ingiltere'ye gidilmeden gerçekten konuşulması çok zor olan dil.
bu dili konuşmak zordur çünkü had been gibi gramerleri ezberlemek zordur.
bu dili konuşmak zordur çünkü had been gibi gramerleri anlamak zordur.
bu dili konuşmak zordur çünkü had been gibi grameleri sindirmek zordur.
bu dili konuşmak zordur çünkü ingilizce türkçe değildir.blackarm diyemessiniz ki bu yapılan en çok yapılan hatadır.örneğin müzisyenlere para saçmayı bir türk throw money at musicians diye çevirebilir ancak buradaki throw şeytan taşlanırken kullanılan throwla aynı manaya gelmektedir.
bu dili konuşmak zordur çünkü get 97 ayrı ayrı anlam alır ve bu anlamların her birinde farklı bir proposition kullanılmaktadır.
cnbc-e'den ve e2'den öğrenilen ingilizce size kulak dolgunluğu kazandırır ancak bu kulak dolgunluğunda küçük hatalar yapabilirsiniz.derdinizi anlatabilirsiniz ancak yanlış cümleler kurarsınız.
ingiltere'ye giderseniz ise orda asla hata yapmayan insanlar arasında doğru dili öğrenirsiniz.ancak ingiltere'den ayrıldığınızda dili yeniden unutmaya başlarsınız.
ana dili istanbul turkcesi olan insanlar icin, dunyada en yaygin yabanci diller arasindan ogrenilmesi, konusulmasi ve hatta aksanli konusulabilmesi en kolay ve yapisi itibari ile buna en uygun dildir.
hint-avrupa dil ailesinin avrupa kolundaki artikel farkı olmayan tek dildir. bu durumu sayesinde öğrenmek diğer avrupa dillerine göre çok daha kolaydır.
5 yıl boyunca anamdan emdiğim sütü burnumdan getiren dildir aynı zamanda. aradan 10 yıldan fazla zaman geçmesine karşın hâlâ unutmadığım ama boktan bir aksan geliştirdiğim ve eskisi gibi akıcı konuşamadığım dildir. ama hâlâ listening'im çok sağlamdır. reading ve writing'im hiç fena değildir.
germen dil ailesinin batı germen dilleri kolunda yer alan ingilizce engl kökü beşinci ve altıncı yüzyılda britanyayı istila eden ve sömürgeleştiren germen kavmi angllara dayanır. engl: angl.
ish eki ise ait, ın anlamı katar. angllara ait dil anlamına gelir.
britanya nın yerli halkı olan bretonlar, britanniler, iskoçya ve galler e sürülmüşlerdir. angllar, saksonlar ve jutlar; hepsi germen kavimleri; ele geçirdikleri topraklara da angle -land, angl bölgesi, england denildi, dillerine de anglosakson dili denilmiştir.
günümüz k.batı almanyasında konuşlanan barbar cermen kavmi angl-saksonların roma imp. yönetimindeki britonia (britanya) ya çıkıp istilası ile start alan durum...
diğer cermen kabilesi (frenk, fransa) normanlar da adaya hücum etmiştir...
roma adası britonya'da (kelt) iskoç, irland ve öncül galler ikamet etmekteydi...
o andan itibaren adanın hakim dili, k.batı angl-sakson'ların hoch deutsch'u (almanca) olmakla beraber ada sakinleri iskoç ve roma'dan etkileşim mevcut...
hemen ardından adaya çıkan (cermen) fransız normanları da hesaba katalım...
ingilizce; hoch deutsch, norman, kelt, scotch, roma (irland) karışımı bir dildir...
ingiltere sarayı uzun süre hangi dili kullanacağını belirleyemedi.ülkede ...-1550 arası resmi olarak fransızca konuşuldu...
shakespeare'in yazımları dil reformunu beraberinde getirmiş ve günümüz ingiliz ingilizcesi yazılıp-konuşulmaya başlanmıştır...
rekor derecede yabancı kelime barındıran dildir, en fazla konuşulandır.
Almanca'dan bozma, ABD-ingiltere gibi iki sömürgeci-emperyalist ülkenin anadili olması hasebiyle de tüm dünyada etkin ve geçerli olan, öğretmenliğini yaptığım dil.
herkesin bildiğini grammer ini anlasa bile konuşamadığı heleki liselerde artistlik yapan sayısal öğrencisi karşısında dil bölümü öğrencisinin işine yarayabilen dildir.
+sana şimdi bi fizik biyoloji anlatsam anlıcan mı?!
-geçen sene anlıyodum.
+sen bu seneki fiziği görsen aklın hayalin durur. sana anlatsam hiçbişey anlamazsın.
-tabi ingilizce anlatmazsan anlamam.
+yürü git(küçümseyen bir bakış)
-(iç ses)gerizekalı salak.
+(sessizliğin ardından)senin ingilizcen şu an benimle aynı düzeyde.
-are you sure?
+ne dion la sen?(şaşırma korku endişe ve yavaş yavaş uzaklaşma)
herkesin bildiği kabul edildiğinden, "ingilizce dışında hangi yabancı dili biliyorsun" sorusu sıkça sorulmaya başlamıştır son zamanlarda, iş dünyasında özellikle.