ilk önce kendine sonra karşısındakine saygısı olmalıdır. Kendi kuralları olmalı, özgüveni yüksek olmalıdır (asla ego değil). Yerine göre davranmalı, güçlü, bi evi çekip çevirebilecek zekaya ve beceriye sahip olmalı vs.
''Hiçbirine bağlanmadım
Ona bağlandığım kadar.
Sade kadın değil, insan.
Ne kibarlık budalası,
Ne malda mülkte gözü var.
Hür olsak der,
Eşit olsak der.
insanları sevmesini bilir
Yaşamayı sevdiği kadar ''
Öncelikle insan olmalı. Karşılıklı oturup rakı içebileceğim ama durması gerektiği yerde duracak, daha fazla içmeyecek biri olmalı. Burnu havada olmayacak kadının, yeri geldiğinde ağırlığını koysun ama hanımefendi olsun. Sonra kadın dediğin öyle kocam bana baksın havalarında da olmamalı, elinde mesleği varsa çalışsın yoksa da evde kocasını gönderir göndermez yatmasın. Ama tabi ki en başta da söylediğim gibi, önce insan olmalı.
her dönemde farklı bir ideal kadın görüntüsü ortaya çıkmıştır. victoria devrinde farklı, gotik dönemde farklı, barok dönemde farklı, rönesans döneminde farklı, dünya savaşı dönemlerinde farklı ve günümüzde de farklı kadın görüntüleri ideal kadın olarak resmedilmiştir. en basitinden şu malum genç kızların psikolojisiyle oynayıp hiç yemeden kilo vermeye çalışmalarına neden olan sıfır beden kadın muhabbetinden çok önceleri balık etli kadınlar daha çok beğeniliyordu. bazı eski tablolara bakarsanız kadınların ince bir tüy gibi çizilmediğini görürsünüz. bu da o zamanın göze hoş gelen kadınlarıydı. sonradan güzellik kavramı da değişikliğe uğradı.
Aradığım tek şey yalan söylememesi gerisi hallolur.
insanlar nelerin üstesinden geliyor en önemli mevzu yalan söylemeyen dürüst birini bulmak bu benim fikrim tabiki.