ilker başbuğun yahudi olmasının ve bunun çok acı verici olduğunu savunana bir kaç dangozdan gelmiş haberdir.
"burası laik bir ülke ateisti müslümanı hristiyanı nasıl varsa yahudisi de olacaktır. bunun asker olup türk silahlı kuvvetlerinin basına geçmesi neyi değiştiriri ki kimilerinin tasmasını çekeneler müslüman oldu da ne oldu?" diye de şiddetler sordurtur insana..
ekleme: adam yahudi veya değil kimi ilgilendirir ki orada duvarın önünde durmuş nerden anlamışlar? enteresan..
yahudilik hakkında hiç bir fikri olmayan insanların etrafta cirit attığını gördüğümüz başlıktır aynı zamanda.
bir ingiliz nasıl türk genelkurmay başkanı olamazsa; bir yahudi de ulus devletlerde genelkurmay başkanı olamaz. neden? yahudilik sadece din değildir. (sazanlara not; bunu falanca kişi yahudidir anlamında söylemiyorum)
camide de görmek isteriz, laiklik diye islam düşmanlığı yapıyor bunlar diyen arkadaşlar hadi hiç şehit cenazesi gitmediniz en azından televizyonda falanda görmediniz mi şehit cenazesi yok mu orada hiç asker? kocatepe camii'nde neredeyse bütün devlet erkanının buna genelkurmay başkanından generallere kadar askeri erkanında orada olduğunu fark etmediniz galiba ?
neyse silahlı kuvvetlere saldırmayı marifet sayanların çamur at izi kalsın anlayışı ortada tayyip'le gül papa innocenctius'un onları kutsayan eli önünde ab için imza atarken hiç birşey yoktu di mi?
resimlerden bir tanesinde yahudi kıyafetli bir adam onun yanında gülümseyerek fotoğraf çektiriyor. o kadar ünlü olmasa gerek ilker paşa. ayrıca benzemiyorda.
ilker başbuğ paşa yı yakından farklı açılarla defalarca görmüş birisi olarak tanım yapmak gerekirse tamamen yalan bir gazetecilik haberidir.
sadece vakit gazetesi değil yurdumuzda ve dünyada her ajans ünlülere ve stratejik konumlardaki yöneticilere benzeyen kişilerin fotoğrafını çeker, arşivler, önemli bir olay öncesinde gündem yaratmak ya da lekelemek için kullanırlar. ilker paşa ya da yapılan tam olarak budur.
vakit gazetesinin saçmasapan antisemitist belden aşağı vurmalarından biridir. evet, ben de muhtıracılık konusunda yaşar büyükanıt'tan geri kalmayan ilker başbuğ'dan hoşlanıyor değilim. böyle birisinin genelkurmay başkanı olmasından da hazzetmem. ama böyle iğrenç ırkçı haberlerle haklıyken haksız duruma da düşülmez ki!
+ gordun mu kara kuvvetleri komutani aglama duvarinda dua etmis
- olamaz mi lan, sanane sen de camide dua ediyorsun
+ ben muslumanim akilli tabi camide dua edecegim
- adam belki musevidir lan seni mi gerdi?
+ musevi olmasi umrumda degil ama %99'u musluman ulkede gayrimuslim komutan olur mu hic?
- !#$%@
+ mehmetcik diyoruz, hz. muhammed(s.a.s)'in ordusu diyoruz askere gidiyoruz
- dur bir kere yavas ol ne olmus dua etmisse
+ o zaman bir kere de cenaze namazlari disinda camilerde gorelim komutanlari. bayram namazinda, cuma namazinda ne olur ki?
- burasi turkiye akillim laiklik elden gider bir kere
+ laiklik denilen olgu bir devlet gorevlisinin halkin icinde namaz kilmasiyla gidecek kadar hassas birseyse laik olmayalim
- sus lan sus, sakin basklarinin yaninda konusma boyle seyleri....
amerikan yahudi komitesi (ajc), israil'in emellerine hizmet eden liderlere ödüller verir: bu örgütten ''cesaret ödülü'' alan recep tayyip erdoğan'a da mı mason diyeceğiz?
ne kadar garip ki, ilker başbuğ olarak iddia edilen kişinin sağ yanındaki kişi tıpa tıp ahmedinejata benzemektedir. yada tamamıyle uyduruyor da olabirim. ama sakala bakım yaparsak vallahi de o billahi de o.
günümüzde, dini objeler, dini ritüeller, cemaat toplantılarına iştirak birisine herhangi bir etiketi yapıştırmaya yetmeyeceğinden üzerine gereksizce gidilen olay. suud kralının boynunda haç, recep tayyip erdoğan'ı herhangi bir katedralde, papa'yı da camide gördü bu gözler. biriyle/bir hedefle ilgili elinde; inandığına ve inandırdığına zıt bir yaşam süren, onun üzerinden çıkar sağlayan, "aslında" sürdüğü yaşamın uzağında olduğunu ispatlayan sağlam bir belge varsa, kabahati/takiyyeyi deşifre etmek adına vatandaşa bunu sunabilirsin. ancak böyle olursa bilgilendirme/uyandırma olur.(aksi durumda ise safsata)
Din ile siyasetin karıştırılmadığı laik bir ülkede* bu milletin en çok güvendiği kurum olan TSK'nin milletten soğutulmaya çalışılmasının bir sonuçlarındandır. Adamın dini değil yaptığı iş önemlidir. Ayrıca bu ülkede kilise ziyareti yapan birinin dini değişmiş mi oluyor. Hele ki Kudüs'e gittikten sonra ağlama duvarını ziyaret etmemek ayıp değil midir? Bırakalım bu adamların dinlerine laf atmayıda önce kendi dinimizi ne kadar uyguluyoruz onu sorgulayalım.
hicbir haber degeri olmayan, tamamen tsk'yi yipratmaya yonelik olaydir.
ben hindistan'da bulunan bull temple (boga tapinagina) gidip ordaki boga heykelinin onunde resim cektirdim. ben gizli hindu mu oluyorum ? ayrica tsk yetkilileri turk oldugu surece isterse dinsiz olsun bana ne.
eğer o kişi türk ise, ataürkün yolunda ilerliyorsa hangi dine mensup olduğu önemli değildir. türkiye' de din ve vicdan özgürlüğü vardır ve herkes istediği dine inanabilir. bunda yadırganacak bir şey yoktur. ama asıl sorun ilker başbuğ' un yahudi olmadığı halde öyleymiş gibi gösterilerek türk silahlı kuvvetlerini karalama kampanyası yapılmasıdır. merak ediyorum güzide ordumuzu böyle salakça şeylerle meşgul ederek ne yapmaya çalışıyorlar ? ha tsk' yı istemiyorlarsa, ordu olmadığı zaman görürüm ben o dincileri bakalım bir daha camiide namaz kılabilecekler mi ?
gerçekten de ne kadar büyük bir olaydır! hem israil'de hem de bu yetmezmiş gibi ağlama duvarında. bence bu haberin üzerine gidilerek taraf, zaman, yeni şafak, star ve özellikle vakit 10 gün arka arkaya manşetten haber yapabilirler.
altan biraderlerin tümü bununla ilgili köşe yazıları yazabilirler, sonraki kuşak altanlara güzel konular bırakabilirler. işte böyle bir haberdir bu!
ilker başbuğ musevi olsa ne olacak, hristiyan olsa ne olacak, müslüman olsa ne olacak. adam bu zamana kadar hayatında ki bir çok şeyi feda edip bu ülkenin savunulması için çaba harcamış. bi kaç tane zibidi kalkıp adamın inancını sorguluyor. inanç onun inancı. hiç kimseyi ilgilendirmez.
fotoğraftaki kişiyi bir türlü ilker basbug'a benzetemediğim,
benzese bile fotoğraftaki kişinin dua eder gibi değil de ulan bu duvara ne kadar demir ne kadar beton harcanmış, ben böyle iteklesem yıkılır mı acep?
şeklinde baktığı, eğer oysa bile turistik bir gezi sırasında eğer kudüs'e gidilmiş ise hemen hemen hepimizin ziyaret edeceği yerlerden birisine gitmiş, yine hepimiz gibi oraya yüzün karşın durmuş insandır...
ben birçok müslüman evlat bilirim, merak edip kiliseye gittiklerinde ellerini açıp dua ettiğini, hatta fatiha okuduğunu. duadan sonra ellerini yüzlerine sürerler. sadece bununla kalmazlar, kiliseye yardım diye ceplerindeki bozuk paraları bile verirler.
ordumuza ve komutanlarımıza ilgimiz büyük, güvenimiz de sonsuzdur.
3 dinin her biri için kutsal olan tapınakları görmek kudüsü her ziyaret edenin fiks gezi pakedidir. o ağlama duvarı süleymanın tapınağının yıkık duvarıdır mescidi aksanın hemen dibindedir,süleymanın tapınağının adı da kuran da geçmektedir bu yüzden müslümanlık içinde ayrıca kutsaldır.
ilker başbuğ'un tarih konusunda bilgili her insanın yapmak isteyeceği gibi gezebildiği kadar yeri gezme isteğide çok doğaldır.
ama kimilerinin gözleri vardır görmek istemezler ya da görmek istediğini görürler.