halk ekmek kuyruğuna bir kere daha bakmaktır. Emin olamazsın bir daha bakarsın gerçekten o. Mutlu olursun, demek ki o da benim gibi fakir dersin. Kuyruğun ortalarında sıkıla sıkıla akşam ekmeği beklemektedir. O halini görür görmez hemen kuyruğa girer " yav kaç saat oldu be kardeşim nerde bu ekmek" tantanası yapıp arkaya bakması için falan filan yaparsın. Zaten fark eder. Sen de "halk ekmek kuyruğunu bulandan allah razı olsun" dersin. Sıra ona geldiğinde hemen sıradan çıkıp " annem aradı ekmek almış tuh canım da nasil istedi ekmeğinizin ucundan koparabilir miyim" diyerek soluğu yanında alırsın. Tuhaf tuhaf bakar, gülümser ve " kopar bakalım" cümlesiyle adamı koparır. Sonra ekmek poşetini sana verir ve beraber mahalleye doğru muhabbet ede ede yürürsünüz.
Tesadüflerin, belki de en güzelidir. Çünkü onunla eşit şartlarda olmak şansınızı arttırır.
2000 li yıllarda ben de sabah 8 de girerdim o kuyruğa. Elimde poşet, bekle ki ekmek gelecek. O da 4 tane. 5 nci ekmeği vermezlerdi. Lise tam gün olduğundan 9 da başlardı dersim. Hemen ekmeği alır, kahvaltı yapıp kaçardım okula. Gülay, halk ekmek büfesine yakın oturan, lisede de karşı sınıftan bir kızdı. Okuldan beraber dönerdik hep. Yürürdük yani. Sabahları ekmek almaya giderken hep çekinirdim, ona rastlamamak için. Çünkü sabahları minibüs ile giderdi okula ve ne zaman evden çıkacağı belli olmazdı. Hatta yolu bile değiştirirdim. Ama o gün elimdeki poşetle oynayıp, yaşlı kadınların dedikodusuna kulak vermişken bi baktım Gülay geliyor karşıdan. Yere mi çömelsem, kadınların arasına mı saklansam, ne yapacağımı bilemez haldeyim. Bir de kabak gibi en arkadayım. Geldiği yöne başımı çevirince gözgöze geldik ve yaklaşıyordu bana doğru. Yapacak bir şey yoktu. Kendimi çırılçıplak hissettim. Bildiğin utandım ama o gelip 'Günaydın' diyerek arkama geçti ya, Galatasaray gol atınca sevinen Abdurrahim Albayrak gibi sevinesim geldi. Centilmenlik edip sıramı ona verdim tabi.
Onunla bir ilişkimiz olmadı hiç. Çünkü sevdiği vardı. Yıllar sonra karşılaştığımızda anlattım bu olanları. Gülmüştük baya.
içinde bulunduğunuz şartlardan utanmak yerine, onları en iyi şekilde tersine çevirmeyi hedefleyin. Akıl, her zorluğun üstesinden gelebilecek şekilde tasarlanmıştır.