ilginç rüyalar

entry306 galeri6
    130.
  1. (bkz: uçan arabaya binmek)
    bildiğin araba ama gaza basınca hary potter kimin irtifalı sürüş keyfi yaşıyorsun.

    (bkz: ancak rüyada gerçekleşebilecekler)
    0 ...
  2. 129.
  3. 8 katlı bir binanın asansöründen inerken klonlanmak. her katta benden ve beni kovalayan katilden olması..
    gitgide sayının artması.
    kafayı yemek.
    1 ...
  4. 128.
  5. beşiktaşlı olmama rağmen adnan polat ve atletico madrid başkanıyla ardayı daha pahalı bir fiyata satmak için aynı masada pazarlık etmek. ulan türk olunca işte insanın kalbi elvermiyor heralde başka bir açıklaması olamaz bu rüyanın.
    0 ...
  6. 127.
  7. kalktıktan sonra duş almaya sebep vermesi muhtemeldir.
    0 ...
  8. 126.
  9. gelin beyler anlatıyorum.son yıllarda gördüğüm en ilginç rüya.okumayan çok şey kaçırır.

    şimdi ben dün gece yatmadan evvel bi porno film izledim.ama sahneleri falan farklıydı yani görmediğim şeyler görmüştüm.neyse yatağa girdiğimde de kafama takılmış olmalı ki rüyamda onunla ilgiliydi.geçelim rüya aşamasına.şimdi benim yazdığım ama sevgilisi olan bi kız var gerçekte tamam mı.işte bu kız rüyamda sevgilisiyle sevişiyor böyle ama çıplaklar tabi.ve bunu internetten yayınlıyorlar.ben de izliyorum tabi o sırada.hatta konuşuyoruz falan kızla.ama neler konuştuğumuzu hatırlamıyorum.sonra bi bakıyorum bizim kızın sırtında bir sürü dövmeler falan.dövmeler çok ilginç ve sık.çok ilginç pozisyonlarda sevişiyorlar ama bunlar.bide internetten yayın yapıyorlar dedim ya.benim izlediğim yer böyle bi banka atmsi gibi bi yer.yani yoldan geçen biri gidip izleyebiliyor.sonra işte ben ilk izlemeden sonra tekrardan gittim işte bir şeyler demek için ama sonrasını hatırlamıyorum.

    ulan hani en son düşündüğün rüyanda çıkar derler ya bu kadar olacağını düşünmemiştim ama şerefsizim kıza bakış açım değişti lan.neye yorumlayacağımı da şaşırdım.
    1 ...
  10. 125.
  11. bu zamanlardan 7 sene öncesiydi.. Şöyle bir rüya gördüm:

    Güneşli bir gün.. Ama hiç olmadığı kadar güneşli bir gündeyim, yakıcı bir sıcaklık ve nefes alamayacak kadar boğuk bir hava var. Kafamı kaldırıp gökyüzüne baktığımda anladım: devasa bir ateş topu (güneş) sanki hemen başımın üzerinde, gökdelenlerin hemen üzerinde; gözlerimi gezdiriyorum semada ne göreyim jüpiter, bildiğimiz gezegen işte gazlarını salıyor dünyaya hava ondan dolayı bulanık, göz gözü görmüyor yeryüzünde sanki. Aklım hiç olmadığı kadar şaşkın bir halde devam ediyorum seyre.. çeşitli gezegenler yine dünyanın başına üşüşmüş, saldırıyor kendilerince, kimisi patlıyor kimisi yanıyor, ay bile çoktan güneş tarafından yutulmuş.. Sonra, başımı yere çeviriyorum ne göreyim, yarılmaya başlıyor yavaşça sarsıntılarla birlikte.. Gökdelenler yıkık dökük, kimisine uçağa benzer araçlar çarpmış saplanmış.. Etrafta insan denen varlık kalmamış, sıcaklık hissedilir derecede artmaya başlıyor, havada partiküller hiç olmadığı kadar fazlalaşıyor, yer sarsıntıları gittikçe şiddetleniyor, buğulu bir ses uzaklardan geliyor ne olduğunu anlayamıyorum daha önce hiç duymadığım bir güçte gizemli bir ezgi.. Birden gözlerim kararıyor ne olduğunu bilemeden yere düşüyorum.. Sonrasında uyanıyorum..

    Bu rüyanın detaylarını, gördüğüm geceden bir hafta sonra hatırlayabildim.. Neye yorumlanır bilemiyorum ama ben müsaadenizle buna kıyamet diyorum o zamandan beri, değilse bile öyle farzediyorum..
    0 ...
  12. 124.
  13. ilk kez kalınan bi evde yastığın altına anahtar koyduğunda kısmetini görürsün derlerdi denedim. ama o gece zombi filmi izlediğim için bütün gece onlarla uğraştım. kısmetim bir zombi. *
    1 ...
  14. 123.
  15. 122.
  16. rüyada ibrahim üzülmez'i görmek.

    halı sahada gol attığım bir sırada ibrahim üzülmez yanımda belirir ve gol sevincini birlikte yaşarız. adamın yüzünde anlamsız bir gülümseme vardır. ben "üzülmez-toraman-yumruk" üçlüsünün etkisiyle: "ulan ibo, kendini tutamadın yine di mi lan?" derim. sonrasında beraber gülmeye başlarız.*
    1 ...
  17. 121.
  18. 120.
  19. hayatımda -nedenini psikolog yazar arkadaşlara bırakıyorum- unutamadığım tek bir rüyam var. onu da 7-8 yaşlarında gördüm:

    mahallede futbol maçı yapıyoruz ve ben kaleciyim (ki rüya dışında hayatımda hiç kaleci olmadım). kalemde takılıyorum, bir orta saha mücadelesidir gidiyor ve bana hiç top gelmiyor. derken kalenin sağ direk tarafına bi kedi yaklaşıyor (ki o yaşlarda kedilerle çok haşır neşirdim ve mahalledeki her kediyi tanırdım. bunu tanımıyordum) ben buna bi bakıyorum, o da bana bakıyor ve yalanmaya başlıyor. peki, herşey normal. ben kafamı sahaya çeviriyorum ve sağ taraftan bir ses işitiyorum:

    "mantar kaleci" ( o yıllarda -80 sonları yani- her topu içeri alan kalecilere "mantar" denirdi. şimdi deniyor mu bilmiyorum)

    ben bakıyorum bi tek kedi var o yönde. şaşırıyorum. hafiften tırsıyorum. duyduğuma eminim sank iama yine de "bana öyle geldi heralde" diyor ve tekrar maça dönüyorum. ama hemen akabinde yine o ses:

    "mantar kaleci... mantarsın sen oğlum"

    yok bu sefer eminim artık kedi söylüyor.

    "sen mi konuşuyorsun" diyorum ürpererek. kedi bi yandan yalanmaya devam ederken bi yandan cevap veriyor:

    "e ben konuşuyorum tabii ki başka biri mi var burda?"

    ben ise kedinin konuşması mucizevi bi durum değilmiş gibi o kısmı geçip "mantar değilim ben! çok iyi bi kaleciyim" diyorum (ki her aklıma geldiğinde o rüyadaki mirror'un bu tatlı tepkisine hasta oluyorum * )

    rüyanın bundan sonraki kısmı ise şu şekil geçiyor:

    "mantarsın işte"
    "değilim"
    "mantarsın mantar... çok gol yersin sen"
    "ya değilim yaa! değilim ben mantar"

    ve ben bu şerefsiz kediyle uğraşırken, dönüp onunla tartışıyorken bir gol yiyorum. bu adi kedi bu fırsatı hiç kaçırmıyor:

    "mantarsın işte. ben sana dediydim. mantarsın." diyor. ve ne bir gülme var ifadesinde, ne bi dalga geçer hali.. gayet kedi gibi ciddi... patilerini yalamaya devam ediyor.

    dağılıyorum. "değilim" diyorum. "senin yüzünden oldu yoksa yemezdim ben o golü" diyorum. nasıl ağırıma gidiyo... nasıl ağlıyorum...

    (n'olmuş lan bana o ara? bişi olmuş a.k. :) )
    0 ...
  20. 119.
  21. rüyada enteresan enteresan aklın sırrın ermediği olaylar görmek mesela izmirin sokağındayken hakkarinin dağına tırmanırken buluyorsunuz kendinizi bir anda. uyanınca yaov ne alaka diyor insan kendi kendine.
    0 ...
  22. 118.
  23. kenan imirzalıoğlu ile kalabalık bir masada iftar yapılır.
    kenan samimiyiz o anda o yüzden isimle hitap ediyorum.
    kulağıma eğilip küçükken altıma işiyordum der. ben yorum yapamadan ferhunde* gelip kenan'ı götürür.
    çok mu dizi izliyorum nedir?
    0 ...
  24. 117.
  25. okulun bahçesinde cem yılmazla şakalaştığımı gördüm.
    0 ...
  26. 116.
  27. uyandığında yaran rüyalardır. örneklemek gerekirse:

    şimdi kıraç rüyamda klip çekmetedir (hiç de dinlemem etmem nerden girdiyse artık).. neyse bu klip bir metroda çekiliyor. metro geliyor arada kıraç şarkı söylerken kızları kesiyor içerdeki sonra da el işareti yapıp gönderiyor. sonra kıraç dahil 3 grup elemanı metroda şakalaşmaya başlıyor derken birini bağlıyorlar tavanadan adam güle güle sallanıyor. tam böyle gülmece eğlenmece derken metro gelip çarpıyor adama. bunlar panikliyor falan kaçmaya başlıyorlar metrodan dışarı çıkıyorlar dışarda askerler var. neyse tam o sırada darth vader geliyor (oha artık) askerleri doğramaya başlıyor. o sırada kıraç ve elemanları kaçıyor. darth vader cenk eylerken kolunun bi kısmını düşürüyor. sonra askerler bundan yararlanıp darth vadera çullanıyorlar. vader zar zor kolunu buluyor işte yerine takıyor falan ışın kılıcını bi alsın eline. oy anam oy bi sağdan bi soldan bi sağdan bi soldan dağıtıyor bütün elemanları. derken annem geldi uyandırdı dersaneye geç kalcan diye. hep böyle olur zaten.

    bu rüya gerçek bu arada yanlış olmasın
    0 ...
  28. 115.
  29. rüya boyunca görüntüsünü görmeden sadece bi ismi size söyleyen birini duymanız uyandığınızda noluyo yauu demenize neden olur, oldukça ilginçtir. yok hani karşı cins ismi olsa yani bi erkek ismi olsa gelecekten haber mi geliyor diyeceğim ama bildiğin hemcinsimin ismiydi, ne alaka anlamadım. seda seda seda seda diyip durdu biri korku filmlerindeki gibi bi sesle rüya boyunca. seda nın rüya tabirlerine bakmak istedim ama öyle bi kelimenin tabiri de yok. başıma seda isimli birinden çorap örülmese iyidir. *
    0 ...
  30. 114.
  31. bu kadar ilginç ve gerçekçi bir rüya hiç görmemiştim. ki avrupa birliği ile ilgili konuları takip dahi etmem.

    rüyamda televizyon izliyorum. birden sağ üst köşede bir yazı beliriyor: "turkey is in @"

    bilmiyorum, ama @'in anlamı rüyamda avrupa birliği demekti. dünya ayağa kalktı, hiç bu kadar etkileyici ve güzel bir rüya görmemiştim. geleceği görüyorumdur umarım.

    edit: he unutmuşum, bir de o @'in yanında bir türk bayrağı.
    0 ...
  32. 113.
  33. rüyada, gs yönetiminin daha fazla tahammül edemeyip frank rijkaard'ı kovduğunu ve rijkaard'ın gözleri dolu bir şekilde kulüpten ayrıldığını görmek

    not: fenerbahçeliyim, ama acıdım rijkaard'ın o haline. "gel bizde malzemeci ol" diyesim geldi yani. o kadar acıdım.
    1 ...
  34. 112.
  35. altyazılı olarak gördüğüm rüyaların sözlük karşılığıdır.**
    0 ...
  36. 111.
  37. rüyada rüya görmek ve rüyaydayken rüyadan uyanıp rüyayı bir tanıdığınıza anlatmak ve onunda buna yorum yapması ardından tekrardan uyumak ve bir çinliyle garip ilişkilerde bulunmak.**
    0 ...
  38. 110.
  39. ezel dizisindeki kamil karakterini görmek. süper kahramanvari bir kıyafetle belirdi. elleri belindeydi. kido reklamlarındaki kahramanlar vardı ya. hah işte! duruşu tıpkı onlar gibiydi. bir an geldi geçti öyle.
    aşk-ı memnu'daki çetin özder, trt yorumcusu ömer üründül, geniş aile'deki bilal'in yandaşı "müfük"* ve son olarak kamil. rüyalarıma giren bu kişiler bana ne gibi mesajlar veriyorlar, anlayamadım. allah hayır eylesin.
    1 ...
  40. 109.
  41. donla amsterdam a uçmak. (araçsız)
    1 ...
  42. 108.
  43. -rüyada, geniş aile dizisinden, bilal'in yandaşı "müfük"ü konuşurken görmek.
    -rüyada, trt binasında ömer üründül'ü görmek.
    not: lütfen beni bunlarla değerlendirmeyin.
    0 ...
  44. 107.
  45. -hüseyin abi bi rüya gördüm.
    -..
    -abi sana diyorum
    -..
    -az baksana abi yaa
    -he ne var be söyle
    -ya abi böyle bi yokuştan koşarak iniyorum kousyorum kosuyorum
    -eee
    -öyle koşuyorum yani
    -la oğlum bi git başımdan..!
    1 ...
  46. 106.
  47. yağmurlu bir sokakta kendi ile yürürken, hüzünlenen bir insan düşünün.
    kendine anlatmaktadır, geçmişte yaşanan onca olayın sebeb olduğu hezeyanları.
    sonra bir an gelir, mutlu bir bakışla, anlatılanları dinleyen kendi, üzerindeki paltoyu atar omuzlarından, sana seni geri vermem gerek anlaşılan diyerek, göğsünden bir geçit açarak, kaybolur kendi vücudunda.
    bir anda, 3 yaşına ilk hatırladığı hayat sahnesine büzüşür zaman.
    elinde akide şekerleri, askılı kısa pantalonuyla, ıslak dudaklarına çarpan, taze biçilmiş çimen kokuları arasında, eski bir traktörün, doğduğu evin duvarında kayboluşunu izler. sonra artık yaşamayan dedesi, açar geniş bahçe kapısını, yüzünde dedelik tasviri gülüşüyle, nasırlı ama sıcacık, kocaman ellerini açarak, diz çöker torununun önünde, çocuk akide şekerlerinden birini daha ağzına atar coşkuyla ve olanca sevgisiyle dedesinin kollarına atılır. tam o anda dede kaybolur, ev kaybolur, çimen kokusu kaybolur, akide şekerleri ve keskin tadı kaybolur.
    boş ve ıslak bir karanlıkta bulur kendini, dört tarafından yakarışlar, gözyaşları, kırgınlıklar, yitip gitmiş özlemler akan bilinmezde, gariptir ki, yabancı gelmemektedir, içinde bulunduğu ortam. yürümeye başlar emin adımlarla, bir taraftanda, duvarlardan süzülen kırgınlıkları, hüzünleri, özlemleri toplamaya başlar. mekandan kopardığı her hezeyanda, bulunduğu ortamın biraz daha aydınlandığını ve yavaş yavaş akide şekeri tadının diline vurduğunu hisseder. son kederide kucakladığında, kolları arasındaki onca hezeyanın, 30 yaşındaki kendisine dönüştüğünü ve dedesinin bakışlarında tanıdığı, sıcak bakışla baktığını farkeder. yaşarken söyleyemediği kadar içten bir duyguyla, seni seviyorum der. o an tekrar kendi ile barıştığını hisseder. kolları boştur ve tekrar doğduğu evin kapısı önünde, akide şekeri ağzında, burnunda taze çimen kokusu, kalbinde dedesinin ellerinin sıcaklığı, koşarken bulur kendini, bu kez farklıdır ama 30 yılın birikmiş duyguları ile hesaplaşmış, tertemiz bir yürektir artık, dedesinin özlediği kokusuna gömer başını ve o an uyanır. uyku sersemliğiyle yüzündeki anlamsız gülüşü ve kalbindeki eşsiz mutluluğu anlayamaz. o an ağzındaki akide şekeri tadını ve dedesinin kokusunu farkeder. hayata dair hatırladığı ilk an olan, evin önünde hayal eder kendini, traktörün görüntüsü ve ardında bıraktığı sesi hayal meyal hatırlar. farkındalığı gizli bir gülüş ve huzurla tekrar uykuya dalar.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük