilen yere gidip de katledilen insanın önünde set olmamakla aynı durumdur. sözlükte yazarak vicdan temizliğiyle aynı kapıya çıkan eylemdir.