istanbullulara her sabah ve akşam olmak üzere günde iki doz tecavüz eden ayıpçı kurum.
istanbullular iyi bilir senelerdir kullandığımız akbillerde aktarma diye bir hizmetimiz vardı.
bu adamlar öncelikli olarak ulaşımda devrim yapıyoruz adı altında aktarma uygulamasını kendi çıkarlarını göre revize ettiler.
hatırlarsanız eski uygulamada bir taşıtta akbilinizi kullandığınızda belirli bir süre boyunca ikinci taşıta ücretsiz olarak biniyordunuz.
bu uygulama topbaş belediyesi tarafından ilk biniş normal ücretli ondan sonraki binişlerde kademeli olarak fiyat düşecek şeklinde anlatılarak ve değişikliğin halk yararına olduğu yalanı söylenerek değiştirildi.
ilk basışta 1.50 TL ödeyen bir vatandaş ikinci basışta da önceden hiçbir para ödememesine rağmen şimdi 75 Kr ödemeye başladı ve sonraki binişlerde de bu 75 Kr devam etti. (en azından benim akbilden hep gitti aq)
son zamanlarda ise bu uygulama tamamen çöpe atılarak aktarma hizmeti kriterlerinin ne olduğunu anlayamadığımız saçma sapan, aptalca ve keyfi bir sisteme bağlandı.
şimdiki uygulamada ilk otobüse bindikten sonra diğer vesaite de bindiğinizde bazen 85 Kr bazen 1.50 TL ücret ödüyorsunuz!
geçenlerde yaşadığım ilginç bir örneği paylaşmak istiyorum;
kasımpaşa'dan vezneciler istikametine giden 77 A otobüsüne binerek unkapanı durağında indim. akbilimde önceki akşam yüklemeyi unuttuğumdan dolayı sadece normal şartlarda bir normal biniş bir de aktarmaya yetecek tutar olan 2.60 TL kontür vardı (bir biniş 1.65 TL ikincisi 85 kr)
unkapanı'nda indikten sonra edirnekapı-topçular istikametine gidecek başka bir otobüsü beklemeye başladım. kısa bir süre sonra otobüs geldi. akbilimi cihaza dokundurduğumda kontür yetersiz uyarısını aldım. oysa ki 0.85 TL olan bir ulaşım ücreti için yeterli olacak 0.90 tl'lik kontürüm vardı. o an üzerimde nakit paradan olmadığında iett'ye küfrederek otobüsten indim.
yakınlardaki bir bankadan para çekerek akbile kontür yükletip tekrar aynı durağa geri döndüm.
aynı istikamete giden başka bir otobüse bindiğimde neyle karşılaştım dersiniz?
ücret olarak 0.85 tl akbilimden çekildi???
hayretler içerisinde kalarak bu saçmalığın nasıl olabileceğini düşünürken, ertesi birkaç günde aynı istikameti aynı vesaitlerle kullanmak durumunda olduğumdan bazen aktarmalı bazen aktarmasız geldim ve artık bu duruma şaşırmıyorum.
avrupa'nın en kötü ulaşım hizmetini veren (gerçi ne kadar avrupalıyız o da tartışılır) bir kuruma bu kadar ciddi ücretler ödemek insanın moralini bozuyor.
iett'nin sitesinde bir dilek ve şikayetler bölümü bulamadım. belki bu entryimiz birilerinin gözüne batar konuyla ilgili bir bilgi sahibi oluruz diyorum.
elindeki 91-92 model ikarusları kaldırması gereken kurum. * niye kaldırılması gerektiğini yazarın kendi başından geçen bir olayla özetliyelim.
öğrenci olduğumdan dolayı her gün ayazağa'ya gidip gelmekteyim. gidenler bilir; ayazağa'ya giderken adem baba bulvarı vardır. bilmeyenler için anlatırsak; yaklaşık 5 km uzunluğuna sahip, büyük bir kısmı yokuş olan bulvardır. saat 5 civarı ayazağa'dan 41e'ye binilir. maslak'ta inilcek olmasından dolayı oturarak gitme zorunluluğu yoktur. ancak maslağa gelmeden önceki son durak yokuş üstündedir. * mecburiyetten dolayı o durakta her zamanki gibi inilir. ancak yolunda gitmeyen birtakım olaylar vardır. arabalar vızır vızır geçmekte, ancak arkamda kalan otobüs bir türlü gelmemektedir. arkama dönüp baktığımda ise manzara müthişti. 100 öğrenci inip başka bir otobüs beklicekti. sırf 91 model ikarus yüzünden. **
pasoyu kolay kolay vermeyen şeydir. 2 sene önce pasomu alacakken, banko dekontu fotokobi olduğu için bir daha yatırtmıştır. Bu sene de pasoyu almak için bi form var okula imzalattırıyosun onu gösterdiydim. kağıtta oynama yapılmışmış olmazmış. bi de hızlı hızlı söyleyip kağıdı eline tutuşturmazlar mı. alt tarafı tarihi yanlış yazıp düzeltmiştim.
eski olan otobüsleri -hani kırmızı beyaz renkli olanlar yeşiller değil- yağmur yağdığında üstü açık otomobil görevi gören, toplu eziyet kurumu. bildiğin şarıl şarıl su akıyor ulan içeriye görünürde üstü kapalı otobüsten!
Bizzat duraktan kalkan otobüse yolcular alındıktan sonra otobüsün arızalı olduğunu farkedip imece usulü tamire kalkışan bir öbek şoförün çalıştığı kurumdur.
maalesef tramvay hizmetini doğru dürüst veremeyen kurum. sürekli olarak tramvay kullanan birisiyim. istanbul gibi sözde metropolitan olarak geçen bir şehirde tramvay en önemli ulaşım araçlarından birisi. fakat ne yazık ki son zamanlarda tramvay hizmeti tamamiyle berbat!
tramvaya binebilmek için en az 2 sefer beklemeniz gerekiyor. çünkü anca 3. seferde gelen tramvay biraz boş olabiliyor. o da şanslıysanız. bu kadar bekledikten sonra eğer eğer kabataş yönüne gidiyorsanız beyazıt'ta, zeytinburnu yönüne gidiyorsanız cevizlibağ'da son durağa kadar gitmesi gereken tramvay duruyor ve inip başka bi tramvay beklemek zorunda kalıyorsunuz. tabii bu sırada oluşan hengame akılulara zarar. inmeye çalışanlar, koltuk kapmak için içerdekiler inmeden tramvaya saldıranlar tam bir kaos.
tüm bunları sağlam bi sabırla atlattıktan sonra varmanız gereken yere ulaşabilirseniz ne mutlu size. ben zeytinburnu'ndan bağçılar'a aktarma yaparken şöyle bir tabloyla karşılaştım https://galeri.uludagsozluk.com/r/36232/+ ve maalesef tekrar (#8401266) yürümek zorunda kaldım.
küçükken gittiğim bir okul gezisinde arkadaş grubumla uzun süre tartışıp sonunda iddiaya girerek neyin kısalması olduğunu öğrendiğim, ancak şimdi sorsanız sadece i'nin istanbul'a ait olduğunu söyleyebileceğim harf oluşumu.
geçen de iett' ye bağlı güzide(!) otobüslerden birinde yaşadığım bir olayı aktarmak istiyorum :
otobüs dopdoluydu. * ben, arkadaki 4' lü koltukların önünde durmaktaydım. aslında durmaktan da öte, bir yaşam mücadelesi vermekte, adeta tutunamayanları oynamaktaydım. herkesin olduğu gibi benim de sinirlerim gerilmişti. bir adam yaklaştı yanıma kıpırdandı durdu. sanırım geçmek istiyordu, yol istemek babında kıpırdanıyor diye düşünüp geçmek mi istiyorsunuz diye sordum. ve olaylar gelişti :
"kıpır kıpır adama" baktım :
- geçmek mi istiyorsunuz?
- hayır siz şoooraya geçün. ( bana 4lü koltuklarla demir arasındaki daracık yeri gösteriyordu. )
- e ben oraya girmek istemiyorum!
- iyi girmeö! *
sitesine girip şikayet dilekçesi yazıyorsun,3 kere hem de. üçüne de aynı cevap yollanıyor. hiçbir zaman hareket saatinde kalkmıyor. yolcuları canından bezdiren,anlayışsız,gerizekalı şoförlere sahip. bir de artık şu kulakları tırmalayan derecede ses çıkaran,hafif bayır çıkamayan köhne otobüslerden kurtulsak diyorum. bence herkes siteye girip şikayet dilekçesi göndersin. hatta saygısız şoförleri de şikayet edebilirsiniz. -artık neyden şikayet ediyorsanız- hattın numarasını ve plakasını alabilirsiniz. (gerçi bu mümkün olur mu bilemiyorum). en azından hareket saatini bildirin. bir şekilde boyun eğmediğinizi gösterin. onlar en sonunda kulak vereceklerdir diye düşünüyorum.
dunyadaki belki de en gurultulu otobusleri* bunyesinde barindiran ve insanlari bu otobuslerde dip dipeyken bile bagirarak konusmalarina mecbur birakan devlet kurumu. bu bile ozlenir mi?.. ozleniyor vallahi.*
mavi akbilin kullanım sınırını 160'a düşüren, metrobüse 'aktarma almaz aktarma verir' gibi absürd bir uygulama getiren, son olarak metrobüs fiyatlarına güzel bi' uyarlama çeken topbaş çiftliği.