Fenerin trabzona yaptığı haksızlığa tahammül edemiyordum ama trabzon'u böyle mafyavari adamlar yönetecekse mustehak. Geçir şenol hocayi basa bak dert tasa kalıyor mu.
aziz yıldırım ile birlikta türkiyeye yakışmayan 2 başkandan biri. adamın yüzünden karanlık işler çeviren mafya adamı olduğu belli. hem fenere hem trabzona yazık.
Fenerlilerin, Trabzon'un solcu kısmının hiç sevmediği; problemleri çözmekte eski usulleri kullanan bunda da oldukça başarılı olan takımımızın başına geçmiş -Ali Osman Ulusoy'dan sonra- en enteresan başkan. Ama iyi adam ya her ne yapıyorsa yapsın isminden söz ettirmeyi ve başarılı olmayı biliyor en azından kazanıyor dediğini yapıyor. (Bide kulüpler birliği toplantısında Kayserili başkanı madara etmişti unutmamak gerekli). Seviyoruz la seni çılgın başkan.
akp hükümetine sırtını dayayarak rıza sarraf ile beraber bir takım mali cambazlıklara girdiği herkesin malumu. bunu bir güç addedip kendisini abromoviç zannediyor galiba. beşiktaş karşısına alabileceği ya da sataşabileceği bir camia değil. sen en fazla sadri şener ile polemik yaşarsın. öyle derin futbollara, esra erol'lara, seda sayan'lara çıkarak sağa sola sallamak başkanı olduğu camiayı küçük düşürmekten başka bir şey değildir. buna öncelikle trabzonspor taraftarı dur demelidir.
ne zamandır susuyorum, bir yazı daha bırakma vakti geldi buraya.
bizim istanbul takım taraftarları böyle açık açık desteklediği takım başkanını eleştirmez. birkaç kişi hariç sözlükte yapan yok bunu.
biz ezber bozduk. takır takır yazıyoruz.
aziz yıldırım, fikret orman, duygun yarsuvat, ibrahim hacıosmanoğlu, mecnun odyakmaz, ilhan cavcav...
hiç biri diğerinden daha temiz değil aslında. gerçi şikeye bulaşmış oldukları gerekçesiyle aziz yıldırım ve mecnun odyakmaz ikilisini ayrı tutmak gerek.
bu saydığım isimler günümüzün gerçekliği olan siyaset-spor ilişkisinden her halükarda nimetlenmektedirler.
neyse ben iho'ya geleyim.
aralık ayına kadar şampiyonluğa oynayan bir takım olamazsak giderim dedi, gitmedi. ki bu sistemin trabzonspor'u şampiyon yapma ihtimali sıfır.
vahid hoca giderse biz de gideriz dedi, gitmedi.
transferlerde gelecek için kulübü zor duruma soktuğu endişesi yaygın bir kanı. bu sebeple kendisini ve yönetimin desteklemiyoruz.
siyasetin kirli sularına yanaşmaması gerekirken, yanaştı hata etti. ki birçok kulüp başkanı siyasetle içli dışlı ama onlar ses çıkarmaz. unutturmaya çalışır. yazın şeref yoksunları yazın, böyle bizim gibi yazın. kim kime ne sözü vermiş, kim sarayı ziyaret etmiş, kim aman stadıma zarar gelmesin diye susmuş. yazın. susmayın. tek sıkıntılı başkan iho değil, yazın.
erkan zengin hakkında "Trabzonspor taraftarı şöyle değerlendirmeli, Fenerbahçe'nin çok istediği bir oyuncuyu aldık Trabzon'a getirdik." diyerek fenerbahçelileri güldüren trabzonspor'un başkanı. aynen başkan aynen çok istiyorduk deliler gibi keşke bize gelseydi çok üzüldük, aziz yıldırım mahmut uslu şu an üzüntüden kahroluyorlar nasıl kaçırdık diye..
şahsi fikrim ersun yanal'ı sezon başında göreve getirseydi halilhodzic'e boşuna para ödenmeyecekti şimdi ne oldu bildiğim kadarıyla vahid hoca hem çalışmadığı halde parasını alacak hemde ersun parasını alacak yazık değil mi bu trabzonspor'a?
beyaz futbol isimli programı an itibariyle sona erdirmiş başkandır. aniden ışıklar söndü ve ahmet çakar "haydaaa" diyerek kızarmıştır. ışıklarla oynamayın dedim ben size lan.
Az laf çok iş yapması gereken Trabzonspor Başkanı. Ha birde sık sık tehdit savurmasa iyi olacak valla bir karışıklık olacakta arada kalacağım diye trabzon a gitmeye korkuyorum.
premier lig takımlarının 20-25 yılda çalıştığı teknik direktör sayısını, bir buçuk sezondan daha az bir sürede yakalayan kulüp başkanı.
2013-2014 sezonu : bir önceki sezonun ortalarında takımın başına geçen tolunay kafkas gönderildi, mustafa reşit akçay getirildi. sezona başlandı, sezonun sonlarına doğru mustafa reşit akçay gitti, hami mandıralı teknik direktör oldu.
2014-2015 sezonu : hami mandıralı gönderildi, vahid halilhodzic ile sezona başlandı. ligin sekizinci haftasının sonunda vahid hoca gönderildi, yerine -muhtemelen- ersun yanal getirilecek.
başkanlığının ilk aylarında spor-siyaset ilişkisinin ön planda kalan isimlerinden biriydi. her kulübün böyle bir ilişkisi var ama bu ileri zekalı mitinglere falan giderek açık bir şekilde sevgi gösterisinde bulunuyordu. sanırsam ,gelen tepkiler üzerine de, anladı ki ''hata yapıyorum'', o işleri bıraktı.
kendisinden trabzonspor başkanı ne yazık ki olmaz. ama olmuş. makamına saygı duyarak eleştiriyorum.
istenmiyorsun be adam. istersen şampiyonluklar getir bu şehre yine de istenmiyorsun.
