ilk üniversitede keşke yapsaydım dediğiniz her şeyi ama her şeyi yapın.
Bu şans herkese ikinci kez verilmez. Bu sefer daha oturaklı bir şekilde hayatınızın o güzel üniversite çağını yaşıyor oluyorsunuz.
ilk derste sınıfa hoca girdiğinde ayağa kalkacak olan hıyarları görüp kıs kıs gülüyorsunuz.
"Kanki ya df aldım ne ki bu?" diyen sistem bilmez arkadaşlarımıza öğrenci işleri hizmeti veriyorsunuz.
Fakat ne yapın edin, ikinci tercihte de yanlış bölüm seçmeyin. Haliyle nesil gün geçtikçe küçülüyor. 2001 doğumluların üniversiteye başladığı günümüz türkiye'sinde bunun bir üçüncüsüne katlanamayacak olmanın bilincinde olun.
Sınıftakilerle tabii ki arkadaş dost olun, fakat yaşça büyük olduğunuzu da belli etmeden geçmeyin. Gelip salak şakalarını size yapmasınlar.
Girebildiğiniz kadar çok okul kulübüne girin. Sosyalleşmenin dibine vurun.
Kör göze parmak sokar gibi değil ama yine de insanlara ve hocalara öncesinde bir üniversite okuduğunuzu belli edin. Sizin düşüncelerinize daha çok saygı duyarlar.
Yaşınıza yakın öğretim görevlilerini kafalayın. Birlikte arada bara restorana gidiyorsunuz sonra. Hoş oluyor.
Şimdilik bu kadar. Spesifik sorusu olan olursa buyursunlar. Aklıma gelirse de editlerim burayı.
Dört tane üniversite bölümü okuyan biri olarak şöyle yorumlayabilirim, her bölümün ve şehrin ayrı bir dinamiği var. Sanki yeni sevgili gibi düşünün. Hepsinin ayrı bir özelliği var ve eski deneyimlerin çoğu zaman işe yaramaz. Yaşın kemale erdikçe abi yada abla diyorlar. Ama yaş ilerledikçe daha keyifli okunuyor.