-merhaba arda çok güzel bir yer seçmişsin.
-evet ilk buluşmamız özel olsun istedim.
-evet ne söylesek acaba...
-buranın eti meşhurdur tabi sen bilirsin.
-tamam o zaman et olsun.
(aradan biraz zaman geçer)
-evet karttan alabilir miyiz?
-tabi efendim şifrenizi girin.
-tamamdır.
-hata veriyor bir daha deniyelim.
-olması lazım limiti var ama başka kart vereyim isterseniz.
-beyefendi bu da aynı şekilde.
-allahım ya şansa bak üstümde o kadar nakit yok.
-arda panik yapma o kadar ya ben veriririm.
-olur mu öyle şey ya ben bankamatikten çekerim.
-tamam ama çok bekletme beni.
(aradan 1 saat geçer)
-ya bu arda da nerede kaldı.
-abla bir abi bunu sana vermemi söyledi.
-kim arda mı nerde o.
-abla ben kapının önünde çiçekçiyim bana dedi ki ablaya 15 dakika sonra çiçek götür bu notu da ona ver dedi.
-ver bakayım sen notu.
-al abla...
-ilk buluşma çok güzeldi. yemeklerde güzeldi. sende güzeldin. hesapta güzeldi. sana da güzel girdi. şimdi güzel güzel ödersin.
-arda allah belanı versin arda... 2 tl ile geldim hemen annemi aramalıyım ne diyecem anneme tanımadığım bir adamla buluştum bana hesap taktı mı diyecem yok ceren i arayım.
-hanımefendi bi sorun mu var.
-kıyafet kabininin önünde bekleyen tezgahtar gibi beni ne geriyorsun tamam ödeyecez paranızı.
-peki bekliyorum.
-ceren çok saol kızım ya geldin hızır gibi yetiştin.
-tamam tamam salaksın kızım sen ne öyle bilmediğin adamla yemek yiyiyorsun.
-ya boşluktaydım salaklığıma geldi ama aramızda tamam sonra halledicez.
-tamam hadi burası da baya tuzluymuş ilk vurmuş tek vurmuş.
(kızlar gittikten sonra)
-ooo arda bey hoşgeldiniz bir kız bir müşteri daha.
-olum otobüs mü kaldıralım biz de kendi çapımızda hem arkadaşımıza destek hem karnımızı doyuruyoruz.
-o değil de kız çulsuz çıktı be oğlum arkadaşı kurtardı.
-lan keşke daha önceki gibi nüfüs kağıdını alsaydın rehin olarak.
-olum kredi çekmiştin dimi sen ona.
-ihtiyaç kredisi olum herşey ihtiyaçtan sonuçta.
-senin ben yalanlarını seveyim. o değil de insan bir bahşiş bırakır kardeşine.
-al bak bahşiş ortadaki sallanıyor tut.
belki de sevdiğiyle birlikte bir parka bankta oturmak için gelmiştir. herşey para demek değil ki. şöyle örnek vereyim, yıllar önce istanbul'a geziye gitmiştik üniversite öğrencileri olarak. etiler taraflarında boğaz manzarası gören güzel bir park vardı, oraya boğazı izlemek için gittik grup olarak. bir çift o parkta banka oturmuş, ellerini biribirlerinin omzuna atmışlar. boğaz manzarasına bakarak muhtemelen bir marketten adıkları bir şeyleri yiyip içiyorlar içiyorlar. sonra o parktaki bankların arkasında lüks bir restoran olduğunu fark ettim. oradakiler de aynı boğaza bakarak bir şeyler yiyip içiyordu. bu arada o restoranın ünlü bir yer olduğunu okumuştum gazeden tesadüfen o geziden sonra, yüklüce para ödedikleri halde yemekleri bitince bir an önce restorandan ayrılmanız için garsonların psikolojik baskı yapıldığını, para ile rezil olunacak mekan diye bir köşe yazarı yazı yazmıştı, işte o banktakilerin öyle böyle bir derdi de yoktu. bazen illa fazla paraya gerek yok güzel bir şeyler yapabilmek için.
o an üstünde yoktur.olabilir insanlık halidir. niyeyse bizim erkeklerimize anlayışlı olmak elzem geliyor. ha erkekte de aynı durum olabilir ona hanım kızlar anlayış göstermelidir.
bu arada ilk buluşma yahu kimse kimsenin cebinden sorumlu değildir ki.
dolmuşla eve döneceği için dolmuş parasını getirmiştir, ne kadar düşünceli bir kız ya hiç getirmeseydi ne olurdu? eve dönemezdi ilk buluşmanın olduğu kafede öylece kalakalırdı.