hazırlık sınıfında haftada 30 saat ingilizce dersi görmemiz üzerine gördüğüm rüyadır. ancak rüyamda bir almanla ingilizce konuşmaya çalışıyordum. kalktım baktım kıçım açıkta kalmış. hemen örttüm.
ingilizce darcığı darlığından dolayı
anlatması kısa sürcek rüyadır.
böyle zombi adamlar vardı bana what is your name dediler
My name is mustafa dedim .What is yor job dediler dedim student.
yaşımı sormadılar ama ingilizceye hakim olduğumu göstermek icin
I am yirmiiki years old dedim.gerisini hatırlamıorum.
baya bir zaman geçti üzerinden ama hala aklımdadır. hayatımda gördüğüm en ilginç rüya olsa gerek çünkü yabancı bir kıza nasıl turşu yapıldığını ingilizce olarak anlatıyordum. işin garip yanı turşunun nasıl yapıldığı hakkında en ufak bir fikrim bile yok.
genelde bu durumun ingilizcenin öğrenilmesi üzerine ortaya çıktığını söylerler. ingilizce konuşan kişilerin sıkça başına gelirmiş. öte yandan eğer iyi ingilizce konuşabilen biri değilseniz de muhtemelen başa uzun süre gelmeyecek olan , 'günün karmaşasından felanca yere felanca şeyler gider , beyin felanca şekilde rüya görür bu yüzden' tarzı açıklamaların tanımladığı olaydır.
görüldüğünde ve ingilizce de bilinmiyorsa, rüya tabirinden önce çeviri yaptırmakla uğraşacaktır. yahut, ingilizce rüya tabiri yapan bir rüya tabircisi bulması gerekir.
- amına koyim, bari rüyamız klasik olmasın dedik. o da, pahalıya patladı.
+ ebe dürzü, megan fox' u gör bari de bi boka benzesin.
- eee ne değişecek? yine gidecez rüya tabircisine, arayacaz flash tv' yi.
mümkündür inglizce bilemeyede gerek yoktur. ayrıca bu insanlarda çoktur nasılmı. rüyadaki sözleri yaziyim anlıyacaksınız
(bkz: oh yeah)
(bkz: come baby)
(bkz: hmmmm oo ahhh)