Bastan belirtmek isterim ki; bu yazidaki elestirdigim hükümet, su an aktüel hükümet degildir. Dünya bazinda genelleme olarak düsünmenizi tavsiye ederim.
Bu yaziyi aslinda bi kac sene öncesinden yazmak isterdim; fakat konu hakkinda yeterli bilgim olmamasindan yazamadim. Aslina bakarsaniz, su anda da yeterli bilgiye sahip degilim. Yine de yazmak icin diretmemin sebebi; basin mensuplarinin kayida almis olduklari haberler nedense televizyonlarda bize gösterilmemekte. Bir cok gösteride, grev de ve bunun gibi aktivitelerde (insan haklari kanunlarina göre; insanlarin gösteri yapma hakki diye bir paragraf oldugunu "saniyorum"), göstericelere yapilan müdahalelerin cok sert oldugu apacik ortadadir. Tabi diyeceksiniz ki; izin alinmamis gösteriler yüzündendir. Hayir efenim, bildiginiz apacik izinli belgeli yapilan gösterilerden bahsediyorum. Örnegin 2010 senesi Stuttgart 21, Fransa´da yapilan grevler, Italya ve Ispanya, Ingiltere´de ögrenci harclari arttirildigi icin üniversitelilerin yapmis olduklari eylemler, 2011 subat ayinda dressden´de izinli yapilan Nazi gösterisine karsi, yine izinli olarak karsit görüslü gruplarin gösterileri ve Türkiye´de yapilanlardan bahsetmeme bile gerek yok sanirim. Bu tür gösterilerde polisin uyguladigi siddet acaba insan haklarinda yer almakta mi? Peki medya bu haberleri neden yayinlayamamakta?
Üstelik bu tür haberleri hic kacirmamalari gerekmekte degil mi? Mis gibi bomba haberler. Koy izlesin millet.
En son bu konu hakkindaki bir tartismamizda söyle birsey daha isittim. "Bu tür videolara hükümet tarafindan el konuluyor." Sebebi de cezalandirilmasi gereken polislerin olup olmadigini arastirmalari olarak gerekce gösterildi.
Bir kisinin özgür iradesi ile politik düsüncesini kendisinin belirlemesi ne kadar tehlikeli olabilir? Hic. Aslinda herkesin politik bir görüsünün olmasi, fakat bunu radikalce degil, sadece adam akilli yerinde savunmasi en güzel özgürlüktür. Basin ise bu düsünceleri desteklemek ve bilgi edindirmek icin bulunmakta. Tabi asil basinin tanimi bu degil, ne tür bir arac olarak kullanildigindan bahsetmek istedim. Dünyanin neresinde olursaniz olun, basin mutlaka bir partiyi veya bir görüsü savunur.
Ben gazete okuyan, haberleri izleyen bir birey olarak, baski altinda kalmis bir basindan ne kadar faydalanabilirim veya söyle sorsam daha güzel olur, baski altindaki bir basindan ne kadar özgürlük alabilirim? Sadece beni bilgilendirdigi dogrultuda bilgi sahibi olurum.
Hükümetlerin basin üzerindeki baskilar, bi sekilde geri cekilmeli. Eski yunanistan´da hükümet üzerine yapilan yorumlar; gazete, tv, vb. gibi gereclerle olmamaktaydi. Müzikal tiyatro tarzi gösterilerle halka sunulmaktaydi. Halk ülkede ne olup bittigini bu sekilde ögrenmekteydi. Daha sonra bu olay günümüzde stand-up olarak adlandirdigimiz tek kisilik gösteriler ve yine tiyatrolarda konu alinarak anlatilmakta. Yine de tiyatrocularin bile korkusu yüzünden politikacilar üzerinden espiriler yapilamamakta, karikatürler cilememekte veya yaptiklari hakkinda yorum yapilamamakta.
Bu tür seylerin yapilmasi neden gerekli? Ne icin önemli? Özellikle halkin gercekten özgür oldugunu hisettirir. Bir kac tane gazete aldiginizda, hepsinin ilk sayfasinda cumhurbaskan´ina ve basbakan´a yapilan yalakaliklar veya sadece yapmis olduklari iyiliklerden bahsedilmez. Kisi kendi fikrince yorum yapabilir. Tiyatrocular rahatca oyunlarini sergileyebilir, korkusuzca islerini bitirdiklerinde caddelerde dolasabilirler. Bir cok sanatci ve gazeteci kendi görüslerini bu yüzden aciklamiyor. Sagciysa solcular tarafindan dislanacagim, solcuysa sagcilar tarafindan dislanacagim.
Aslinda bastan asagi bosuna yazdim. Son cümlemde farkettim ki, asil baskiyi türkiye´de hükümet degil halk kuruyormus. Bu yüzden yazimi orta yerinde kestim ve silmeyip, ara ara baktikca halklarin bilincsizliginden kaynaklanan durum yüzünden, hükümetleri suclamak ne kadar dogru olur onu da bilmiyorum. Olm ben bisi bilmiyormusum lan. Baslik benden sicmasi sizden.
