tepkisiz kalırsanız az dayak yersiniz karşılık vermeyin. erkek ise dayağı yiyecek kişi bu tavsiyeyi okumasın bile çünkü muhtemelen dikkate almayacaktır.
hayatında hiç dayak yememiş olan talihsizlere tavsiyelerdir.
-gelen yumruklara burnunuzu koyun. koyun ki yumruğu yedikten sonra oluşan kanın akabinde o eşsiz hazzı yaşayın. gökyüzüne baktığınızda uçuyorsunuz hissi verir.
-karşınızdakinin aile bireyleri ile ilgili yakışıksız* ifadeler kullanın. bunun üzerine çıldıracaktır, size can havliyle her vuruşunda, canınız yansa da zevkten orgazm olma noktasına gelirsiniz.*
-öyle eften püften dayak yemeyin. adam gibi çırpıştırsınlar akşına bırakın, hastaneye düşecek şekilde yani.
-sonra hastanede gözünüzü açtığınızda temiz yatak, karşınızda açık duran trt 1 ve beyaz hastane kıyafetlerinin verdiği garip neşeyi bir daha bulamazsınız, yeniden doğan bir kişi nasıl hissediyorsa aynı duygular sizde de oluşur, içiniz huzur dolar, ''allah'ım iyi ki o dayağı yemişim'' diye dua edersiniz.
-oluşan morluklar ve hasarlar geçmeye müteakip kendinizde inanılmaz bir güç ve zindelik hissi duyarsınız.
-geri kalan yaşamınız birkaç aksaklık dışında mutlu geçer.
-en önemlisi tecrübe kazanırsınız. bir dahakine daha güzel dayak yersiniz.
eğer grup olarak dayak yiyecekseniz sıvışıp arkadaşlarınızı satmayın, paşa paşa yiyin.
yere düşmeyin, düşene vuran çok olur.
kafa yemeyin, muhtemelen bu kafa burnunuza geleceği için gözleriniz yaşaracak ve kendinizi savunmanıza engel olacaktır.
bağırmayın. unutmayın ki dayak biter, yaralar iyileşir ancak insanların gözündeki korkak imajınız asla düzelmez.
karşı tarafta mutlaka bir hasar bırakın ki "sen bir de karşı tarafı görecektin" diyebilecek şansınız olsun.
unutmayın, her delikanlı dayak yiyebilir, hacamat edilebilir, ağzı gözü dağıtılabilir, ilerde hatırlayıp başkalarına övünçle de anlatabilir. üstelik dayak yemek rahatlatıcıdır, stresi alır, tatlı bir anı bırakır, kaçmadığınız sürece her şey güzel olacak panik yapmayın.
oluşacak şişliklere çiğnenmiş ekmek koyun.
oluşacak morluklara (milletvekili veya yakınıysanız) biftek filan koyun. yok "ben asgari ücretle çalışıyorum." diyorsanız;
(hem fakirsin hem de kavgaya mı karışıyorsun? bi tarafın kırılsa hastahane ücretini ödeyemezsin.) siz eczaneden merhem filan alın ama ucuzundan.
yanınızda kız arkadaşınız varsa kesinlikle kaçmayın. gidin efendi efendi dayağınızı yiyin. dayağı yersiniz belki ama onun kahramanı olursunuz.
kafayı kullanın, burna atılan isabetli bir kafa karşı tarafa ciddi hasar verir. akabinde dayak yeseniz dahi siz bir de karşı tarafın yüzünü görün deme hakkını< doğar.
kendinizi rehabilite etmek için lütfen bunları kullanınız;
-abi birden önüme çıktı şerefsizler
-bi tanesi benden büyüktü, ya sabır dedim elimi bile kaldırmadım
-ah aq karate de o yemini etmiycektim ki bak gör napıyodum sizi
-yanındaki karısına dua etsin
-daha dün bi araba sopa yemiştim aq hiç halim yoktu valla
iyi yapan ünlü bir yerde yiyin. hepsini bir anda yemeye kalkmayın , tadını çıkarın. yenilen dayağın sunum ve servisi çok önemlidir , bunlara dikkat edin. yemeden önce ne çok aç ne de çok tok olun.
kalabalık ve öfkeli bir güruh tarafından dayak yiyecekseniz bir tanesine odaklanmaya çalışın. herkesi dövme ihtimalinizin zayıflığını göz önüne alırsak en azından bir tanesine maksimum zararı vermiş olursunuz. onu da yapamıyorsanız suratı koruyun yeter. adamlara ağzını burnunu eline verdik dedirtmemiş olursunuz en azından. teke tekse bir şey diyemem dalaşmasaydın adama.
panik yapmaya gerek yok.
çok kavga eden arkadaşlar bilir.
insan vücudu darbeleri tolere etmekte çok iyidir.
öyle kolay kola yumruk tekme ile kemik kırılmaz.
siz yeterki yüzünüze darbe almamaya çalışın.
sükunetinizi kaybetmeyin.
karşıdaki ne yaparsa yapsın siz tek bir şey hedefleyin.
mesela apış arasına vurmak.
sadece bunu yapmaya odaklanın.
zaten hedefinizi bir kez gerçekleştirebilirseniz kısa bir süreliğine karşı tarafı domine etmiş olursunuz.
sonrasında allah yarattı demeyin.
kesinlikle "delikanlılık" mevzuna girmeyin.
neresi denk gelirse yağıştırın.
en delikanlı olan en çok arkadan vurulandır.
dayak yesenizde sorun değil.
bir kaç sefer sonra alışırsınız.
-neden dayak yiyecehinizi dusunun, sacma bir sebepten ise kacin, degilse kavgaya gidin ama teke tek oldugundan emin olun.
Bolum 1 - kavgaya gidis
Mekana girdikten sonra etrafi inceleyin, tas, sopa vs var ise inventory'e ekledikten sonra haritada belirtilen noktaya gidin ve boss ile tanisin.
Bolum 2 - giris
Boss karsinizda, sert bir tavir sergileyin ve sulalem raad lan dercesine bakin. Asla kufur etmeyin, korkmayin. Bossu suzun, alamayacaksaniz bir onceki bolumde aldiginiz tas ve sopayi kullanin. Eger dogustan gelen bir yeteneginiz (bkz: doğu sporları) var ise veya kendinize guveniyorsaniz (alacaginizdan eminseniz) bolum 3'e ilerleyin.
Bolum 3 - savas
En can alici boluma geldik, hp'niz full, boss tam karsinizda. Hic kem kum etmeden gidip sert bir dirsek darbesi atin, boss geriye dogru sicrayarak gardini tekrar alacak. Guclu olan ayaginizla bossun kaval kemigine tekme atin acidan egilecektir ardindan sifatina dizinizle bir darbe uygulayin, burnunu kirmamaya ozen gosterin. Yere dustuyse karnina 2 tekme atip bolum 4'e ilerleyin, yere yigamadiysaniz kacin.
Bolum 4 - savas sonrasi
Tebrikler savasi kazandiniz, gidip bir seyler icin ve egonuzu tatmin edin. Bir daha kavga etmeyeceginize son verin. Oyunu save edip kapatin. Arkadaslariniz merak ederse anlatmak icin save dosyasini kullanin.