şehir içi seferleri bundan 2-3 sene önce halk tarafından keşfedilmediği için boş gidip gelirdi. şimdilerde sefer saatnden 15-20 dk önce yolcu kapasitesi doluyor.
yeni kapıdan bursaya tercih ederseniz yandınız.özelleştirmeyle itibaren tamamen geçirmeye dayalı bir sistem kurmuş deniz otobanıdır. rakip olarak bursa budo yu kurmak uzeredir.
birkaç kelimeyle özetlemek gerekirse: kazık, nero cafe ve çocuk derim.
orobüslerin içi anasınıfı gibi anasını satiim. siz hangi ara bu kadar ürediniz lan? niye?
e adamlar da bakıyor millet üst üste 8 çocuk yapabilecek kadar zengin, basıyor biletlere zammı. sizin yüzünüzden.
abi üremeyin bu kadar. bu akşam çocuk kafamın üstüne tırmanmaya çalıştı. beriki elimi ısırdı. yapmayın.
kullanılmaması gereken taşıt.
kendileriyle hoş anılarım var. içeri hayvanla (misal kutu içinde kedi ile) girilmesine izin veriyorlar. ancak 'taşıt' tam yola koyulacağı vakit kediyi kapının dışında bırakmamız gerektiğini söylüyorlar. hadi biz de duralım yanında, hayvan hasta zaten; bir de yani, ya düşerse ordan kim verecek hesabını diyoruz. ona da, bizi ilgilendirmez diyorlar.
öyle böyle derken indik o harika taşıttan. hep farklı kafalar bunlar.
kötü kötü reklamını yaptım, kaale alınası da değil ama içime oturmuş demek( siz yine de alın az biraz kaale)
5 liralık biletleri 25 liraya satan deniz otobüsü şirketi. o kazandıkları paraları vicdanlarının hangi ceplerine koyuyorlar bilmiyorum. büyük ihtimal sağ ceptir.
"bu milleti dolandıralım da ama nasıl dolandırsak da çaktırmadan yapsak" diye türlü numaralar çeviren şirket.
internetten bilet satışı yapan ama sitelerinden doğan bir hata ile 2 sefer bilet parası kestiği halde bilet iptali yapmayan, biletin sefer tarihini değiştirebilceklerini söylediklerinde "nasıl olsa sık sık gidip geliyorum, fazladan kestiğiniz biletin tarihini bir sonraki haftaya değiştirin" dediğimde de ceza olarak ayrıca bir ücret isteyen, "sizin sitenizin hatası yüzünden ben neden ceza ödüyorum ki ?" diye sorduğunuzda da "kurallar böyle" diyen şirkettir.