ağır bir kaza geçirmiş olan biricik ablanızın zor çıkan titrek bir sesle ''sakat mı kalacağım, ölecek miyim? hiçbir yerimi hissetmiyorum anne..'' demesi. gözlerin dolmasından çok daha fazlasıdır.
yaşlı bir adamı çalışırken görmek
yaşlı bir adamın yırtık ayakkabılarını görmek
yaşlı bir kadının gülümsemesi
babasına yardım eden 10 yaşından küçük erkek çocukları görmek
komşunun çocuğunun oyuncağıyla oynayan fakir çocukları görmek
futbol topu alacak parası olmadığı için bezden yapılmış top ile futbol oynayan çocuklar
ilerki senelerde de giymesi için çok büyük önlük alınan çocukları görmek
abi bir ekmek parası diyen çocuğun gözleri
çocuğuna oyuncak alamayan babanın çaresizliği
okul harçlıklarını çıkarmak için yazları çalışan öğrenciler
cebinde parası olmadığı için arkadaşlarına katılamayan çocuklar
hasta çocuğunun başında oturan anne
yarım ekmek ile kandırılıp ellerine taş tutuşturulan çocuklar
...
...
tahminimce roman olan annesinin yanında, kınalı, bakımsız saçları, yırtık eşofmanları, güneşten değil kirden kararmış eliyle yüzüyle, teki olmayan terliğiyle çöp toplamak için koşan kız çocuğu. **
ve bu; https://galeri.uludagsozluk.com/r/158697/+
daha ne denilir ki?
pulitzer ödüllü fotoğrafların % 80'i. Sudanda açlıktan bitkin halde kampa gitmeye çalışırken akbabaya yem olan çocuğun resmi her zaman gözlerimi yaşartır. http://tinypic.com/r/ebct8l/7
msn'de çevirimdışı gözüküyorsunuzdur. birden sevgiliniz msn'e girer uzun süre orada kalır. beklersiniz ki size telefon açsın "msn'deyim gelsene" desin ya da sizi göremeyince mail adresine bişeyler yazsın, yollasın. beklersiniz, beklersiniz. ne telefon gelir ne mail...belki aklına bile gelmemişsinizdir. işte o an gözleriniz dolar, "bu adam beni hakedecek ne patı ki onu sevdim?" diye içlenirsiniz.