her üniversiteye giden ergenin tribine girmiş yazarları göstermiştir, "bilim, gerçeklik, teori, mantığıa en yakın şeyler" gibi aynı safsatanın çarkını çevirmeye devam eden ufak beyinler.
ben sana bilimin bir bok bilmediğini söylemeyeceğim, sadece " et parçası senin vücuduna dokunmadan fiziki zarar nasıl verebilir " mantıken bu saçma değil mi?
ama sevdiğin bir kişi; mesela ansızın süper birini gördüğünde kalbinde ani bir çarpıntı, bir cızlama oluyor. fizikte bu imkansızdır, bilimde hayli imkansızdır hatta.
ama bu vardır, bu da fizikötesi şeylerin olduğunun en büyük kanıtıdır, rüyalar gibi.
her boku bilime dayandıran insanlar kıt insanlardır, bilimden başka bu dünyada daha analog şeyler vadır. bilim sadece onları anlamak için kullanılması gereken bir araçtır, ama maaalesef, bilim bu yüzyılda tek gerçek oldu bu anlattıklarım ise, hurafe oldu.
haassiktir ke-va-şe deyip susarım tüm sikik bilim adamlarına..
ölüm bir yok oluş değil. bir bina yaptığınızı düşünün sonra onu yıkın ve o malzemelerle başka bina yapın. siz binayı yıkmış olursunuz ama yok etmiş olmazsınız diğerini de yoktan var etmiş olmazsınız.
o yüzden hepimiz bir öncesinin artık malzemeleri oluyoruz, ama bir yerden alınmıyoruz tabi belki bu yüzden hayata " yama" duruyoruz.
reenkarnasyon fikri de bundan çıkıyor ama neyse konumuz bu değil.
