rastlarız bazen istanbul'da en çok hangi şehrin nufusu var diye tartışmalara. sivaslılar biziz der kastamonulular biziz derler. felan şehir biz ikinciyiz falan şehir de biz üçüncüyüz der. yahu arkadaşım istanbulda fazla nufus sahibi olmak maarifet midir? istanbulda nufusu fazla olan şehir en çok göç veren, imkanları en az olan şehirdir. yani istanbulda ne kadar fazlaysan senin memleketin o kadar işe yaramazdır. senin savunduğun şey böylece şehrinin işe yaramazlığı oluyor.
gelelim konuya. peygamberler genelde azgın ve sapkın topluluklara yine o toplulukların içinden seçilmiştir. mesela hz.isa ve hz. musa yahudididirler. şimdi peygamber bizim ırkımızdan çıktı demek bir maarifet değildir. maarifet olsa en çok peygamber israiloğullarına gönderilmezdi. peygamberimizin türk olmaması türklerin islamiyeti kabulunden önce de dengeli bir toplum olduklarının göstergesidir.
bir insanın ırkından çok yaşamının, kişiliğinin, hayatta yaptıklarının daha önemli olduğunu bilmeyen ırkçı faşistler tarafından önemsenebilecek ; Aklı selim diğer tüm insanların zerre umrunda olmayan durumdur. ayrıca "arabın arap olmayandan, arap olmayanın da arap olandan üstünlüğü yoktur." diyen bir insanın ırkının tartışılması daha da tuhaftır zaten.
hz muhammed*, hz ibrahim'in* oğlu hz ismail'in* soyundandır. tüm araplar da hz ismail'in soyundan gelirler, dolayısıyla hz muhammed* araptır. aksini iddia etmek hem gülünç hem de saçmadır. diğer taraftan yahudiler de hz ibrahim'in* diğer oğlu hz ishak'ın* soyundan gelmişlerdir. yani, yahudiler ve araplar'ın soyu hz ibrahim'de* kesişir.
türkler için çok büyük bir kayıptır. en nihayetinde alemlere rahmet olarak gönderilmiş, her seyi ile kusursuz ve mükkemmel olan bir insan türk olsa fena mı olurdu?