taylanda gerçek yaşanan olayların, slovakyaya uyarlanması ile çekilen filmdir. efendim çok enteresan bir filmdir. mesela senaryo slovakyada geçerken film çek cumhuriyetinde çekilmiş.* fakat filmde konuşulan dil solavakça değil çekcedir!
en iğrenç insan kadar iğrenç, en yavşak insan kadar yavşak filmdir. uzayda geçmiyor bu filmdeki hadise. gerçek bir olaydan yola çıkılmış olduğunu bilmek, ayrı bir vahşet çağrıştırıyor bittabi. bu film vizyona girdiğinde slovak refleksi ne olmuş, nasıl olmuştur feci meraktayım. zira "slovakya'ya gideni siksinler", bu filmin halk ağzındaki tagline'ı.
bu arada, ulan quentin tarantinosenin de prezentasyonuna sokayım demekten kendimi alamıyorum. ne yapsam alamıyorum.
filmin fikrinin nereden geldigi ve boyle bir filme quentin tarantino nun neden para yatirdigini aciklayan bir soylenti su sekildedir:
tarantino ve isminden emin olamadigim bir yonetmen bir iddiaya tutusurlar. iddia sudur: dunyadaki en rahatsiz edici olayi bulmak. bunu bulan kisi ayni zamanda bir filme de uyarlayacaktir. tarantino da tayland da filmde konu edilen olaya rastlar ve iddiayi kazanir.
ilk ve ikinci versiyonlarıyla mide bulandıran film serisi. ben eğitimim sırasında kadavra da gördüm, ameliyat da izledim ama bu kadar midem bulanmadı, bu kadar rahatsızlık duymadım. nedir bu arkadaşlar? vahşetin kanıksanmasının sonucu nedir sizce? işkence sahneleri eğlence metası olamaz. yasaklanmalı. daha sert cümleleri hakediyor yapımcılarda izleyenler de...
quantin tarantinonun yapımcılığını üstlendiği sadizm, mazoşizm, pornografi, şiddet gibi unsurlarda tavan yapmış popüler kültüre yönelik bir sinema çalışması.konu olarak şöyledir;
iki adet amerikan genci fransaya gider, ordan bir adet fransız fırlatması alır, holandaya geçerler, hollandalı kızlar bunlara vermeyince, bir hollandan vatandaşı keş arkadaş bunları slovakyaya yönlendirir. slovakyaya vardıklarında bir otele yerleşirler. oteldeki kızlar hemen bunlara vermek ister bunlarda lan bu ne hikmet diye sormadan hemen sevişirler, sonra zaman aralıkları ile kızlar bunları bayıltıp, bayıltıp bir mekana götürür orada sırayla öldürürler. anlaşılırki orada dünyanın her tür nimetinden faydalanmış, değişiklik arayan, değişik statülerden, değişik ülkelerden bir çok insan, ırklara göre kurban seçimp parasıyla cinayet işlemekte ve bunu yaparken her istediği fantaziyi kurban üzerinde gerçekleştirmektedir. sonra amerikalı oğlanın biri adamların bir çoğunu öldürüp kaçar film biter.
Güzel ve eğlenceli başlayan bir gezi. Herşey iyi gidiyor diye düşünülürken birden hiç hesapta olmayan bir durum. Gözlerinizi açtığınızda işkence için getirilmiş ürkütücü bir mekan ve ölümle başbaşasınız. Gözlerdeki korku, çaresizlik.. izlenilmesi gereken bir film.
ilk yarısı porno ikinci yarısı gerilim bir film idi anımsadığım.slovakyada ahaliyi ayaklandıran ve bizdeki geceyarısı ekspresi etkisini onlara yaşatan filmdi aynı zamanda.ülke imajını epey bozmuştu .ama filmdeki o karı da iyiydi be birader.
mide bulandırıcılık,kan, vahşet... bunlar tabikide olabilir bir filmde.olası gerçekler sonuçta.
film - ilk parttan bahsediyorum - oldukça geriyor insanı bir kere senaryo özgün gerçekten ilk izlediğimde kanım donmuştu.
ilk yarısı bildiğin erotik film olan, ikinci yarısı şiddet ve gore öğelerinin tavan yaptığı yer yer mide bulandıran film. türdaşı testereyle karşılaştırılır. ama onun yanında oldukça gerçeklerden uzaktır. çünkü testerede ruhu bozuk piskopat bir adam işkence yapmaktadır. bu olasıdır. ancak bu filmdeki gibi para karşılığı organize bir şekilde işkence yapan adamlar filmin gerçekliğini azaltır. hadi senin ruhun bozuk anladık da o kadar psikopatı nasıl bulacaksın da organize edeksin? sizi bilmem ama bana şahsen istedikleri kadar para versinler kimseye işkence etmem. o kadar anormal değilim. o adam nasıl o kadar anormal insanı bulmuşta işkence yaptırtmış senaryo baştan kaybetmiştir.
ha diceksiniz ki bu olay gerçek, tayland da olmuş rerörörö. tayland daki olaylar işkenceye değil direk öldürmeye dayalıdır. ayrıca kurbanlar gönüllü olarak katılmıştır. çünkü ailesinin maddi durumu kötü olanlara cellada ödenen paranın yarısı verilmiştir. yoksa bu filmdeki gibi o kadar insanı yakalayacan, sanki herkes işkenceye meraklıymış gibi bir araya getirip herkesten gizli organize çalışacan da vay anam vay yok öyle bi dünya.
ha kötü film mi değil elbette. şiddet filmlerini seven özleyen ve içindeki şiddet dürtülerini bastırmak isteyenler için idealdir.
olm o değilde çocukların slovakya ya gittiğinde takıldıkları iki hatundan o esmer olanını istiyorum. yok böyle bi afet. filmin ilk yarısında bildiğin onu izledim lan.
Cok boktan ve gereksiz bir filmdir.
3 u cIktI su aralar.
Neymis efendim, amerikalI ise daha cok para ediyormus. Daha cok alkol tuketim, pis iskembeyle gezdigi icin mi? insan bedenine hakaretlerle dolu ucube bir film.
--spoiler--
vahşetten ve gerilimden siklerce metre uzakta olan film serisi. ilk 3 partı aralıksız izledim ve çıkardığım sonuç sikinin doğrultusuna gitmeyeceksin kardeşim bu her yerde ve her şekilde başını belaya sokuyor.
--spoiler--
avustralya darwin'e gidecekseniz mutlaka mitchell street üzerinde bulunan melaleuca hostel'de kalmanızı tavsiye ederim. çok temizdir. terasta havuzu vardır, her gün bir timsah getirilir ve fotoğraf çekilir.
edit: timsah küçüktür ağzında lastik vardır. kaçsa bile çükünüzü ısıramaz. ısırsa bile koparamaz.
kızların çook tatlı ve güzel olduğu, 2 abaza gencin( sonraları izlandalı bir herifin katılmasıyla 3 kişi oluyolar) güzel başlayıp kötü biten hikayesinin anlatıldığı film.
250 gram için ne hale gelinir, abazalığın vahim sonuçları falan anlatılmaktadır. hani yönetmen resmen ''siz, siz olun sex için slovakya'ya gitmeyin'' mesajı vermeye çalışmış.
çok önceden izlemiştim asyalı kadının gözünü oksijen kaynağıyla çıkarma sahnesi vardı sonra kadın tren garındaki aynada kendine bakıp gözünü görünce trenin önüne atlayıp intihar ediyordu. saçmalıklar saçmalıklar izlenmemesi gereken, ciddi anlamda rahatsız edici bir film.
almanyada viyanada ve budapestede kaldigimiz otel cakmasi ucuz ama sirin yurt disina cikan fazla para harcamadan dus alip kalabilecegin seker konaklama yerleri. viyanada kaldigimiz yer viyananin pahaliligina gire normal fiyatta budapestede kaldigimiz yer ise otel odasi gibiydi iki kisilik bir odaydi cinde tvsi mutfagi banyosu olan super bi sirt cantasi ile gezip ufkunuz acilir iken sadece yatmak icin kullanilan konaklama yerleri.
her turden insan ile ayni odada kalabileceginiz muhabbet kurup kultur kaynasmasi yapilabilecek mekanlardir ogrencilerin kurtaricilaridir. hep olsun turkiyede de yayilsin.
yurtdışında hostelda kalmak zevklidir. fakat erkekler hostelinda kalmayın. aynı askerlik koğuşu gibidir. atinada erkeler ve kızlar ayrı hostel'da kalmıştım. barcelona'da karma hostel'da kalmıştım. picasso müzesine irlandalı kızlar ile, katedrala alman kızla ile, gece klupe karışık gitmiştim.
