insan böyle gariplikleri yalnızca kendisi yaşıyormuş gibi hissediyor kimseden ses seda çıkmayınca. saklanacak bir şey yok. hepsi bildiğimiz şeyler. ya da yalnızca kendi bildiğim. amk bir tek bizim okulda mı var lan böyleleri...
adamlar o yaşta bile devyarasaydı, kocamandılar, ürkütücüydüler... küçücük beynimizle algılamaya çalışıyorduk çevremizde olup bitenleri. böyle tipik, akli dengesiz, bir acayip okul arkadaşlarımız vardı; saf salak tiplerdi, çok dayak yerdik ama. özel sınıf diye bunları bir odaya kapatmışlardı. bizden daha rahattılar, çünkü onlar özeldi. ileri zeka sanıyorduk tabi ilk etapta, sonra ilk ikili konuşmada, ne kadar engelli ve dengesiz olduklarını gördük. o günden bu yana unutamadım. bu da böyle bir anımdır, keşke hiç yaşamasaydı dediğim... keşke hiç okumasaydım da hayatımı değiştirip karartan o "şeyleri" hiç görmeseydim. korkuyorum...
asıl zoruma giden hiperaktif çocuklara zeki gözüyle bakılmasıydı ilkokulda. ulan adamların öküz olduğunu herkes biliyordu ama bir tek öğretmenler ve çocuklarından daha mal velileri inkar ediyordu. neyse ki tıp ilerledi de, artık bizon bakışlı ortalığı dağıtan, kıçının üstünde on saniyeden fazla oturamayan hödük çocuklara özel sınıf denmeye başlandı.