Yaşar Kemal'in ilk baskısı 1955 yılında yayımlanan romanıdır.
Yaşar Kemalin baş yapıtı olarak değerlendirilen eser, Çukurova köylüsünün ağalığa karşı mücadelesini anlatır. Yazarın ilk romanıdır. 1953-1954te Cumhuriyet gazetesinde tefrika edilmiş; 1955te Çağlayan Yayınları tarafından iki cilt olarak kitap halinde basılmıştır. [1] Eser, Varlık dergisinin düzenlediği 1956 yılı Varlık Roman Armağanı ile ödüllendirdi.
ilk olarak 1957de Bulgarcaya çevrilen romanı 1959da Nazım Hikmet Rusçaya çevirdi. ince Memed, 1961de Edouard Roditi ve Thilda Kemal tarafından ingilizceye, Güzin Dino tarafından Fransızcaya çevrildi; ingiltere, ABD, Fransa ve italyada yayımlandı. Ertesi yıl Almanca ve ispanyolca çevirileri çıkan ince Memed, günümüze kadar kırktan fazla dile çevrilmiştir.[1]
Yazar ilerleyen yıllarda kitabın devamı niteliğinde üç roman daha yazarak roman kahramanının öyküsünü 1987ye kadar getirmiştir. ince Memed-1 serinin birinci romanıdır, 1923-1933 yılları anlatılmaktadır.
19.yy rus edebiyatı kıvamında, geniş kapsamlı, doğa ve halk ansiklopedisi haline gelmiş, 32 yıl gibi bir zaman zarfı içinde 4 seri bırakmış eser adıdır. kitap üstüne konuşmaya ne hacet! zaman zaman süslemeleri fazla bulmuş olsam da, dili yalın ve etkileyici. Nitekim geçenlerde babalar türk klasiklerini seçti, 1. sırayı aldı. şu ana dek türkçe'de okuduğum en iyi roman.
memed; abdi ağaların, hamzaların, öldürmekle bitmeyeceğini, kendisi birgün giderse bu gibi zalim insanlarla kimin başa çıkacağını düşünerek kahrolmaktadır. fakat birgün, bir memed giderse, yerine bin memed gelir düşüncesiyle tekrar huzur bulur.
ilk oğlum,
çukurova'nın sıcak toğrağına göz bastığım gün doğuverdin kucağıma, an an büyümeni gözledim, yaşın ha 18 olmuş ha 8, kucaklayıverdim seni.
eşkiya olup dağa çıkışını da, ağayı vuruşunu da seyrettim saklanıp bir taşın ardına sonra yine sardım seni yapış yapış sıcağıma
ilk oğlum,
hatçeyi de iyi ki kaçırdın, kalmadı o itin dölüne, güzel kız eyyi kız, ah bir de kapatıvermeyeydi mapusa o ağa iti kızı. çıksın hele çıksın da gün yüzüne, ne çoraplar işleriz sana, muhabbet kuşlu, ne yemekler vuracağız ateşe senin için, ağzın yana yana yersin.
ilk oğlum,
doğurmadığım, kanına değmediğim, koynuma alıp süt kokusunu içime çekmediğim oğlum
oğlumsun sen, canıma değdin.
ince memed deyince akla Yaşar Kemal gelir, Yaşar Kemal deyince de ince memed . bu kitap ve yaşar kemal adeta bütünleşmiştir. Yaşar kemalin 32 yıllık bi süreçte yazdığı bu kitap olağanüstüdür. hayatınızda okumanız gerekn kitaplardan biridir.
ahmet kaya'nın koçero şarkısındaki koçero kelimesini kaldırıp, ince memedi yerleştirdiğiniz vakit, kitabın lirik bir özetini elde etmiş olursunuz.
--spoiler--
Muhtara sorarsanız
Bizim serseri veli
Marabaya sorarsanız
işini bilmemiş deli
Köylüye sorarsanız
Ekmeksiz garibin teki
Çocuklara sorarsanız
Yüce dağlar aslanı
Kimsesize sorarsanız
Hükümet bilir onu
Candarmaya sorarsanız
Devletin dağlarda silah çatması
Vurguncuya sorarsanız
Yolkesici yağmacı
Soyguncuya sorarsanız
Devletin acizliği
Sağcıya sorarsanız
Siktiret pezevengi
Solcuya sorarsanız
"ferman padişahın dağlar bizimdir"
Erzurum'da kol başıdır
Erzincan'da deli daylak
Pir sultan yoldaşıdır sivas'ta
Bir "kılıcı kanlı" van'da
Mardin'de birGözükanlı kaçakçı
Kaymakama sorarsanız
"ahval-i adiye"den
Sosyeteye sorarsanız
Eğlenceli bir briç
Sorarsanız bezirgan filimciye
Gişelik bir senaryo
Sorarsanız bürokrata
Atatürk'ün gardrobuna
Tükürmüş biri
Hümaniste sorarsanız
Fransızca bilmeyen
Montenyi'den anlamıyan
Mitologya tragedya
Hümanizma helenizma
Hiçbirinden çakmayan
Bir yörüktür koçero
Ne anlar rönesanstan
Ne anlar restorasyondan
Bır sürekli çıplaklıktır koçero,
Bır sürekli açlıktır,
Bir sürekli haksızlıktır koçero,
Bir sürekli itilmişlik,
Koçero bır vazgecişdir,
Koçero bır ılgısızlık,
Bın yıllık bır yoldan gelır,
Üstu başı kan içinde,
Upuzun bır eyvahtır,
Upuzun bir pişmanlık,
Bir unlemdır koçero,
Sıgmaz okul kıtaplarına,
Erzurum Yaylasından, Erzıncan Çukuruna,
Ve Tecer Daglarından, Harran cenderesıne,
Bır uzun masaldır kı koçero,
Dagların daglara yaslandıgı,
Gecıtlerın gecıtlere küstüğü,
Koyaklarda anlatılır,
Bıcak bıcak, kurşun kurşun ve türkü türkü anlatılır
--spoiler--
Çok güzel bir roman insanda okuma isteği uyandıran bir romandır. Tavsiye ederim. Çok acı çekmiştir mecbur olmadığı işler yapmıştır. Şu söz beni çok derinden etkilemiştir. ''ince Memed ölür yerine başkaları gelir zulüm eden ağalar az ama ince Memed gibi yiğitler çoktur.
zamanında, her biri bin sayfadan oluşan iki ciltlik sefiller'i ve daha nice kalın yabancı klasikleri (ana vardı gorki'nin) okumuş olmama rağmen bir türlü okumaya cesaret edemediğim kitap. hep kendimi azarlamakla yetiniyorum; türk edebiyatının başı olan bu kitabı nasıl okumam diye. bugün yine birkaç kütüphane gezdim. 4 ciltten oluşan klasik versiyonuna baktım. sayfaları hep yırtılmıştı. alman edebiyatından bir kitapla eve döndüm. ama bir gün seni okuyacağım "ince memed". bunu yapmam gerek.
15 yaşındayken okuyup aşka, sevgiye, hayata, insana ve toplumsal olaylara yaşıtlarımdan çok daha farklı bir pencereden bakmayı bana öğretmiş yaşar kemal romanı.
aynı zamanda bu isimde güzel bir türkü de vardır. grup yorum yorumu, alır götürür toroslara. "ak bağrımı delik delik deldiler" der ince memed türküde. ince memed'in ak bağrı olmak istersiniz; delik delik delmesinler diye ak bağrını..