ikinci mahmut'un adını duymayanların dahi sandığı ilimden fenden, yenilikten anlamayan, fakat birçok yeniliğe imza atan kişilik. * tophane saldırısını haklı bulanlar bunu çok sever artık niyeyse?
bugünkü kürt sorunun temelini atan adamdır ayrıca, kürtlere inanılmaz özgürlükler tanımış onların mimarı olmuştur. zaten kendisi kürtlerin babası olarakta bilinir.
bir de buna hakan diyenler falan var. saygı duyuyoruz, fakat tebebssüm etmekten de kendimizi alamıyoruz.
kudus'ü yahudilere satmamış ama kıbrıs'ı ingilizlere kiralamıştır.
devleti 30 yıl uzatmış, fakat devletin yarısının elden çıkmasını sağlamış. *
torunu hergün viski içtiğini söylemiştir. birilerini rakı içiyor diye eleştirenler bunu da görmemezlikten gelir tabi.
ayrıca bismarck yani dünyanın gelmiş geçmiş belki de en büyük devrimcisi, hakkında birşey dememiştir, en azından samimi bir kaynak ben bulamadım.
40 yıl boyunca Avrupa Devletlerinin birbirine girmesi bekleyip,birbirlerine girdiği anda bir darbeyle tahtından indirilen Allah ve Millet dostu Vatanperver bir padişahtır.Allah toprağını bol etsin.
ortada kalmış bitip yitip giden bir imparatorluğun son çırğınışlarında hükümdar koltuğunda oturmuş, ülkenin zavallı haline bakıp ölmemesi için uğraş veren bir padişahtıR...
Bugün Türkiye'de sanıyorum Mustafa Kemal Atatürk'ten sonra en çok tartışılan tarihi şahsiyettir. Hakkında leyhte ve aleyhte bolca yazılıp çizilmiştir. Hakkında detaylı bilgi sahibi olmak için Orhan Koloğlu'nun eseri pek çok yapıta göre daha objektif sayılabilir.
dönemsel mecburiyetlerden ve ilgisinden ötürü hem bölgesinin hem de dünya siyasetinin ve komplike uluslararası ilişkilerin içinde olmuş ve önemli gelişmelere tanıklık etmiş bir padişahtır. mesela,
Devletimiz içinde hakkında fazla bilgi edinmemizi istemeyenler olsada iyi bir devlet adamıydı.Kendimizi övmek kimseye pek inandırıcı gelmez ama Alman Şansölyesi Otto Von Bismark Abdülhamit Han hakkında şöyle bir ifade kullanmıştır''Dünyâda 100 gram akıl varsa, bunun 90 gramı Abdülhamîd Han'da, 5 gramı bende, kalan 5 gramı da diğer dünyâ siyâsîlerindedir.''Güçlü politikasıyla osmanlının yıkılmasını 33 sene engellemiştir.Hareket Ordusu adlı Arnavut Çetelerinden oluşan hainlerce Tahttan indirilmiştir.
bu başlık altında bismarck ın abdülhamit ile ilgili söylediği iddia edilen lafı 100. defa yazana araba veriyorlar sanırım. 99 defa yazılmış ama kaynak desen elde var sıfır. elbette şairlerin tarihçi olduğu memlekette en fazla bu kadarını bulabilirsin.
abartmalara ise hiç girmesek daha iyi sanırım. örneğin denmiş ki abdülhamid seri atışlı martini henry tüfeği
almış ve plevne harbinde üstünlük sağlanmışmış. bir defa o tüfekler sultan abdülaziz döneminde alınmış, çoğu da 93 harbinde ruslara geçmiştir. gerçi bu iddiaları ortaya atan arkadaş imla kurallarından bihaber olduğu halde bunu nasıl bilecek?
ülkemizde monarşi yanlılarına bir tarihi figür olarak sunulmuştur kendisi, elbette allanıp pullanarak. mustafa kemal i başımıza put yaptını diyenler sistematik bir abdülhamid çalışması yapmaktalar. mustafa kemal muhalefete göz açtırmıyordu diyenler nedense sadrazamın bile yabancı gazete okuyamadığı sansür dönemini göremiyorlar.
bakıyorum mesela, deniyor ki devletin çöküşünü 33 sene geciktirdi. kahin misiniz lan?
yani dünyanın en güçlü devletinden bahsediyoruz sanki. bir savaşa girdi ve çöktü devlet öyle mi? 150 senedir osmanlı ya dayak atan rusya çökerken, avusturya koskoca imparatorluktan ufacık devlet haline gelirken, din tarım imparatorluklarının sonunun geldiği dönemde ne imparatorluğu.
havagazı, elektrik, demiryolu, limanlar ve gümrükler yabancı şirketlerin elinde, madenlerin hepsi kullanım hakları verilmiş halde, tarım desen rejilerin elinde bitap düşmüş, donanma çürüyor, ordu desen benden uzak dursun yeter.
bu mudur gelişmeye giden yol?
fanatikliğe de gerek yok düşmanlığa da. abdülhamid kısıtlı eğitimi ve sarayda hapis hayatı yaşamasına rağmen belli özelliklere sahip oluşu sayesinde çöküş içindeki devlette kurumları olmasa da düzeni elinde tutmaya çalışmış ve kısmen başarılı olmuştur. sanıldığının aksine çok toprak kaybetmiş, ancak borçlanmayı sonlandırarak çok önemli bir işe imza atmıştır. kah ingilizlere, kah almanlara imtiyaz vererek ortayı bulmaya çalışmış, ancak 1897 yunan savaşında olduğu gibi ordusu savaş kazanırken toprak, prestij ve nüfuz kaybederek diplomasi fakirliği gösterdiği de olmuştur.
ölü sayılabilecek bir imparatorluğu ensesinden tutup otuz üç yıl daha yaşatmayı başarmış siyasi deha.dünya bu zatın icraatlarını,politikalarını ders diye okurken,okuturken kendi torunları onu baskıcı,zorba diye nitelendiriyor.
vatansever bir devrim padişahı. telefonun icadıyla kısa bir süre içerisinde istanbul'da telefon santralleri kurdurtmuş ve ihaleyi yabancı şirketlere vermemiştir. kendisinden sonraki padişahlar ilk olarak telekomükasyonu ingiliz fransız ve amerikan ortaklığı ile kurulan bir şirkete vermiştir. 93 harbi olarak bilinen osmanlı-rus savaşına her zaman karşı çıkmış lakin Mithat Paşa, Damad Mahmud Paşa ve Redif Paşa gibi devlet adamlarının ısrarlarıyla savaşa girilmiştir.
ne acıdır ki bu savaş rusyanın lehine sonuçlanmış doğuda Erzurum, batıda ise Bulgaristan'ın tamamı ile istanbul surlarına kadar Trakya işgal edilmiş ve dönemin en ağır mütarekesi ayastefanos antlaşmasına imza atılmıştır.