karşınızdaki kişi "seni seviyorum" demedikçe. kendi sevginizi asla belli etmeyin. çünkü; onun bir şeyler ifade etmesi ile bu sözü kullanması arasında fark vardır. ilk sevdiğinizde üzülmemeniz için.
düzgün sevin. sizin malınız değil karşınızdaki. aileniz size ters bir şeyi yapmamanızı söylediğinde nasıl zıt çıkabiliyorsanız, karşınızdaki daha fazlasını yapma hakkına sahiptir. "benimdi niye gitti nasıl beni sevmez" gibi önermelerde bulunup "acı çekiyorum ya." demeyin. bu acı değildir, kendinizi de kandırmayın.
güzel sevin, oturun şarkı dinleyin, dergi okuyun, birbirinizi dinleyip birbirinize bakın. edebinizden ödün vermeyin, hırstan mezhebinizden çıkmayın.
iyi sevin ki "neden sevmeyi beceremedim?" diye hayıflanmayın.
ya tutarsa hesabı göle maya çalmak gibidir. ya sevecek ya sevmeyecek , ya kalacak ya gidecek... bu liste uzar gider. belkilerden, keşkelerden, oysalardan oluşan uzun ince bir yol ve yakınken dön git bi çay koy.
sevin, sevişin hemde mutlaka... Deli divane aşık olun, tek dikkat etmeniz gereken şey sevdiğiniz kişi insan mı değil mi?
Şöyle bi ışığa tutun bakalım içini görebiliyormusunuz...
Ters çevirip sallayın,dökülsün eteklerindeki taşlar, ozaman tekrar bakın bakalım aynı kişi mi?
Unutmayın hayvan çok insan bulabilmek bir erdem...
yolunuza mutlaka odunlar çıkacak ama işte siz yontulmuş olanı seçrceksiniz, yoksa yontmak için uğraş dur...
Bu dediklerimi dikkate alırda uygularsanız gün gelip birbirinizi sevmekten vazgeçseniz bile değerli bi insan kazanmış olursunuz, diğerlerini at çöpe gitsin ama serdar ortacın dediği gibi seni çöpe atacağım poşete yazık...
Kısacası mutlaka sevin...