Uzun zamandır görüşmediğini dostlarla rakı masasına oturmak, onlarla hasret gidermek, konudan konuya atlayarak bütün gece konuşmak, yer yer hep birlikte şarkı söylemek.
- sokak köpeklerini sevmek ve onları doyurmak,
- insanlara '' günaydın '' deyip hal ve hatırlarını sormak,
- güzel bir yemek yapıp yemek,
- kahve içerken kitap okumak,
- dizi izlerken patates cipsi yiyip kola içmek.
Hafif rüzgarlı bir havada Sarmaşıklı bir saçak altına oturup zemine, masaya, ellerinize yani her yere dağılmış küçük güneş öbeklerinin titreşimini izlemek.
Bu görüntü kadar yaşamaya dair canlı bir detay daha yok aklımda. Böyle bir anın içine sıkışıp kalmak da güzel bir seçenek olurdu. Gölge veya ışık diyip geçmeyin. Küçükken, anneniz ayaklarında sizi sallarken, hiç güneş haleleri yüzünüze vurmadı mı? Hem de güzel bir ninni eşliğinde...
vantilatörü son ayara getirip dibine kadar gelip serinlemek. hani nefes alamayacak kadar oluyor ya bazen heh işte o anın zevki başka hiç bir şeyde yok.
maaşın ödenmesi.
hele bir de banka uygulamasından maaş yattı diye bildirim geliyorsa anlamsız bir mutluluk geliyor.
hayır o parayı almak zaten hakkım, bir ay mesai harcamışım, günü gelince hakkımı alıyorum ama nedense anlamsız bir mutluluk geliyor.