kapandı iyi güzel de daha önce giyindiği gibi olmasa da etek bluz üzerine de başörtü bağlanabilir, illa kapandı diye şekilli şekilli şeyler giyinmek gerekmediğini bilmesi egreken sunucu. illa beyaz başörtü örttün diye beyaz kaftan giymek gerekmiyor.
kadın kadınlığını bilsin erkek daha değerlidir demişti bir programında. kadın olmasından utandım o an. dincilikte bir yere kadar. eşitliğe dilini ne hakla uzatıyorsun?
başını kapamış lakin ikinci dünya savaşı yıllarındaki ucuz fransız fahişelerini andıran makyajından bir türlü vazgeçememiş hanımefendidir. yaptığı programlardaki kendini kaybetmiş hali ve hareketleri için atalarımız zamanında lafı koymuşlar: "bizim gelin bizden kaçar, başını örter kıçını açar." serdem coşkun isimli diğer ömür törpüsü televizyoncu hatunla beraber ölüm grubuna düşmeleri temennimdir.
bir ara "bir ineğe klasik müzik, diğerine metal müzik dinletmişler. klasik müzik dinleyeni daha verimli süt vermiş, diğeri sütten kesilmiş" gibi saçmalıklarla halkı zehirlediğine tanık olduğum kadın.
mahalledeki "-mış, -miş, -muş" dan başka anlatacak bir şeyi olmayan gün teyzeleri canlı program sunarsa ne olur?un cevabı.
(#9520699) nolu entry den sonra bugün yine bir saçmalığına şahit oldum. bu sefer zaping sırasında bilerek durdum bu kadının programında. yanına bir tane doktoru almış, aynen şunları söylüyordu, "evet efendim, zartzurtzönk programı olarak bizler her hafta, bebek isteyen izleyicimize tüp bebek armağan ediyoruz." höhhh nasıl lan.
az önce şu hasta ve halsiz bünyemle zaping yaparken kanal 7 deki programına rastladığım ve tam o sırada, kazak, yelek, şapka, bebek falan örüp satan bir konuğuyla konuşurken, aynen şu konuşmalara şahit olduğum ve olur olmaz sa saydırıverdiğim, yapmacık ötesi ve mantalitesine tükürmek istediğim insandır.
i=ikbal gürpıbar
k=konuk
i-eveet sizce yaptığınız en ilginç şey nedir bize gösterir misiniz?
k- eheh.. ıı.. hepsi.. eheh...
i- eveet... aa bak mesela burda bir bebek var ona bakalım, ne güzel olmuş bez bebeğimiz. şimdi hep barbie ler var, bizim kültürümüzde hiç olmayan, bize yabancılar tarafından aşılanmaya çalışışan çırılçıplak, makyajlı barbieler.. çocuklarımız bunlarla büyüyorlar malesef, onlara bu kötü şeyler aşılanmıyor, "haa ben büyüyünce bu bebek gibi olmalıyım" diyor sonra çocuk değil mi efendim. halbuki bizim annelerimiz, anneannelerimiz bize ne güzel bez bebekler yapardı. en güzeli. bizi izleyen annelerimiz de yapıverse ya çocuklarına bu bebeklerden değil mi. evet efendim.
k- eheh.. evet...
............
ikbalgurpinar. com diye kendi ismini verdiği saçma sapan bir sitesi vardır, çok yapmacıktır. izlenildiği zaman insanı çileden çıkaran gülmeleri, programları ben napıyorum allahım dedirtir.
her gördüğümde tüylerimi diken diken eden şey. ses tonu, makyajı bi de cami hocası gibi vaaz verişi yok mu ağzına ıslak odunla vurasım geliyor. kazayla bi dedikodu programında denk geldim de evlerden ırak kardeşlerim. kocası eminim çok mutludur ondan boşandığına. kocası kurtuldu ama o çocuk nolcak?
televizyonlarda şov amaçlı saçını örttü haberlerine ağlayarak "bık bık bık ben içimden gelerek "tesettüre girdim" bık bık..." şeklinde cevap veren itici ötesi mahlukat. önce tesettürün ne demek olduğunu araştırsaymış keşke diyor insan. yüzünde bi kilo makyaj, elinde ojesi, boynu boğazı hatta ensesi bile açık bi haldeyken saçlarını şifondan bozma bi boneyle örtüp uzun elbise giymenin neresi tesettürdür. içinden böylesi geliyosa hiç gelmese daha iyiydi. hiç olmadı tesettürün manasının içine edilmezdi.
ayrıca çıkıp peygamberimiz şöyle yapardı şöyle ederdi öğütleri verip duruyor, bu şahıs. keşke kahkaha atmanın da peygamberimiz tarafından çok da hoş karşılanmadığını bilse de o aptal kahkalarını atıp durmasa sürekli.
samimiyetsiz, itici, sinir edici bir gülüş mü desem -yoksa anırış mı desem- sahip televizyoncu. zavallı cahil kadınlar da hayranlıkla ağızları açık onu izliyorlar. şu sıralar,defalarca boşanmasına rağmen, garip bir pişkinlikle, sorumlu ebeveyn edasıyla "bunu okusaydık boşanmazdık" dediği bir kitabı millete pazarlamaya çalışıyor. ayrıca sitesinden de bone, bornoz falan satıyor. ha bir de, trt'de çalıştığında aylık 18 bin TL maaş alıyormuş. ne ala memleket!
kimin arabasına binse onun türküsünü söyleyen insan. hele gazete köşesinde kadınlara tavsiyeler diye bir yazı yazmıştır ki, bir kadın köle nasıl olur sorusunun cevabını vermiştir kendi kendine. madem öyleydi de kocan niye boşadı seni diye sorarlar insana.
hakkında olumsuz yorum yapan bütün internet sitelerini mahkemeye verecekmiş. keşke, bunlarla uğraşacağına neden bu kadar insan benim samimiyetime inanmıyor diye sorsa kendine.
yapmış olduğu program çok ciddi derecede psikoloji bozan kadın. bu kadının yaptığı program ve türevleri derhal kaldırılıp yerine eğitici programlar konulmalıdır. ha eğer evinden kaçan birileri varsa bu ülkede hukuk var, adalet var, güvenlik güçleri var. insanların göz yaşlarından prim devşirmek de ne demek oluyor?
rock müziğin psikolojik sorunlara neden olduğunu saçma sapan bir deneyle anlatmış sunucudur. efendim bir japon bilim adamı varmış, ismi makasikoymuş. bu adam iki tane ayrı bardağa su doldurmuş. ilk bardağa rock müziği dinletmiş, bağırmış çağırmış, hakaretler etmiş. diğer bardağa ise güzel müzikler dinletmiş, tatlı tatlı sözler söylemiş ve deneyi bitirmiş. deneyin sonucunda ise rock müzik dinletilen su moleküllenmiş, kabarcıklanmış, tabiri caiz ise psikolojisi bozulmuş, diğer suda ise hiçbir bozulma olmamışmış...
artık bundan sonra bu hanfendiye birşey söylemiyorum. anlattığı masal bir yerden kulağımda çınladı acaba nerden hatırlıyorum. hah buldum işte!
(bkz: fetoşçu masalları)
