heyecan doruktadır. güzel güzel giyinilir, mis gibi bir çocuk olunur ve buluşacağınız yere doğru yola çıkılır. hatun kişiyle buluşulur muhabbete başlanır. bu arada vücudunuz 3 vardiya aynı anda çalışmakta ve her yeri farklı bir hormon salgılamaktadır. haliyle koltuk altlarınızda bir nemlenme hissedebilirsiniz lakin deodorant kokusundan başka bir şey gelmez burnunuza çünkü her insan terler ve bu deorantlar da bunun için var zaten. ama o kafayla leş gibi ter koktuğunuzu düşünürsünüz bir anda ve bu düşünce sizi daha da terletir. artık o güzel kızın karşınızda neler dediğini düşünmek yerine kafanız hep koltuk altınızdadır.
tam bu sırada ''ben bir lavaboya gidiyim olur mu" der güzel kız ve siz derin bir oh çekersiniz. hemen akabinde ufak bir hareketle çaktırmadan malum yerlerin kontrolünü yapar ve rahatlarsınız. yaklaşık 5 dakika geçer. siz güzel güzel oturup sevgilinizi beklemek varken yine aklınıza giren şeytana uyup "dur bir daha kontrol edeyim" dersiniz ve tam burnunuzu koltuk altınıza dayayıp başınızı kaldırdığınız anda şaşkın bakışlarıyla hatun kişiyi karşınızda bulursunuz.
durumu açıklamaya çalışsanız olmaz, açıklamasanız ayrı dert. hayatta ufak gibi gözüken ama çok fena mide bulandıran problemlerden yalnızca biridir bu. ilk buluşmaya damga vurur ve o kızla sevgili olursanız mutlaka ileride bunu şakayla karışık da olsa yüzünüze vurur.
