148.
kredi kartı başvurularının kabul olduğu andır.
150.
suç işlerken yakalanmaktan korkmaya başladığı andır.
151.
kimseye güvenemediğin zaman büyümüşsün demektir.
152.
sürekli bebek gibi konuşmaya başlamaktır:
-aşkaaaam kaynım aaaaçç
-amaa aşkaaam canım şıkılıyoo
şeklinde uzaaaar gider...
153.
ilkokulların önünden geçerken, koşturan, futbol oynayan çocuklara anne gibi abla gibi şefkatle baktığını farkettiği an.
154.
kendinden küçüklere uzun uzun bakıp iç geçirdiğin an.işte büyüdün demektir
155.
-baba bunun adı ne
+martı
-bunun
+güvercin
-bu
+karga
-bu
+adlarını bırak nasıl uçtuklarını sor
-anneeeaaaaggg.
156.
geçmişin iyide olsa kotude olsa uzuntu verdigini derin derin dusundugunu farkettigin an...
157.
çocuğu olan birine analı babalı büyüt dediğinizde, hadi bakalım sıra sana geldi, dediğinde...
158.
muavinin ögrenci oldugunuza ikna olmadıgı an.
159.
- şehirlerarası otobüslerde dağıtılan kahvenin tadının artık acı gelmediği zamandır...
(şimdi biri çıkar da 'hocam, çok acı olduğu için artık daha yumuşak üretiliyor' derse, şu güzel ortamı bozar, söyleyim...)
160.
sabah uyandiginda yastigin altinda para bulamadigi andir.
161.
yaşamla karşı karşıya kalınan andır. *
162.
terleyince sirtina havlu konmadigi andir.
163.
sokakta yuvarlandiğinda dizinin kanamadiği zamandir.
164.
is isten gecti ve keske kelimelerini sik kullanmaya basladigimiz zamandir.
165.
içi kan ağladığı halde gözünden bir damla yaş süzülmediğini farkettiği andır.
(bkz: arabesk oldum ulan )
166.
öss ye bir ilkögretim okulunda girildiginde , o küçük sıralara sıgmadıgın andır.
167.
cesaretinden tereddüt etmeye ba$ladığı anlardır...
ya da
her $eyi bir kere daha dü$ünmeye ba$ladığı anlar...
168.
baba yadigarı sağlık karnesini, öğrenci olduğunuz halde kullanamayacağınız yaşa gelip kibarca paran yoksa ol dendiği an.
169.
çocukluğunu hatırlayıp güldüklerine artık gülemediğinin ağladıklarının artık gülünç geldiğinin farkına vardığı andır.. tek başına kimseye belli etmeksizin ağladığı andır.