Tatlı bir şeyden sonra kana kana su içmek.
Araba markalarında geçen O harflerinin içine dokunmak.
Normal yol varken kendine ait yeni yollar bulmak.
Her iki ayağa da farklı çorap giymek.
Bir yere oturup bulutları bir şeylere benzetmek.
-uykunun gelmesi için birine saçıyla oynatmak.
-en sevilen şarkının en sevilen kısmında sesi sonuna kadar açmak.
-yalnız başına dışarda yemek yiyip sinemaya gitmek ardından kitapçıda saatlerce kitap bakmak.
-beklenmeyen anda beklenmeyen birinden gelen tebessüm ya da mesaj.
-krep yapmak
-gülümsemek
-bisiklet sürmek
-yağmur
-rüzgarın sesi
-karın yağışını izlemek
-kitap okumak
-kaliteli bir film izlemek
-arkadaşlarla içi dolu muhabbet etmek
-kitap satın almak
-alışveriş yapmak
-pinterest'te gezinip hayal kurmak vs.vs.
-arkadaşlarla half life oynamak. basit ama beni dünyanın en mutlu insanı yapıyor.
-sevdiğin şarkının radyoda çalması.
-yolda birbirleriyle samimi insanlar görmek .
- hava çok sıcakken aniden bastıran yaz sağnağı altında ayakuçlarına kadar ıslanmak. *
- duştan çıkınca çok acıkmak, peşinden de aperatif bir kahvaltı hazırlamak.
- yeni doğmuş tavuk civcivlerini gıdıya oturtup, ne kadar sevimli olduklarını hissetmek.
- çorapları bir diğer ayak ile çıkarmak.
- cumartesi gecesi çok geç yatıp yarın öğlene doğru kahvaltı yapmak.
Sevgilinin yaşına göre küçük bünyesinin koltukta oturup büyük bir özenle bir şeylerle uğraşmasını izlemek...
Hayır ucuz romantizm yapmıyorum... Bu sevgilinin varlığına aşık olmaktır. Onun nefes alabilmesine hayran kalmaktır... Belki erkeğim ama bir annenin kendi vücudunda oluşmuş çocuğunu izlemesi gibi bir şey bu... "Daha dün yoktu, bugün yaşıyor..." diye düşünmek gibi bir şey...