yesilist.com'dan alıntı:
" Tarih kitapları, 2016 Eylül’ünü iklim değişikliği hakkında bir eşiğin daha aşıldığı tarih olarak işleyecek. Normalde oldukça düşük olması gereken bir mevsimde, havadaki karbondioksit oranının aylık ortalaması 400 ppm’nin (bir milyon birimdeki partikül miktarı) altına düşmedi.
Bilim insanları bu veri ile birlikte 2016’yı artık 400 ppm’nin üzerine çıktığımız yıl olarak kabul ediyor ve bizim yaşamımız boyunca bu seviyenin altına inebileceğimizi öngörmüyorlar. "
aslına bakarsan çok ta bi şey yok.
dünya ikliminde 1000 seneden tut 50 senede tekrarlanan döngüler var.
sanırım onlardan birini yaşıyoruz.
sanki hiç sel, aşırı sıcak, aşırı soğuk yaşamadık.
bunlar her zaman olan şeyler.
insanlar iklim değişikliği için bir şey yapmaya kalkarsa iklim daha da bok olur. Bence kendi haline bıraksak daha iyi yapmış oluruz. Elimizi sürdüğümüz şey bok oluyor sonuçta.
anamızı silkecek bu yarrak bizim.
ocak ayındayız alooo !
dışarı çık gündüz bahar gelmiş sanarsın.
sikişe sikişe çoğaldı bu amk insan milleti. doğanın da bi yere kadar sabrı var.
hayır iyi güzel çoğalıyorsunuz da he ryer beton oldu amk onu napçaz?!
Türkiye iklim değişikliğini bir sorun olarak algılamaktan çok uzakta. Bugün dünyanın en önemli gündem maddelerinden biri olan iklim değişikliği, Hükumet tarafından açıkça gözardı ediliyor. Türkiye, mevcut kömür santralleri ile Avrupa ülkeleri içerisinde en fazla emisyon kirliliğine sebep olan ülkelerin başında geliyor. Bunun üzerine planlanan 50 yeni santral ve bir iklim politikasının olmaması, iklimi, insan ve çevre sağlığını büyük tehlikeye sokuyor.
--spoiler--
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, "iklim alanında son hız harekete geçmemiz gerekiyor. Kaybedecek bir dakikamız bile kalmadı." dedi. https://tinyurl.com/mrdhp7py
--spoiler--