bugün

insan kendisi neye inanacağını seçer, neye bağlanacağını belirler ve kendi eliyle yapar düğümleri. Kimi bağlar, sizi daha dik yapar, daha ileriye gitmenizi sağlar ve kimleriyse sizi yerinize çakar, çürütmeye başlar. inançlarınız sizi taşısın, siz onları değil. Felçli gibi kalmanıza neden olan bağları çözün ve özgür olun, güçlenebilin. Ayrılamadığınız yerin mahkumu olursunuz.
yeri dolmayan, kaybolduğunda bulunamayan, bulunduğunda tutulamayan, çocukken inanılan tanrı kadar masum bir fikirsel ışık, bir düşsel hezeyan.

şüphesiz.
Güven sarsıldıkça tükenir. Doğruluğundan şüphe bile etmediği şeylerin hepsinin birer yalandan ibaret olduğunu gören gözler, zamanla doğru olduğuna inandığı şeylere şüpheyle bakmaya başlar.

Peki şüphe bile etmediklerinin yalan olduğunu gören gözler, hep şüpheyle yaklaştığı bir şeye neden dikkatli bir şekilde bakmaz? Belki onun da yalan çıkmasından korktuğu için bakmaz. Belki onun gerçek olmaması diğer yalanlardan daha çok acıtır.
isteyen istediğine inanabilir. Zaten öyle olmasa inanmazdı.

Peki bunu eleştirmek ne kadar mantıklı.

inançları alt metinlerinde saçma, geri, vahşi tanımlaması olan göndermelerle eleştirdiğinizde inanan insanlarla kavga etmekten başka birşey yapmıyorsunuz.

Bırakın insanlar kendileri sonuçlara varsınlar...
bir şey iki sebepten tartışılamaz olur: ya varlığı imkansızdır ya yokluğu imkansızdır.
cisimlerin nereden geldikleri ve gelecekte nerede olacakları tartışılabilir, teorinin konusudur. çünkü cisimlerin olmaları da olmamaları da mümkündür.
varlığı imkansız olan şey çelişiktir. mesela dört köşeli üçgen yoktur dolayısıyla tartışmak da mümkün değildir. Yokluğu imkansız olan şeyler tartışmanın zeminidir. tartışma diye bir şey var mı diye tartışılamaz. çelişmezlik yasası tartışılabilir mi? hayır çünkü yokluğu düşünülemez. sonra tanrı tartışılabilir mi? elbette hayır. çünkü yokluğu düşünceye gelmez, bunlar inancın konusu da değildir. sürekli bilinmek zorundadırlar.
inanç ancak olması da olmaması da mümkün şeylerin zamanda ve mekandaki durumuna yönelik olabilir. geleceğin varlığı kesinlikle bilinir fakat gelecekte güzel bir türkiye olacağı bir inançtır. sonra geçmiş kesinlikle vardır fakat geçmişte dedenizin dedesinin yaşadığı bir inançtır. geçmiş için de gelecek için de teoriler kurulur böylece inançlar ya delillendirilir ya çürütülür. bilim böyle çalışır.
inançlar tartışmaya açıktır, bilgiler değil. inançlar delillendirilirse bilgiye dönüşür ve artık şüphe ortadan kalkar. mesela dedemin dedesinin yaşadığı başlangıçta bir inançtır fakat dedemin dedesi olmasa dedemin babası olmazdı, dedemin babası olmasa dedem olmazdı, dedem olmasa babam olmazdı, babam olmasa ben olmazdım diye düşünürsem dedemin dedesinin yaşamamasının imkansız olduğunu söyleyebilirim.

inanç şüphesiz olmaz. bilgi ise kesindir. inanan biri böyle olmayabilir der. bilen ise aksi imkansızdır der.
(bkz: credo quia absurdum)
bilimsel anlamda kanıtlanması mümkün olmayan inanışlardır. zaten o tarzda kanıtlar olsa buna inanç demezdik. bazıları istiyor ki gözümle göreyim, elimle tutayım, beni ikna etsinler. o kadar kolay olsaydı inançsız bir insan kalmazdı dünyada.

aklın yolu birdir. ben inanıyorum. isteyen inanmak için deliller bulur, isteyen inanmamak için kendince sebepler ama bence şu evrenin kendi kendine var olduğuna inanmak, yaratıcı olduğuna inanmaktan daha tutarlı, akıl kârı değil. tabi bu inancın ilk adımı. bundan sonraki adımlar ilk adıma göre şekillenir.
--spoiler--
herkes için her daim mübarek olsun, gücünden yararlananların yolu üzerindeki dağları bir kenara ittiği gibi, onları çok daha azgın sulardan bile hiç ıslanmadan geçirtebilir.
--spoiler--
insanın temel hayat motivasyonu bu bence. bu tam olmayınca bir şeyler eksik kalıyor. dun agnostik oldugunu öğrendiğim bir arkadaşımla din üzerine konuşurken söyle bir diyalog geçti aramızda
serenadd:s
arkadaş:a
uzunca süren bir ateizm teizm tartışmasının sonunda

s: ben de kuran ı okudum. beni de düşündüren ayetler var. kuran'ın ben de evrensel olmadığını düşünüyorum. fakat en sonunda geldiğim yer şu oluyor ki bu kainatın boşa yaratılmadığı ve yokluk fikri benim ruhuma ağır geliyor
a: bu benim de ruhuma ağır geliyor. agnostiğim ben de. ne zaman ki kuran ı okudum ve kafama yatmadı o zamandan beri koy götüne rahvan girsin mantığındayım o yuzden de benim gibi biri bile okulu bitiremiyor o kadar şey yapıyorum ama bi amacım yok bitirince ne olacak? (parantez açalım bu insan 3 farklı enstrüman çalan öss sınavında türkiye 36. olan, almancası akan aşırı sosyal ve de spektik biri. hakkaten gördüğüm en zeki erkeklerdendir.)
serenadd içinden geçirir oha bu çocuk bana resmen beni anlatıyor. aynı hisleri paylaştığın birinin olması çok güzel de kafam allak bullak. bir şeyi anlamlandırmak için mi inancım var yani mesela ibadetle kalbim huzurla dolduğu için mi inanıyorum yoksa gerçekten hiçlik fikrini kaldıramadığım için mi kolaya kaçıyorum bilmiyorum bilemiyorum. kuran ' ı tekrar irdelemeye başlamanın zamanı geldi. hayrolsun
not: kuran ı okumuş anlamış mümin arkadaşların önerilerine açığım.
insanlar tarih boyunca bir çok şeye inanmayı tercih ettiler.

Bütün inançlar yanlıştı. inançların yanlış olmasının sebebi yalancı kimseler tarafından uydurulmaları değildi. Zaten bütün inançlar fıtratları icabı yalancı kimseler tarafından uydurulurlar.

Yanlış insan yığınlarının bilgi yerine inancı tercih ediyor olmasıydı...

inancınız, cehenneminizdir.

inancı değil bilgiyi tercih ediniz.
Her türlü inanç bilginin önünü tıkar.

Bu yüzden inançların her türlüsü kötüdür.
allaha değil sana mı inanalım zavallı aciz mantık nedir.
Her türlü inanç bilginin düşmanıdır.

Bilginin düşmanı olan şey barışın ve gelişimin de düşmanıdır.

Allah'a inanan herkes benim gözümde müşriktir.
Nazi kampinda firinlanma sirasini beklerken yakinda aden bahcelerinde keyif catacagini duslemek...
Bu kafayla daha cok yahudi hasare gibi geberir...
Başarının arkasındaki en büyük destektir.
bilimsel ilerlemenin gerçeğidir.

kümülatif gelişen bilimde; bilimsel bir teorinin oluşturulmasında, baştan peşinen kabul edilen her türlü aksiyom ve postulatların haricinde ispat edilmesi gereken birinci hipotez testi bir inançtır.

h1: yerçekimi yasası vardır ve elmayı yerküre çeker.
h2 : yerçekimi yasası diye bir şey yoktur.
inanç sadece insanları hizaya sokma yöntemlerinden biridir.
sömürülme ihtimali yüksek , toplum mühendisleri tarafından istenen ve uygulanan ihtiyaç biçimi. kimi zaman bir hikaye , kimi zaman bi destan. bilimsel açıklamaya ihtiyaç duymaz. akışına bırakmanın kolay yolu.
eylem söylem birliği olmayan kişilere karşı duyulmaması gereken duygu.

bir insan düşünün; sürekli size güzel sözler veriyor, umutlu düşler vaâd ediyor ama eyleme gelince tıs. bu insana inanmak için ne gibi bir nedeniniz olabilir? kişinin kendine inandırması gerekir. inandırmanın yolu da eylem söylem birliğidir ki yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır dediğinde ona güvenin.

(bkz: söylem ve eylem tutarsızlığı)
derinden gelir, insanı sarar ve kucaklar. bazen üzerinde gezdirir falan filan işte. ancak inanç şimdi bakıyorum da çok güzel bir şey. sonuçta olağanüstü bir güç var ve senden yana, sen ona inanıyorsun o da seni koruyor, korumuyorsa bile sen koruduğuna inanıyorsun ve bu her aciz kaldığında başvurduğun bir güç. böyle bir güce derinden inanmak insana faydalı tabi ki olur. ben neye inandığını pek takmıyorum insanların ama bir şeylere inanmak insana kendini iyi hissettirir. en kötü inanç bile inançsızlıktan iyidir denebilir.
ayrıca insana saçma gelebilir ancak uçan spagetti canavarına bile inanmak insana kendini iyi hissettirebilir, sonuçta o bir spagetti canavarı ve uçuyor. ne kadar güzel bir tanrı?
benim inandığım tanrı daha çok evrenin hakimi şeklinde bir tanrı ve bir fonksiyonu pek yok açıkçası ama cenneti verecek diye inanıyorum uçan spagetti canavarı verse ona da inanırdım, hatta ona daha çok inanırdım çok enteresan bir tanrı sonuçta.
o yüzden inanç iyidir, neye tapındığının pek bir önemi yok hepsi aynı kapıya çıkıyor sonuçta. bu mastürbasyon yapmak gibi bir şey neyi hayal edersen et sonuçta boşaldığında aynı şeyi attırıyorsun.
imandan önce mi yoksa sonra mı geldiği tartışma konusu olan hede.
Bir din e veya tanrıya inanmak. Onun çizdiği kurallara uymak yada beyan edilen çizgide yaşamak.

Uzun yıllar önce yapılan bir araştırmada volkanik bölgelerin çok olduğu yerlerde insanların tanrıya ve inanç a daha çok önem verdikleri daha çok maneviyat için çalıştıkları görülmüş.
insan görmediği kontrol edemediği herşeyin tanrı tarafından yapıldığına inanmıştır.
(Evrim ağacı)
yaşamak için çok önemli,bir o kadar da yanlış kullanılması olası değerdir.
yaratılmışlar arasında sadece insanlara ve cinlere özgü, hamurumuzda-mayamızda olan önemli gereksinim.

ben sanıyorum ki allah bu önemli katığı hamurumuza koyarak islamı-allah'ı bulmayı kolaylaştırmıştır. çünkü her insan zaten inanç üzere doğar, islam inancı üzere doğar. bilinci yerine gelene kadar da bu devam eder. ta ki kendi hür iradesiyle farklı bir inancı seçene kadar.

allah bu şekilde bize yardım ediyor. o tek doğruyu bulmada bize içten içe yardım ediyor. bizimde sadece biraz gayret etmemizi istiyor.
Çok önemli bir faktördür.

Zamanla dünyadaki farklı enerjilerin insanların inançlarına ve bu inançların kuvvetlerine göre şekil aldıklarına inanmaya başladım.

Bir ezoteristin ritüeli, bir dindarın duası, bir şizofrenin hallüsinasiyonu fazlaca inandıkları için kendilerince gerçek olurlar.

Hayatta delice inandığınız bir şeylerin olması bazen de size daima ek güç verecektir.
güncel Önemli Başlıklar