sen ne ayaksın olum dedirtecek durumdur.
hele ki bu şahsiyet sevgililer hakkında yerli yersiz yorum yapma lüksünü kendinde bulup ortamın içine sıçıyor ise o kişiyi acilen depikleyip dışarı uçurmak gerekli bir farzdır...
sevgililerin tutumuna bağlı olarak çok da kötü olmayabilecek bir durum, ama sevgililer yanlarında kimse yokmuş gibi öpüşür koklaşırsa üçüncü şahsımız tatsız anlar yaşayabilir. bu durumda yapılabilecek davranışlardan biri "hoop, ayrılın" demek olabilecekken, tavsiye edilen davranış biçimi başını eğip önüne bakmak veya uzaktaki bir tabelayı okumaya çalışarak onlardan rahatsız olmuyormuş gibi davranmaktır. baktınız o da çözüm olmadı, en kökten çözüm bir işim vardı deyip başını önüne eğerek, benim neden yok lan diye hayıflanarak yavaş yavaş mekandan uzaklaşmaktır.
kankasıyla dolaşırken kankasının sevgilisiyle karşılaşıp bir yerde yemeğe gitmek. sürekli onlara konuşacak konu bulmak (bulamamak). sonunda sıkılıp kaçmak ve içinizden küfür etmek.
her zaman içinde bulunduğum durumdur. hatta iki sevgili varsa benim için sevindirici bile olabilir. genellikle benim arkadaş grubumda 3 4 tane sevgilinin yanında sap olarak dolaşıyorum. nolmuş lan yanlarında üçüncü oluyosak. benim sevgilim yok diye gidip atayım mı kendimi köprüden?
çok berbat bir durum. yolunu kaybetmiş de dünyaya düşmüş bir uzaylı gibi hissedersin ya bazen kendini ya da otostop çekerek bindiğin arabada konuşmak için bir mevzu bulamazsın ya işte öyle bir şeydir. sanki kaybolmuş bir çocuksundur onların yanında, hep binalara bakarsın etraftaki insanlar dikkatini çeker. ikisi sohbet eder ara ara sana da pas atarlar kısa cevaplar verirsin bir anlaşmazlıkta hakem olursun espri yaparlar sana komik gelmez ama yine de gülme ihtiyacı duyarsın. bir cafedeyseniz onlar bir şeyler söyler sende içinden bana da bir kezzap dersin ama dışından aynısından diye çıkar bu ses. garip hissedersin kendini oysa her şeyi yapabilmeye kudretin varken. zor iştir ikilinin yanında üçüncü olmak gömmeli batak oynamak. gömdükçe küfür edersin kendine içinden.
berbat bir gün geçiren ve her saniye bulundugu durumun verdigi acıdan başka bişey düşünmeyen kişidir. onu orada bulunduran da kaderin bi cilvesidir, yalnız olması da... fakat çift sevişirken ayıp olmasın diye sağa sola bakmak zorunda kalmayı hiçbir zaman hakketmemiştir. o an, oracıkta ölmek daha makul gelir insana. o yüzden bu yaşanmadan ortam bi bahaneyle terkedilmeli.
3 forvet karşısında kalmış kaleci gibidir bu kişi. ne yapacağını bilemez. onlar "aşkım, bitanem seni seviyorum" derken bizim ki "evet havalarda baya ısındı" diyerek araya girmeye çalışır.
eğer sevgililer ile üçüncü kişi liseden/üniversiteden/mahalleden/dersaneden/yok ebesinin bilmem nesinden arkadaşsa, yüksek ihtimal güzel vakit geçirecek olan kişidir. her ikisiyle de rahat rahat sohbet edebilir.
kendi isteği dışında gelişiyorsa sorun değildir, ama istenmediği yerde duruyorsa ebesi sikilesidir. bir keresinde dayanamayıp, "sen gitmeyi düşünmüyor musun?" diye ayar verdiğim bir modeli, günümüzün içine etmiştir.
telefonla kanka olunur, ortamdaki insanlar teker teker kesilir, nolur beni birileri arasın, işim çıksın da gitmek zorunda kalayım diye dualar edilir. hatta daha da ileri gidilip kuzene beni arasana lan çabuk diye masa altından sms atılır. bi şekilde kurtulunmalıdır bu eziklikten. özgüven yaralayıcı bir durumdur.
