genellikle en yakın olanlara yapılır. yeni tanıdığın adam yanlıs yaparsa pek umursamazsın ama seni en çok tanıyanlar en yakın hissettiklerin yapınca gerçekten çok koyuyor. en çok koyanı aileden gelen yanlıştır. bırak ilk seferi onlarca kez aynı hatayı-yanlışı yapsa bile silemiyorsun. sonra gün geliyor üst-üste birikiyor affettikçe affetme kapasiten doluyor ve ufacık birşeye siliyorsun. sonra ömür boyu duyacağın kin oluşuyor. bu da öyle bir kin ki istesende dinmiyor, mevzu ölüm-kalım meselesine dönüşüyor. yani anlayacağınız öyle çokta şeyinizde olmamalı insanlar. ihanet edilebilir konuma düşürmeyin kendinizi. hassas olduğunuz konularda babanıza bile güvenmeyin ve hayatın tadını çıkarın. *
Yapılan hata ilk defa vuku buluyorsa cidden hatadır, gerekli uyarı yapılır.
ikinci sefer tekerrür ederse, ihmaldir, daha sert uyarırım.
Üçüncü tekrar kasıtdır, ipini çekerim.
Ne demiş atalar, nus ile uluslanmayani etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir...
yalan söylemediği sürece kimseyi ilk hatasında silmiyorum. önceden yapardım ama bu acizlikmiş. yalan söyledikten sonra da hayat bana devam etmemi emretmediği sürece, ultra tesadüflerle karşıma çıkarmadığı sürece orada bitiyor. ama ikinci şansı vermem bir daha. aksi takdirde Eğer varsa başka bi hatası bizim de olur hatamız. savaşsa savaş. stratejiyse strateji. göze göz, dişe diş. 1 darbeye 10 darbe indiririz. sonra düşman hattı geri çekilir, tekrar saldırmak üzere ama farketmez. korkumuz yok allahtan ve şeytandan başka. ama pes etmem sürdürürüm ilişkiyi, karşı taraf istediği sürece. istemezse de dünya alem istese geri dönmem. ama genellikle bu durumlara gelmez. derim sen içinde bana kin besliyosun,artık beni saf istemiyorsun, zarar vermeyelim birbirimize, o şekilde anlaşmalı ayrılık olunur.
kesinlikle yapmanızı öneririm bende yapıyordum bir kere bir insana istisna yapayım dedim hata ettim.
he öyle küçük şeyler olmasın eğer büyük şeyse yapın gitsin kimse sizden değerli değil emin olun her ne kadar pişmanım desemde devamı gelecektir asla şaşmaz.
valla ben sabrederim küçük hatalar yapar bilmeden yapılanlardan bahsetmiyorum bilerek yapılan hatalar vardır bunlar ilk seferde de olsa silinmelidir o insan.
ilk hata değildir o, tahammül sınırını çoktan aştığı içindir. Hatta fazla tahammül gösterdiğin için kendine kızarsın, nereden baksan çifte zarardasın. Kimse için mücadele etmeye ve çabalamaya değmiyor maalesef.
herkes hata yapabilir. bilhassa sevdiğim biriyse ben çoğu kez kabullenici bir tavır sergilerim. şayet bu hatalar tekerrür ediyor ve kabulleniciliğim aptallık olarak değerlendiriliyorsa silmekten ziyade o insanla arama mesafe koymayı tercih ediyorum.
silip atabileceğimiz denli ehemmiyetsiz insanları, hatalarından zarar görecek kadar yakınımızda tutmamak en güzelidir.
adı üstünde ilk ve hata, yani istemeyerek yapılan bir hareketten doğan bir durum ise üzerinde bir kez daha düşünme hakkı olan insandır. ama ilk hatasında insan silmek yine kendi hakkı, bir şey denemeyebilir. fakat yalnız yine bir şey var. hata yapmak ile yanlış yapmak ayrı şeyler. derin konu biraz. pişmanlık duygusuna bakmak lazım biraz da. affettikten sonra, bundan dolayı pişman olmak ile ilk hatasında insan sildikten sonra, bundan dolayı pişman olmanın farklılıkları elbette ki çoktur. tabii hata yapanın veya yanlış yapanın bundan dolayı pişmanlığı da. onun için acele değil, doğru kararlar vermek daha mühimdir.
O Hatayı yaparken çok eğlenenler var aramızda. Sonra da gelmiş, “sebebi neydi ki” yapıyorlar. Bu ne yüzsüzlüktür karşiim. Üzgünüm onu eğlenirken düşünecektin.
tersi de problemdir...insanları silmen gereken bir nokta vardır...yoksa sen batarsın...etrafında relativ iyi insanların olması lazım, yoksa göt altına giden sen olursun...
"ben kimsey silmeyeceğim" mantığı yanlışsa ve "ilk hatada birini silmek" mantığı yanlışsa, buna bi orta yol bulmamız lazım...