mesela ödev/proje herneyse adı, gecenin bi saatine kaldıysanız, sizinle birlikte ayakta kalan, uyumayandır. aslında böyle bi zorunluluğu yoktur ama yine de umursanmak güzel birşey neticede.
öncelikle idel kadın "kadın" kelimesini sonuna kadar hakeden bir insan olmalıdır. öyle erkek gibi kadınmış yok hanımağaymış hikayelerine aldanmayacak cinsten bir organizma. tam bir dişi olmalıdır. erkeksi kadınları, kadın elbisesi giymekten zevk alan ilginç yaratılış örnekleri kadar garip karşılarım. açıkçası erkeğin igisini de zinhar çekmez o tipler. kadın dediğin, kadınsı özelliklere sonuna kadar sahip olmalıdır. öncelikle kaba olmayacaksın arkadaş. nefret ederim kaba görünerek kendine zor kadın imajı vermeye çabalayanlardan. hele eşekvari bağıran bir kadın gördüğüm zaman ifrit oluyorum resmen. sanki bağırarak bana üstünlük kurmaya çabalıyor! ulan ben bir bağırsam sen ne bok yersin hiç düşündün mü? ama iş bağırmadan hormanların emrettiği yöne ilerlemek. çirkefleşmemek.
bir de dikkatimi çeken bir şey daha var ki evde kalmış kadınlar genelde sinirli bir reis rolünü üstleniyorlar. işyerindeki aşağı yukarı 20 kişilik 30-40 yaş arası evde kalmış kadın kümesi üzerinden yaptığım bu tespit esasında onların evde kalmalarının sebebini de belli ediyor ucundan, anlayana. çünkü bir erkeğin ilgisini çeken özellikleri yok. dişi özellikleri gelişmemiş veya zamanla körelmiş. ha bir de pas vermiyor tripleri var ki sorma gitsin. ulan ben sana ne kadar muhtaçsam sen de bana o kadar muhtaçsın. nedir bu aşmış ermiş edası? kabul ediniz ki her cinsin üreme hormanları var. ortak bir amaç için programlanmış. bu basit gerçeği göremeyip dişiliğini saçma sebeplerle gizleyen veya körelten kadınlar ideal kadınlıktan mesafler boyu uzaktır. benden de uzak olsunlar.
belki sırf bu ucuz mahremiyet edalarının sıradanlığı yüzünden A Beatiful Mind'da görünce işte budur dediğim bir sahne vardır: ağacın altında kendisinden süslü sözler bekleyen sevgilisine, gerçeği patavatsızca haykıran yaramaz bir çocuk gibi, john nash sadece şu cümleyi söylüyor: "seninle seks yapmak istiyorum." e sonuçta bu işin varıp varacağı son yer burası. kadın da anlayışla karşılar ve hayatlarına devam eder çiftimiz mutlu mesut.
tersinden olsa da anlamı aynı kapıya çıkan bir sahne de scarface'de vardır. eleman sahile gider ve alımlı bir kadına yanaşır. iddiaya falan girerler al pacino ile. sonra kadın bizim eleman'ın suratına bir tokat akşeder. vermez yani. sonra eleman mına koduğumun lezbiyeni diye bir küfür savurur ki sorma gitsin...
herkesin kendi sevgilisi kendi için idealdir. kime göre neye göre ideal yani? benim sevgilim bana göre idealken başkasına göre tü kakadır; başkasının sevgiliside kendine göre idealken bana göre çekilmez karının tekidir. insanları belli bir kalıba sokmak çabası ancak ve ancak hüsranla sonuçlanacak bir çabadır.
p*v=n*r*t ideal gaz formülünden yola çıkarsak, p:seksapalite v:vajina derinliği n:naz katsayısı r:rekabet eden kişi sayısı. t:tip sabiti
şeklinde olan değerler, formülde yerine koyulduğunda eşitlik sağlanır. böyle kızlara ideal kız adı verilir.
espri yapmasini tercihen istedigim kizdir.düşününce hayatımda hiçbir kiz gülmekten altima kaka yapmami sağlayamadi,benim için mizah anlayişi hep benim esprilerime ne tepki verdigi şeklinde oldu.ben de edilgen olmak istiyorum lan güldürün beni de gıhahahah diye yolun ortasında sevgili bayanlar.
sabah erken kalkan popçuya "ay ne hoş çocuk" tadında yaklaşmamalı, bıraksın o işleri liseli bebelere; olgun olmalı, benim ırahatsız olacağımı bilmeli bundan, düşünceli olmalı; ben diyo muyum "şu hadise nin bacaklara bak" diye. dipnot: hadise, hastanım kız. he böyle ağzımdan kaçtığı vakit de anlayış göstermeli, erkek always mallaşabilir, kadının böyle lüksü olmadığını bilmeli; hem güzelliği de takdir edebilmeli...
baksana şu hadise ye yaaaa.
felsefeden, ekonomiden, siyasetten, bilumum ottan boktan anlamalı; "sabaha kadar eylenelim, yiyelim, sıçalım, gülelim" kızı olmamalı, öyle olunca ne kadar mal gözükeceğinin ayırdında olmalı.
güzel kokmalı, kokusuna herşeyden daha fazla önem vermeli; ben ne kadar ekşi ekşi kokuyosam o da o denli nefis kokmalı, türlü kokular bulmalı; "aşkım bu nasıl" derken uzatmalı boynunu, bilmeli boynunu uzattığı anda filmin kopacağını, belirlemeli aksiyonun nerede gelişeceğini; planlı programlı olmalı idael kız.