Vahdettin, milli mücadeleyi başlatmamıştır. Kaynağı götü olunca, böyle kendi kendine element uydurur. Tek bir yalan iddia olmasa, vatan haini vahdettin'i savunacak şeyiniz yok. Önce bu iddiayı kim ortaya atmış ve kaynağı hangi tarihi belgedir bir araştırın şakirtler. Sonra atın bir tarafınızdan. Siz tarihten ancak papağan kadar anlarsınız, düşünme yetiniz yok ya.
Vahdettin ülkeyi terk ederek, yeni cumhuriyetin önünü açmıştır. Başbuğ Mustafa Kemal Samsuna kaçarak gitmemiş bizzat örtülü ödenekten Vahdettin'in makbuz karşılığında verdirttiği 1000 altınla gitmiştir.
şakirtlere gelince, siz de bir durun arkadaş Allah aşkına ya nerde müslümanım, allaha inanırım diyen adam varsa koşa koşa savunuyorsunuz onu, o adamın kaçışı bir müslümanın gafletidir, islamın değil ki...!
vahdettin kaçmamıştır. vahdettin kaçmadı kardeşim kaçmadı. iltica etti. eğer iltica etmeseydi iç savaş çıkardı. atatürk taraftarları ve padişah taraftarları rusyadaki gibi bir iç savaş çıkarırdı. kan dökülürdü. oda büyüklük gösterdi ve iç savaş çıkmasın diye iltica etti.
vahdettin rivayete göre gemiye binmek için arkasını döner. tam giderken birden arkasını döner. taraftarları, kalıp savaşacak sanar. ama o, yaverini çağırır ve parmağındaki halifelik yüzğünü verir. bunu da hazineye bırakın der. sebebi ise, ülkesine minik dahi olsa bi katkıda bulunmaktır.
ayrıca vahdettin kaçmamış, gitmek zorunda kalmıştır. atatürk'ü samsun'a yollarken 'bu işi senden başkasını başaramaz' demiştir. atatürk nutuk da bir kaç defa vahdettini kötü göstermiştir. sebebi ise,yeni kurulan ülkenin padişahlığı kötü tanımasını sağlamak (en azından cumhuriyete bağlılığı ilk nesle yaymak) ama gerçek şudur ki, tarihini bilmeyen türk gencini atatürk de istememiştir.
gidin ve türk tarih kurumuna başvuurp gerçek vahdettin i öğrenin. saygınız olsun. ona da, 33 yıl sırtında bir devlet taşıyan abdülhamid han'a da. atatürkçü ayağına, atatürkün bile istemediği şeyleri yapan, tarihin bilmeden atıp tutan bir gençliğe sözüm.
başkalarını "dogmatik" olmakla suçlayan, kendinden ve tarihinden bihaber kemalist dogmatizmin zırcahil ezberci papağanlarının sık sık tekrarladığı şey.
okullarda kemalist rejimin kendini muhafaza etmesi için osmanlının yanlış ve kötü anlatıldığı gerçeği aşikar. belli ki başlığı atan kişi lisedeki tarih bilgisiyle yetinen ve her yalana inanan birisi.
Bu yobazlara gemiden el sallasa o gemiyi kıble yapıp namaz da kılarlardı. Yoksa yapmadıkları iş değil hani. Bunların boşaltımı da ağızda bitiyor işleri güçleri Atatürk'e sövüp damat ferit gibileri övmekten ibarettir.
tarihi kendi görüşlerine göre yazıp okuyanların sandığıdır. bi siktirin gidin ajanmış ingilizmiş cart mış. ajanlar şuan içerde ve hakettikleri durumdadır.
gece uyanınca yatağının altındaki leğeni çekip büyük, küçük tuvaletini yapan, daha sonre leğeni tekrar yatağın altına sürüp uyumaya devam eden;
gündüz vakti yine doldurduğu leğeni evinin penceresinden döken ve herkesin böyle yaptığını bildiği için de sokaklarda gezerken 'çatı hizasına' gelmemeye çalışan;
herhangi bir pencerenin açılıp yine bir leğinin muhteviyatının aşağıya dökülmesi ihtimaline karşı lengeli fötr şapka - ve yürürken bu 'muhteviyat'a basmamak için 'topuklu' ayakkabı giyen;
ömür boyu yıkanmayan ve bunu da 'şeref' sayan hatta nerede hamam varsa yıktıran -ve bununla da gurur duyan-;
ülkelerinde bulunan thames nam nehrin tam 1 asır - yazıyla yüz yıl- lağım aktığı (londra yüz yıl b.k kokmuştur);
bütün bunları hazırladığı belgeselle kendi yeni nesillerine anlatan;
bundan utanmayan;
üstüne aynı belgeseli başkalarına satıp para kazanan ingiliz kadar şerefi olmayan -bu kafaya sahip birisiyle aynı memleketli olmaktan utanç duyduğum- yazarımsının bilgi sahibi olmadan hakkında atıp tuttuğu ceddimin son padişahıdır.
bazı klavye şövalyeleri de yok padişahlık kulluktu, yok cumhuriyet erdemdir bık bık bık.... diye yazmış.
britanya: krallık
norveç: krallık
isveç: krallık
danimarka: krallık
ispanya: krallık
belçika: krallık
hollanda: krallık
lüksemburg: krallık
monaco: krallık
batılılar kendi atalarına söver mi? ben sövmez diye biliyorum. ama nedense bizim memlekette...maşşallah sürüsüne bereket.
söz söyleyebilmek... sözü yazıya dökebilmek... fikirleri kelimelere bürüyüp yayımlamak herkesin yapabileceği bir şeydir. ama acaba fikir sahibi olmadan önce 'okumak' 'öğrenmek' gibi eylemler yapmak lazım değil miydi, ben mi yanlış biliyorum!!?
ingilizler dostumuz, direnenleri öldürenler sevap işleyecek temalı fetvalar yayınlatan*, makam sevdası ülke sevdasının önünde atalarının tırnağı olamamış ne i düğü belirsiz islam halifesidir. yıllarca haçlı seferleri ile müslümanları öldürenlerin gemisiyle gitmiştir. ironiye gel.
bu meseleyi bu dünyada çözemeyeceğiz panpalarım. ahret inancı olan insanlar bu meselenin orada çözüleceğini çok iyi bilirler. ingiliz gemisine binen insan yanına devlet hazinesinden bir kuruş almamıştır ve sırtında sadece bir hırka vardır. böylece ankara hükümetinin ve dolayısıyla mustafa kemalin önü açılmıştır. o giden zat isteseydi ingilizlerle birlik olup istanbul hükümetinin başında inatla durmaya devam eder ve istiklal hareketinin dibine dinamiti koyardı...dedimya bu soruların cevabını gidince göreceğiz...
sakalli nuri tarafindan linc ettireln ali kemal sonrasi padisahin neyin bekledigi gayet acikdi , mustafa kemal savas sonrasi ikditari paylasma gibi bir dusuncesi yokdu ,
ama halifenin yurdu terk etmesinin asil baslangici
ingiliz askeri onunden kicina vura vura adanaya kadar kacan komutanlaridir.
yalancıyı siksinler mi? sorusuna muhatap önermedir. adamın babasının malına konup, sonra ona iftiralar atmak buraya has bir konu degil zaar, ingilizlerin çöktügü tüm çografya bu gibi hikayerle dolu.
