kati surette güzel yemek yapmalı; öyle altı yanık yuymurtayı önüme koymamalı ye diye, "bu böyle yapılır akıllım" diye iddiada bulunmamalı. hamur işinden anlamalı; önümde en anadolu kız haliyle baklavalar, börekler açabilmeli; alnına, yanağına ustaca bulaştırabilmeli unu; o anda köy kokusu başımı döndürebilmeli, verebilmeli bana o havayı.
osurduğumda duymamazlığa vermeli, kendi osuruğuymuş gibi derinden çekmeli kokuyu; sümkürdüğümde ses etmemeli, midesinde tsunamiler kopsa bile çıt çıkarmamalı; diyelim yine salyalarım aktı bi gece, elleriye temizlemeli ağzımı, lakin uyandırmamalı beni zinhar; e yorulmuşuz, ağız bi karış açık uyuyoruz.
bir tek annedir o, hayat boyu eşi benzeri aranan, bulunamayacak olan. bir süre sonra akıl başa gelir anne gibisinin olmayacağı anlaşılır. aramaktan vaz geçilir. anacığınız yanı başınızda ise sarılırsınız, buralarda değilse artık, anılarınızla yetinmeye çalışırsınız. anılarımız değil midir kovulamayacağımız yegane cennetimiz?
stardust filmindeki claire danes in canlandırdığı yvaine karakteri gibi olmalıdır. karşılıksız sevmeli ve yanınızdayken mutluluğunu parıltısından görebilmelisiniz. ***